Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
Girne Mahallesi'nde yaşayan emekli memur Mehmet Emin Erol (65) ve ev hanımı Hatice Erol (59) çiftinin 2 çocuğundan en büyüğü olan 'Serebral palsi' hastası Mustafa Erol ellerini ve ayaklarını kullanamasa bile yaptıklarıyla görenleri şaşırtıyor. Okumayı evde kendi imkanlarıyla öğrendikten sonra 1999 yılında ilkokulun ardından ortaokulu ve liseyi dışarıdan bitirerek mezun oldu. Daha sonra üniversite sınavına girerek Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Ön Lisans Programı'nı 2008 yılında tamamladı. Aynı okulda yatay geçiş yaparak İşletme Fakültesi'ni 2011 yılında bitirdi. Adnan Menderes Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyat Bölümü'nde ise yüksek lisansını geçen 26 Ağustos'ta tamamladı.
'İMKANSIZI BAŞARIYOR'
Klavyeyi burnuyla kullanarak 'Herkes Beni Engelli Sanıyo!' isimli kendi hayatını konu alan kitabını 7 yılda tamamlayarak 2016 yılında piyasaya süren Mustafa Erol, şimdi ise başka bir engelli gencin hayatını anlatan bir hikaye kitabı yazmaya başladı. Doktora yapmaya hazırlanan Erol, günün büyük bir bölümünü kitap okuyarak ve bilgisayar başında kitabını yazarak geçiriyor. Takvim yaprağı dahil okuyabileceği her şeyi okuyup, yazdıkları ile adeta imkansızı başarıyor.
'KORANAVİRÜS İÇİN DUYGULANDIRAN YAZI'
Koronavirüs salgını nedeniyle evde kalındığı dönemde, engellilerin neler yaşadığını herkesin anladığını düşündüğünü belirten Mustafa Erol, pandemi günlerinde evde yeni kitabı üzerinde çalıştığını kaydetti. Erol, salgın döneminde evde kalınmasıyla ilgili düşüncelerini bilgisayarına şu şekilde not düştü:
"'Evlerinize kapandığınız zaman neler hissettiniz?', sevgili dostlar. Özgürlüğünüzün kısıtlandığını hissettiniz. Hissetmekten ziyade bunu yaşıyorsunuz. Hep birlikte yaşıyoruz öyle değil mi. Evden çıkamayıp özgürlüğünüz kısıtlanınca kendinizi bir nevi engelli gibi hissettiniz mi? Kendinizi bir engellinin yerine koyabildiniz mi? Bir engellinin nasıl yaşadığını bağımsızca dışarıya çıkmadığı için neler hissettiğini bir yerden bir yere gitmeye ihtiyaç duymanın nasıl bir duygu olduğunu anladınız mı? Birbirinizden uzak kalınca birbirinizin değer ve kıymetini daha iyi anlayabildiniz mi? Sizi bilmem ama ben dostlarla birlikte olmayı çok özledim. İnşallah bu zor günler en kısa sürede biter. Bu süreç bitene kadar da evinizden çıkmayın sevgili dostlar."
'TUTTUĞUNU KOPARAN BİRİ, HAYATA HİÇ KÜSMEDİ'
Mustafa ile yakından ilgilenen anne Hatice Erol, "Mustafa zor doğum sonrası spastik engelli olarak dünyaya geldi. Çok sayıda doktora götürdük ama çare olmadı ve bu zamana kadar fizik tedavi aldı. Fizik tedavilerin faydası ayağının üzerine basabilmesi oldu. Mustafa çok azimli ve hayata hiç küsmedi. 3 Mayıs'ta Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı'na (ALES) girecekti. Ancak sınav, koronavirüs salgını nedeniyle ertelendi. Onu da tamamladığı zaman doktorasını yapmaya hazırlanıyor. Çok kitap okur, hiç durmaz boşa vakit harcamaz. Tuttuğunu koparan biri onunla gurur duyuyoruz. O bizim her şeyimiz. Dünya klasikleri ve Türk yazarların yazdığı 500'ü aşkın kitabı okudu. Engeline rağmen bazı sağlıklı insanın yapamadığını bile yapıyor" dedi.
'AKÜLÜ TEKERLEKLİ SANDALYEYE İHTİYACI VAR'