Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
Eğitim çalışanlarının mali, özlük ve sosyal haklarını korumak, genişletmek amacıyla kurulan, inanç ve düşünce özgürlüğünü baskı altına alan her türlü vesayet yapısına karşı direnmeyi asli faaliyetleri arasında gören, haksızlık kimden gelirse gelsin, kime yönelik olursa olsun, mazlumdan yana, zalime karşı olan ve bu duruşuyla genelde toplumun özelde eğitim çalışanlarının teveccühünü kazanan Eğitim-Bir-Sen, niteliğine yaraşır düzeyde bir nicelikle büyümeye devam etmektedir. 195 bin 695 üye ile yetkiyi devraldığımız günden bu yana, büyümemiz istikrarlı bir şekilde sürmüş, bugün itibarıyla üye sayımız 433 bin 787’ye ulaşmıştır.
Örgütlendikçe güçlenen, ilkeli duruşuyla istikrarlı büyüyen sendikamız, eğitim çalışanlarının gür ve özgür sesi, vazgeçilmez dayanışma adresi olarak konumunu bir kez daha tescillemiştir.
Meselelere konjonktürel değil, uzak ufuklara yönelen derin, geniş açıyla bakan sendikamız, insanımızın kalbinde en yüksek duyguların gizlenmiş tohumunu toprağıyla buluşturmuş, sivil inisiyatifin tartışmasız dinamik iradesi olmuş, olmaya devam edecektir. Tohum filiz verip büyümüş, bir ağaca, bir ağaç ormana dönüşmüştür. Şimdi emek ve ekmek için akıtılan teri demokrasi ve özgürlük mücadelesinden ayrı görmeyen anlayışla, derinlere kök salan o ağacın dalları tüm ülkeyi kuşatmakta, başka ülkelere ulaşmaktadır. Niceliğimizle birlikte her yıl artan niteliğimiz, bizi Türkiye’nin yetkili sendikası olmanın yanı sıra, en büyük sivil toplum kuruluşu yapmıştır. Her geçen yıl artan üye sayımızla birlikte ufkumuz, amacımız da büyümektedir. ‘Yeni ufuklardan yeni umutlara’ yönelen sendikal hareketimiz, yeni bir aşamaya geçmiştir. Bu yeni konum, ilk hareketini her birimizin yüreğinden alarak zirveye, oradan yeni ufuklara yönelen yolculuktur.
Büyük düşler, düşüncelerle çıktığımız yolda attığımız adımların bereketlenmesi, gerçeğimizin milletin bağrına kök salmış değerlerden beslenmesi sebebiyledir. Bizim için başarmak, evvela bu değerlerle bağımızı koparmamak demektir. Bu değerler içinde kavga değil, rekabet içinde hizmete odaklanma vardır; kardeşlik, dayanışma, sevgi, hoşgörü, azim vardır. Hakka, hukuka, emeğe, demokrasiye, çalışma barışına, ülke huzuruna, millî bütünlüğe saygısız yaklaşımların, geçmişte öznesi oldukları hazin olayların karanlık hatıralarından sonra, insanımızın bize duyduğu güveni ve bağladığı umudu boşa çıkarmadık, çıkarmayacağız.
Yerine göre mücadeleyle, yerine göre müzakereyle sürdürdüğümüz faaliyetlerde hep emeğin, ekmeğin, temel hak ve özgürlüklerin yanında olduk. Alın terinin de gözyaşının da rengi olmaz dedik. İdeolojik ayrım ve ayrıştırmayla insanımızı ötekileştirmedik. Geniş bir kültür ve medeniyet perspektifinden yaklaşarak kuşatıcı, kucaklayıcı olduk. Sürekli büyümemizin özündeki asıl sebep işte budur.
27 yıllık mücadelemizde eğitim çalışanlarının özlük haklarını korumamız, toplu sözleşme masasında haklar kazandırmamız, milletin yanında milletle birlikte hareket edip millî-manevî değerlerimize sahip çıkmamız, akademik, kültürel faaliyetlerin yanı sıra sosyal ve insani sorumluluklarımızın gereğini özveriyle yerine getirmemiz, bu kapsamda ulaşabildiğimiz mazlum ve mağdur her coğrafyada yetime, yoksula yardım etmemiz, insanlık vicdanının hiçbir çığlığına kör ve sağır kalmamamız; insanımızın sesini, mesajını yerelden evrensele doğru taşımamız, önemli bir aşamaya gelen faaliyetlerimize yüz binlerce destek ve teveccüh kazandırmıştır.
Bugünlere gelmemizde emeği ve katkısı olan yüz binlere, yüz binlerce teşekkür ediyoruz. Bizim birliğimiz, akıl birliği, gönül, ruh, dava birliğidir. Eğitim-Bir-Sen, bu duyguyla oluşan birliğin örgütlü ortaklığı, üst kimliği, ortak adresidir. Bu aidiyet bilinci ve teşkilat disipliniyle omuz omuza yürümeye devam edeceğiz.