Kuvayı Milliye Efesi Selcenli Hüseyin Efe, 1889 yılında Denizli iline bağlı Çal ilçesinin, Selcen kasabasında doğdu.

Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!

Kuvayı Milliye Efesi Selcenli Hüseyin Efe, 1889 yılında Denizli iline bağlı Çal ilçesinin, Selcen kasabasında doğdu. Selcenli Efe, Balkan Savaşlarına katılmış daha sonra da Çanakkale’de savaşmış [1] bir gazidir.

Çanakkale Gazi madalyası sahibi olan Selcenli Efe, 15 Mayıs 1919’da İzmir’in işgali ile Kuvayı Milliye’ye katılmış ve Çal yöresinde işgale karşı direniş hareketlerinde yer almış bir efedir.

İşgal kuvvetlerinin İzmir ve Aydın bölgesinde yaptığı saldırılar üzerine, Demirci Mehmet Efe kuvvetlerine katılan Selcenli Hüseyin Efe, [2] Nazilli, Köşk ve Umurlu Cephelerinde görev yapmış, Aydın bölgesinde işgale karşı savaşmıştır.

Denizli, Atatürk ve Etnografya Müzesinde yer alan bilgilere göre, Çal Müdafaa-i Hukuk ve Redd-i İlhak Cemiyeti kurucularındandır.

Demirci Efe emrinde iç isyanların bastırılmasında da görev yapan Selcenli Efe, Konya ayaklanmasında da görev yapmış ve zaferden sonra köyüne yerleşmiştir.

Selcenli Hüseyin Efe’ye, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından Milis Üsteğmen rütbesi verilmiş ve Vatana Hizmet Tertibinden de 200 TL yardım yapılmıştır.

1966 yılında vefat eden Kuvayı Milliye Efesi Selcenli Hüseyin Efe’nin mezarı köyü olan Selcen’dedir.

Selcenli Hüseyin Efe için yazılmış bir şiir:

Çökelez’de gezerim,

Güzelleri süzerim,

Hüseyin Efe derler bana,

Yüreğimden sezerim.

Çökelez’de bağım var,

Hem eyva hem narım var,

Gören gözler kamaşır,

Ay parçası yârim var.

Çökelez’in tepesi,

Hüseyin ağadır efesi,

Has gızı gören gözler,

Sanki yutmuş nefesi.

Çökelez’i bekledim,

Sümbüle gül ekledim,

Has gız yandırdı beni,

Garda buzda bekledim.

Çökelez’den ulaştım,

Gıyılarda dolaştım,

Has gızın sevdasına,

Divane oldum şaştım.

Hüseyin Efem yatıyo,

Sundurmadan bakıyo,

Has gızın güzelliği,

Ne yürekler yakıyo.

Koyunlarda çıngırak,

Gönlümden olma ırak,

Has gızın sevdasına,

Yüreğim oldu firak.

Çökelez’in meşesi,

Has gız yürek köşesi,

Gozalı guşak guşanmış,

Selcenli’nin Efesi.

Çökelez’in dağları,

Mis kokuyo bağları,

Has gızın yüreğine,

Gurmuş sevgi ağları.

Hüseyin Efe’nin bakışı,

Köze çakmak yakışı,

Uzaklardan duyulur,

Yüreğinin atışı.

Çökelez’in çeşmesi,

Bekde datlı işmesi,

Yaktı yandırdı beni,

Şu has gızın işvesi.

Çökelez’in daşına,

Yağmur yağar başına,

Has gız taze bir fidan,

Girmiş on beş yaşına.

Çökelez’de yatarım,

Beşli mardin atarım,

Has gız benim olmazsa,

Gonakları yakarım.

Çökelez’in ormanı,

Gırmızı başak harmanı

Has gız hayır der ise,

Efem verir fermanı.

Çökelez Efeleri,

Açsınlar keseleri,

Ben Hüseyin’e vuruldum,

Taksınlar küpeleri.

Çökelez’de karlarım,

Sevdalandım ağlarım,

Yaram durmadan kanar,

Sargı tutmaz bağlarım.

Müfrezeler vurulur,

Dal köprüler kurulur,

Demirci köyün çevresi,

Hüseyin Efe’den sorulur.

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

YKS KİTAPLARI Nazilli Haber