Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
İşte küçük bir kız çocuğunun babasına yazdığı duygu yüklü bir mektup
Babalar, çocuklarının dünyasında çok önemli bir yere sahiptir, özellikle de kız çocuklarının…
Aşağıda okuyacağınız birçok çocuğun duygularına tercüman olan, 12 yaşındaki kız çocuğunun babasına yazdığı mektup, babanın çocuklar için ne kadar önemli olduğunu bizlere bir kez daha açıkça gösteriyor…
Sevgili Babalar,
Lütfen çocuklarınızın dünyalarına girin ve onların çocukluk coşkularına, sevinçlerine, endişelerine ortak olun.
Emin olun, sizin “varlığınızı” yanında hisseden çocuklarınız, onlara “yaşattıklarınızı” ömür boyu hiç unutmayacaklardır.
(Mektubu resmin altından okuyabilirsiniz.)
“Sevgili Babacığım,
Benim bu mektubu yazmamdaki amaç baba-kız gibi vakit geçirmememizden.
Baba, ben artık 12 yaşındayım.
Yavaş yavaş büyüyorum.
Ben büyürken de babamı yanımda görmek istiyorum.
Uzakta değilsin ama yakınımda da olamıyorsun.
Baba sıcaklığını ve sevgisini hiç hissedemedim.
Sevgili Babacığım,
Senin her zaman hiç bitmeyen işlerin oldu.
Beni sevmediğini düşünüyorum zaman zaman.
Çünkü çocukluğumda elimden tutup beni parka götürdüğünü hatırlamıyorum.
Arkadaşlarım ailesiyle beraber sinemaya gidiyorlar…
“Biz neden gidemiyoruz, ya da hep beraber bir etkinlik yapmıyoruz?” diye hep düşündüm.
Senin hep işlerin oluyor.
Bize hiç vakit ayıramıyorsun.
Benim okul hayatımda yanımda olmanı çok istiyorum ama yoğun olduğun için bana derslerimin nasıl olduğunu bile sormayı unutuyorsun.
Okuldaki toplantılarda hep annemi görüyorum.
Ben seni de görmek istiyorum baba.
Ben seninle bir kitapçıya gidip kitap almayı isterdim.
Arkadaşlarıma, “Bak bu kitapları bana babam aldı.” diyebilmeyi isterdim ben.
Senin zamanın yok ki biz beraber bir şeyler yapalım.
Hep çalışıyorsun, çok yoğunsun…
Annem hep tüm ihtiyaçlarımızı ona söylemememizden şikayetçi.
“Neden babanıza söylemiyorsunuz?” diyor.
Baba, biz sana söylediğimizde sen hep “Bakarız, hallederiz.” diyorsun.
Annemle sanırım en çok bu unutkanlığınızdan kavga ediyorsunuz ve bizi üzüyorsun babacım.
Biz bu ailede dört kişiyiz ama çoğu şeyleri üç kişi olarak yapıyoruz.
Baba bana bazen o kadar çok bağırıyorsun ki sana bir şey söylemeye çok korkuyorum.
Kestirip atıyorsun, dinlemiyorsun ya da anlatmıyorsun.
Babacım, bana sarılıp sıkı sıkı beni sevdiğini söylemeni çok isterdim.
Ben hata yaptığımda kızmanı, değil doğruyu anlatmanı isterim.
Ben seninle aramızda mesafe olsun istemem…”
Uzman Psikolojik Danışman Alaaddin Debgici‘nin terapi notlarından alıntıdır.
Diğer paylaşımlarımızı takip etmek için facebook sayfamızı beğenmeyi unutmayın…
Ailede Mutluluk-Çocuk Eğitimi