Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
Öfkeliyim bugün. Çünkü yan binada oturanların yine okulun bahçesine köpek pisliği attıklarına tanık oldum. Köpek pisliği diyorsam öyle az değil, kürekler dolusu. Hem de ilkokul çocuklarının koştuğu, futbol oynadığı, ellerinin ayaklarının sürekli yere temas ettiği bir alana attılar.
En iyisi olayı baştan anlatayım. Anlatayım ki bu ülkenin acınacak halini anlayın. Üç dört yıl önce komşu binanın zemin katında oturan insanlar büyük bir köpek alıp bahçelerinde beslemeye başladılar. Bir hafta boyunca bahçede sağa sola yayılmış olan köpek pisliklerini süpürüp okulun bahçesine attıklarını görünce beynimden vurulmuşa döndüm. Bu da yetmiyormuş gibi bir de bahçe duvarında delik açarak bütün pisliği su ile yıkayıp okulun bahçesine akıtıyorlardı.
Bu ilkokul binasında 600'e yakın öğrenci bahçeyi kullanıyordu. Aynı bahçe içindeki ortaokul öğrencileri de özellikle basket potalarının olduğu bu noktada basket oynuyor bazen okula gelmeyen küçük çocukları bile burada oynatan anne-babalar oluyordu.
Ertesi gün okul yönetimini aradım. Bu insanların dersler bittikten sonra bahçeye köpek pislikleri attıklarını, bunun sürekli olduğunu ve çocukların hasta olabileceğini bu konuda tedbir almaları gerektiğini ifade ettim. Duvara açtıkları deliği kapatmalarını tavsiye ettim. Ancak okul yöneticileri bunu yapmadılar telefon görüşmesinde bana “bir kere bizim okulumuza sarhoş olarak geldi ne yapacağı belli olmaz” diyerek adamdan tırstıklarını açıkça belli ettiler.
Bir vatandaş olarak, bu iğrenç davranışa elbette sessiz kalamazdım. Evin hanımı yine bir gün hortum ile bütün köpek pisliklerini yıkayıp okulun bahçesine akıtırken, yukarıdan seslendim; orada çocukların oynadığını, çocukların hasta olmasına neden olabileceklerini, yaptığının doğru olmadığını ifade ettim. Kadının, bu insanlık dışı fiilinden utanacağını beklerken aşağıdan çemkirerek “Akşam kocam eve gelince sana gösterir. Sen bizim evimize karışamazsın Burası benim bahçem İstediğim yere yıkarım. Nereye akıttığıma kimse karışamaz” gibi laflar söyledi.
O gün eşim ve çocuklarım kavga çıkacak diye çok endişelendi ama gelen giden olmadı.
Köpek pisliklerini okul bahçesine akıtmaya devam ediyorlardı. Sessiz kalamazdım. Bunu videoya çekip İlçe Milli Eğitim Müdürüne gönderdim. Telefonda durumun önemini anlattım ve buna engel olmasını istedim.
Aradan bir süre daha geçti ama sorun çözülmüyordu.
Sorunu, zabıta yoluyla çözmeye karar verdim. Zabıtayı arayıp konuyu izah ettim ve şikayette bulundum. Ertesi gün zabıta beni telefonla aradı. Konuyu kadınla görüştüklerini, kendilerine okulun bahçesine su akıtmadığını, deliğin kanalizasyona bağlı olduğunu söylediğini, bir sorun olmadığını ifade etti. Ben de zabıtaya bahçeye girip baktınız mı diye sordum. Bakmamışlardı. "Baksaydınız orada kanalizasyon olmadığını, deliğin doğrudan okul bahçesine su akıttığını görebilirdiniz" diyerek, inceleme yapmadan sorunun bu şekilde çözülemeyeceğini vurguladım. Zabıta görevini yapmamaya kararlıydı. Tartışma büyüdü…
Zabıta yoluyla da bu sorunu çözemeyince İlçe belediye başkan yardımcısını arayıp onlarca çocuğun köpek pislikleri nedeniyle hastalanabileceğini ifade ederek bu sorunu çözmesini rica ettim. Durumun vehametini anlaması için ona da çektiğim o iğrenç videoyu gönderdim. 3-5 gün sonra yeniden gelen zabıtalar bahçeyi inceleyerek suyun okulun bahçesine akmaması için zeminden bir delik açıp kanalizasyona gidecek borular döşenmesini, köpek sahibine tavsiye etmişler. Bir zaman sonra evlerinin bahçesinin orta yerine delik açıp boru döşediler ve köpek pisliklerini de kürekle toplayıp poşete koymaya başladılar ama bahçedeki eğim nedeniyle bahçe her yıkandığında yine köpek pislikleri okulun bahçesine akıyordu. Sorun hala çözülmemişti.
Artık bu sorunun devlet eliyle çözülemeyeceğini anladım. Başka bir okulda idarecilik yapan ve çocuğu bu okulda eğitim alan cevval bir idareciye durumu anlatıp okula pislik akıtılan deliği çimentoyla kapatmasını rica ettim. Kimin kapattığnı bilmiyorum ama bir süre sonra deliğin kapandığını gördüm.
Birkaç ay okul bahçesine köpek pisliği akmadı ama bahçe her yıkandığında evin bahçesinde su göllendiği için bu deliği zorla yeniden açtılar ve köpek pislikleri yeniden okul bahçesine akmaya başladı.
Yaz tatili geldi ve yeni okul yapımı için eski bina yıkıldı. Üç yıl süren inşaat süresince pisliklerini inşaata akıttılar.
Okul inşaatı bitti. 3 yıl sonra öğrenciler okula taşındı. Bir süre okul bahçesine köpek pisliği atmadılar. En azından büyük köpek pisliklerini süpürdükten sonra poşete koyuyorlardı. Ama bahçe yıkandığı zaman köpek pisliklerinin kalıntılarından dolayı sapsarı bir su yine okul bahçesine doluyordu,
....
Dün gece yatmadan önce hava almak için balkona çıktığımda bir haftadır bahçede birikmiş mide bulandıran bir sürü köpek pisliğini süpürdükten sonra yine okulun bahçesine attıklarına tanık oldum. Yine kan tepeme sıçradı. Tam da okullar yüz yüze eğitime açılmış. İlkokul çocukları sürekli o bölgede saatlerce oyun oynuyorlardı.
Olmaz olsun böyle insanlar. İnsanın özü kötü olunca işte böyle tablolar oluşuyor. Devlet, devletliğini yapmayınca kötülükler karşısında eliniz kolunuz bağlı çaresiz kalıyorsunuz.
Bu sorunu çözmek için verdiğim uğraşı düşünüyorum. Neye üzüleceğim şaşıyorum.
İnsan olamamış mahluklara mı?
Sorunu çözemeyen yöneticilere mi?
Duyarsız velilere mi?
Belediyenin haline mi?
Doğan Ceylan