Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
Kaynak: https://broadly.vice.com/en_us/article/g...
Şiddete başvurmadan yapılan eylemlerle de devrimci olunabileceğini gösterse de, Gandhi, kesinlikle kusursuz bir aziz değildi.
Kadınlar, cinsellik, siyahlar ve kast sisteminin en aşağı halkası olan Dalit’lere yönelik tuhaf fikirleri vardı.
Herkesçe bilinen hoşgörülü ve kibar ününe rağmen aslında oldukça garip bir karakterdi.
1893 ve 1914 yılları arasında Güney Afrika’da avukatlık yapan Gandhi, siyahların insan sayılamayacağını düşünüyordu.
Onlardan hoşlanmıyor, onlardan bahsederken yerel bir küfür olan kaffir ifadesini kullanıyordu.
1903 yılında beyaz ırkın Güney Afrika’ya hükmetmesi gerekliliğini açıkladı.
Fakat 1908 yılında aynı beyazlar tarafından hapse atıldığında beyaz değil, siyah olarak damgalanmıştı.
Kadınlar konusunda da en az siyahlara yönelttiği kadar habis düşünceleri mevcuttu.
The Guardian’dan Michael Connelian’a göre Gandhi sıkı bir kadın düşmanıydı. Güney Afrika’da geçirdiği yıllardan birinde, iki kadın takipçisi, genç bir adam tarafından tecavüze uğradı. Bunun üzerine Gandhi, olayın sorumlusu olarak kadınları gösterdi ve saçlarını kestirmelerini sağladı. Ona göre kadınlar tecavüze teslim oldukları an, insanlıklarını kaybetmişti.
Gandhi’ye göre erkekler doğaları gereği temel cinsel güdülerini kontrol edemeyen varlıklardı.
Ve bu güdüleri sürekli olarak tetikleyen her kadın bunun sorumlusuydu.
Kadınlara yönelik davranışlarında bu ilkel düşüncenin etkisi gözlemlenebiliyordu.
Rita Banerji’nin Seks ve Güç, Gandhi isimli kitabında bahsettiği üzre Gandhi, kadınların regl olmasını “Kadın ruhunun cinsellikleri tarafından çürütülmüşlüğünün bir tecellisi” olarak görüyordu.
Gandhi’ye göre cinsellik, bir sapkınlıktı. Bir insan hayatı boyunca en fazla 4 ya da 5 defa cinsel ilişki kurmalıydı. Karısına danışmadan cinselliğe tövbe etti ve yıllarca ona dokunmadı.
Hatta, nefsine ne denli hakim olabildiğini test etmek için birkaç defa genç kızlardan onunla aynı yatakta çıplak vaziyette yatmasını istemişti. Onlara dokunmuyor, onlardan tahrik olmuyor ve böylece cinselilği aştığını ispatlamış oluyordu.
Hastayken kendisiyle ilgilenen ve hayata tutunduran karısı Kasturba’ya yönelik fikirleri de bu düşüncelerden nasibini almıştı tabii:
“Onun yüzüne bakmaya tahammül edemiyorum. Yüz ifadesi uysal bir inek gibi. Bir şey söylerken tıpkı bir inek gibi o aptal tavrı takınıyor”
Zatürre olan karısının o dönem için yeni bir ilaç olan penisilini almasına izin vermedi.
Gandhi’ye göre bu ilaç onun bedenine girmesine izin verilmemesi gereken yabancı bir maddeydi. Kadının durumu kötüleşti ve aynı yıl hayatını kaybetti. Birkaç yıl sonra sıtma olan Gandhi, söz konusu kendisi olunca o yabancı maddeyi (kinin) alacak ve sağlığına kavuşacaktı.
Gandhi, Dalitlerin özgürlüğünü de gerçekçi bir hedef olarak görmüyordu. Ayrıca ona göre Dalitler, parlamentoda temsil edilmeye layık değillerdi.
Bu bilgiler sır değil. Pek çok batılı yaygın düşünceye göre, Gandhi'nin kusursuz olmadığı, sıradan bir insan olduğunun ilamı. Yine de bilmekten zarar gelmez, öyle değil mi?
Bu içerik Onedio üyesi kullanıcı tarafından üretilmiş, Onedio editör ekibi tarafından müdahale edilmemiştir. Siz de Onedio’da dilediğiniz şekilde içerik üretebilirsiniz.
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
1.2b