Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
Video konferans yazılımlarının geliştirilmesi noktasında adımların atılması gerektiğini ifade eden Yalçın, “Türkiye’nin diğer ülkelere ödemek zorunda olduğu paradan, mali yüklerden kurtulması için esas olarak bilişim sektörüne yoğunlaşılması gerekiyor. Bunları başaramadığımız zamanlarda kaynaklarımız dışarıya akacaktır ve bu süreç de kiminin saadeti kiminin felaketidir. Bizim gibi ülkelerin felaketine dönüşebilir bu süreçler. Bu konulara çok ciddi eğilmek gerekiyor. Sınıftaki eğitime öğrencinin uzaktan direkt katılabileceği konusunu tartışabiliriz bu süreçte. Nasıl ki öğrencilere yönelik 500 bin tablet fikri kıymetliyse öğretmenlere, eğitim çalışanlarına da bu süreçte KDV ve ÖTV’nin sıfırlanmasıyla bir anlamda destek paketi sunulması son derece kıymetli ve gereklidir. Öğretmenlere ve öğrencilere bilgisayar ve tablet alımlarında vergi indirimi konusu mutlaka gündeme alınmalıdır” ifadelerini kullandı.
Yapımı devam eden okulların bir an önce hizmete girmesi için bütçe tahsis edilmesi çağrısında bulunan Ali Yalçın, şöyle devam etti: “Okulu öteleyemeyiz. Okullarda yüz yüze eğitime ilişkin fırsatları ne kadar artırabilirsek öğrencilerde oluşan boşlukları tamir etme fırsatımız da o kadar fazla olur. Yoksa öğrenme kayıplarına, okul terklerine, daha sonra hayatlarını etkileyebilecek büyük boşluklara sebebiyet verilebilir. Her çocuk başlı başına bir değerdir ve gereken eğitimi mutlaka ama mutlaka almalıdır.”
Tekil vakalar alt alta sıralanarak toplumu tedirgin edecek davranışlardan uzak durulmalıdır
Öğretmen ya da öğrencide virüse ilişkin belirti olması hâlinde yaşanacak sürece ilişkin değerlendirmede bulunan Yalçın, şunları kaydetti: “Bu konudaki uygulama net, çünkü sağlık müdürlükleri süreci adım adım takip ediyor, okullardan gelen belirti ya da şikâyetler üzerine anında olaya müdahale ediyor. Eğer bir vaka varsa orayı kontrol altına alıyor ve o sınıfı gerekirse 14 günlük gözleme alıyor. Öğretmenler için de bu durum söz konusu. Buna ilişkin bu iki günlük süreçte vakalar yaşanmadı değil. Tekil de olsa vakalar yaşandı. Bu hayatın her alanında yaşanıyor. Bu kaygı ve korkular bizi esir almamalı. Bu, yönetilebilir bir şey. Sadece özenli ve dikkatli olmalı, temizlik, maske, hijyen konusunda herkes tavizsiz olmalı. Tekil vakalar alt alta sıralanarak toplumu tedirgin edecek davranışlardan uzak durulmalıdır. Eksikliklere dikkatlerin çekilmesi, sorumlu bir şekilde bu konulara yaklaşılması önemli ve gereklidir. Doğru olan, her soruna bir çözüm bulmaktır, her çözüme bir sorun bulmak yanlıştır, sorunlu bir yaklaşımdır.”
Eğitim-Bir-Sen