Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
Alttaki yazıdan dolayı binlerce dönüş aldım özelden.. Birleşip harekete geçip sesimizi duyurmak için çalışmalara başlamalıyız.
Özellikle geniş veli ve öğretmen kitlesiyle bağlantılı hocalarımızla ortak bir çalışma başlatabiliriz.
L ? G ? S ?
Bu sınav neyi ölçüyor?
İyi öğrenci ile kötü öğrenci arasındaki farkı mı? Çalışan öğrenciyle çalışmayan öğrenciyi mi?
Yoksa matematik zekâsı olanlar ve olmayanları mı?
Evet tebrikler 4 kat sayılık soruyu bildiniz.
Bu sınav matematik zekasına sahip öğrencileri belirlemek için yapılmış bir sınavdan fazlası değil. Sisteme göre matematik yapabiliyorsanız sizden iyisi yok.
Gelsin en iyi ! liseler..
Ama matematik yapamıyorsanız işte o zaman bu sistemde yeriniz yok.
Her sene sınava giren yaklaşık 1 milyon öğrencinin 50-60 bini sadece matematik yapabiliyor diye kalan 950bin öğrenciden daha üstün oluyor.
Diğer tüm zekâ türleri yok sayılıyor.
İşin en kötü yanı ise belki 8 yıl boyunca emek vererek, çabalayarak, birçok şeyden fedakârlık ederek sınava hazırlanan öğrenci sadece matematik yapamıyor diye kendini yetersiz hissediyor.
Bunun gelecekte o çocuk üzerindeki etkisini düşünebiliyor musunuz?
Umutsuz bir nesil yetiştirmek tam da bu işte.
Bu çocuklardan bir daha bir hedef uğruna mücadele etmesini bekleyebilir misiniz?
Sadece sayısal yeteneği olmadığı için yok saydığınız bu çocuklara resmen ‘SEN İYİ LİSELERİ HAKETMİYORSUN’ diyerek aslında çocuğu mu yoksa ülkenin geleceğini mi cezalandırıyorsunuz?
Kendi okullarımız arasında bu okullar nitelikli demek aslında diğer liselerimiz niteliksiz itirafı değil mi?
Aynı düzeyde eğitim vermesi gereken bu okullar arasında neden bir kalite farkı var diye sormazlar mı?
Öğrenciye fen liseleri hariç diğerleri kötüdür, fen lisesine gidemezsen kaybetmiş sayılırsın algısı yaratmak doğru mu?
Bu sistemin öğrenciler üzerindeki psikolojik etkisini hiç düşündünüz mü?
Ailesiyle, öğretmenleriyle, arkadaşlarıyla araları bozulan öğrenciler var. Spor yapmayan, müzik dinlemeyen, kitap okumaya fırsatı olmayan bu öğrencilere üst düzey 20 matematik sorusu sorarak sen bu özveriyi boşa gösterdin diyor bu sistem.
Madem durum bu, 50 matematik sorusu sorulsun sınavda, öğrenci de diğer derslerden binlerce soru çözmesin yıl boyunca.
Matematik ve fen bir ülkenin bilimsel gelişmesinde çok önemli bir yere sahiptir. Ama bu durum bir alana değer verirken diğerlerinin görmezden gelinmesine sebep olamaz.
Peki çözüm nedir? Sınav olmasın mı? Tabiki sınav bu ülkenin gerçeği ama adil bir sınav olmalı. Öğrencinin ilgi ve yeteneğini ortaya çıkartabilmeli.
Öğrenci sevdiği alana gidebilmek için sevmediği alanları yapmak zorunda bırakılmamalı.
Sosyal Bilimler Lisesine gidebilmek için dahi matematik yapabilme şartı olmamalı.
Sayısal yapamıyorum nasılsa her şey boşa gidecek dememeli !
Bir çocuğa verilecek en büyük zarar ‘çalışmak başarılı olmaya yetmiyor’ düşüncesinin oluşmasına neden olmaktır.
Çok çalıştım çok uğraştım her şeyimi verdim sadece matematik yapamadığım için ben iyi liseleri hak etmiyorum dememeli!
Öğrenci sınavdan çıktıktan sonra çok çalıştım ve çalışmalarım boşa gitmedi karşılığını alabildim demeli !
Acilen bu sistem yerine;
-tüm derslerden eşit soru sayısı olan
-eşit kat sayılı
-benzer zorluk düzeyinde sorulardan oluşan
-tek bir dersin belirleyici olmadığı
-liselere göre farklı puan türleri
yer alan bir sistem gelmelidir.
Çünkü bu sistem vicdana ve adalete sığmıyor.
Buna devam edecek misiniz?
Yoksa; daha kaç tane çocuğu yetersiz hissettirmeyi düşünüyorsunuz?
Alıntı: Onur Akmeşe