Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
Hıdırellez'in bir bayram olduğunu bilmeyeniniz yoktur. Evet hıdırellez bir bayramdır ve bu bayramın diğer bir adı ise Bahar bayramı olmasıdır. Hıdırellezin olduğu günde insanlar ateşler yakıp, dilekler dileyip dualar ederler. Özellikle Orta Asya, Ortadoğu, Anadolu ve Balkanlar gibi bölgelerde kutlanan mevsimlik bayramlardan biridir. Ruz-ı Hızır (Hızır günü) olarak adlandırılan Hıdırellez günü, dünyada darda kalanların yardımcısı olduğu düşünülen Hızır ile denizlerin hakimi olduğuna inanılan İlyas'ın yeryüzünde buluştukları gün olarak düşünülür ve kutlanır. Hıdırellezin olduğu gecede insanlar ateşler yakıp üzerinden atladıklarında, üzerlerinde bulunan kötü enerjinin gittiğine inanırlar. Bu gece de bir diğer yapılan şeylerden biride dilek dilemektir. Dileklerini küçük küçük kağıtlara yazıp katlayarak hıdırellezin olduğu gece gül ağacına bağlarlar.
Hıdırelezin anlamı ise şu şekilde açıklanmaktadır. Hızır’ın; yaşam suyu (ab-ı hayat) içerek ölümsüzlüğe ulaşmış; özellikle de baharda insanlar arasında dolanarak, bolluk ve sağlık dağıtan, darda kalıp başı sıkışanlara yardım eden bir veli (Tanrı nazarında makbul, ermiş bir ulu) veya nebî (peygamber) olduğuna inanılır. Hüviyeti tam olarak bilinmese de halk arasında ve İslam mitolojisinde bir Hızır geleneği vardır. Hızır’ın bir isim değil, bir lakap olduğu genel olarak kabul gören bir kanaattir. Ancak çeşitli kaynaklarda adı ve nesebi hakkında çeşitli fikirler öne sürülmüştür. Bazıları Hızır ile İlyas peygamberin aynı şahıs olduklarını öne sürmüştür.
Halkın Hızır hakkında kanaat ve inanışı onun ebedi olduğu ve baharda tabiatın uyanmasını sağladığı yönündedir. Anadolu'dan başka Kafkasya, Trakya, Kırım, Azerbaycan ve Suriye’nin birçok yerinde makamları vardır; bu da onun İslam aleminde hemen her yerde varlığına inanılan, ancak belirli bir kişi olmadığı bir simgeden ibaret olduğunu anlatır.[1] Hızır doğasal bir durumu, baharla vücut bulan yaşamın tazelenmesini simgeler.
Halk arasında Hızır'ın sahip olduğuna inanılan vasıflar insanlara şifa, sağlık, uğur getirdiği tabiattaki diriliş, uyanış ve canlılığın insana yansıması şeklinde ortaya çıkar.[6] İslamiyet öncesi "Gök Sakallı, Ak Sakallı Kocalar" gibi medet umulan, yardım istenen, akıl danışılan, kılavuzluk etmesi beklenen, barış, mutluluk, sağlık, refah getirdiğine inanılan bir kurtarıcı güç olarak düşünülür.