Uzman Öğretmen Olunca Ne Olacak?

Öncelikle isteyerek giren yada istemese de şartların zorluğu nedeniyle bu sınava girmek zorunda bırakılan tüm öğretmenlerimize geçmiş olsun diyorum. 
Bir doktor pretisyendir TUS sınavına girer, uzman olur, alanı belirlenir, çalısma durumuyla mekanı değişir ve uzman olduğu branşta ilerlemeye devam eder. Bir öğretmen EKYS sınavına girer çalışma alanı ve sartları değişir idareci olur, müdür yada müdür yardımcılığı yapar.
Öğretmen uzman olunca ne değişecek? 
Uzman öğretmenlerin mekanı çalışma şartları ve ayrıcalıkları mı olacak ne olacak! Aynı yerde herkes yine aynı işi yapmaya devam edecek. Yok eğitimdi, yok sınavdı, yok barajdı, yok kolaydı zordu muhabbetleri. Herkese sınavsız iyileştirme yapılırken toplumun mimarları olan öğretmenleri düşürdükleri duruma bak.
Nerdeyse herkese sınavsız iyileştirme yapacaksın iş öğretmene gelince o da sadece içimizden bir kısmımıza o da emeklilikte maaşlara yansımayacak üç kuruş için garabetlerle dolu unutulmaya mahkum bir sınavı dayatacaksın. Meb de işin farkında tam geri adım atamasa da soruların genelde eğtim ile ilgili olması ve genel kültür tarzında olması bunun göstergesi. 
Emin olun ogretmenlerin bu kadar tepkisi olmasa belki bir çoğumuz bu barajı aşamayacak yetersiz ve yanlış da olsa bu iyileştirmeyi alamayacaktı. Sınavla ilgili haklı tepkilerini öğretmene yakışır bir biçimde  ortaya koyan tüm öğretmenlere ayrıca teşekkür ediyorum. 
Bir de bu haklı davamızda birbirimizle uğraşıyoruz. Bazılarının ekmeğine yağ sürecek tarzda yok tembeller yok yakında her şeyi sınavsız istersiniz yok sınavdan kaçıyorlar yok istemiyorsan girme yok korkuyorsan bırak yok kimseyi zorlamıyorlar gibi mesnetsiz içi boş hakaretvari ifadelere de muhatap olduk. Biraz empati yapın ne olur. Şu hayat şartlarında bu maaşla öğretmen sınava girmesin de ne yapsın. Çoğu 45 yaşını aşmış 50 60 yaşında olan eli öpülesi öğretmenleri bu duruma düşürmenin neresi mantıklı. Kaç tanemiz gençlik yıllarındaki fiziksel biyolojik zihinsel dinginlige sahibiz. Güya kimseye "zorla" sınav dayatılmıyormuş. 
Defalarca belirttik tekrar ifade ediyoruz kimsenin kaçtığı korktuğu yoktu. Mesele sınavın zor yada kolay olması da degildi. İsteyerek İkinci üniversiteyi bitirmiş biri olarak isteyerek EKYS idarecilik sınavını girip kazanmış biri olarak istemesem de ben de bu sınava girmek zorunda kaldım ve 100 e yakın netim var. Kendi adıma tüm öğretmenlerin hakkı ve menfaati için yaptığımız bu mücadeleyi sığ bir düşünceyle sınavdan korkuyorlar kaçıyorlar diye algılayanlar bile oldu malesef. 
Şimdi ben bu sınavı kazandım UZMAN oldum da ne oldu ne olacak ne değişecek. Yarın benim öğretmenliğim de herhangi bir değişim olmayacak eskiden nasılsam yine aynı ben dilini kullanacağım aynı şartlarda aynı yerde devam edeceğim.
Sınavı geçmiş de olsam iyileştirme alacak da olsam ne olursa olsun bu sartlarda bu sınav yanlış oldu. Herkese sınavsız iyilestirmeler gözünüzün önünde yapılırken sen sonrasında unutulacak kimseye pek faydası olmayan bu sınavla bana iki kuruş zam versinler diyorsan kusura bakma ama farkında değilsin önce sen kendine ister istemez hakaret ettiriyorsun. Başkası başkaları ne yapmaz! İyileştirme sınavla olmamalı. Mesele Kariyer se o da bu şartlarda böyle tek bir sınavla olmaz olmamalı. Öğretmenliğin bir itibarı yok mu öğretmenler şamar oğlanı mı? Hep mi öğretmenler fedakarlık yapacak zorluklara katlanmak zorunda bırakılacak. Bu gemide herkes varsa sahili selamete çıkacaksak herkese eşit adil ve hakkaniyetli davranılmalı.
Devletin resmi organı Tüik in yoksulluk sınırını 24.000 ₺ olarak belirlediği bir dönemde ortalama 10 bin ₺ öğretmen maaşı mı olur? 
Haksızlığa ve adaletsizliğe karşı birlik ve dirlik olma hep birlikte hareket etme zamanı. Tüm öğretmenlere durumuna göre iyileştirmeler yapılmalıdır.
 

Alıntı: Salih S Aygüneş