Öğretmenlik Meselesi Gelecek Meselesidir

Başöğretmen, Gazi Mustafa Kelam Atatürk’ün de belirttiği üzere “öğretmenler, yeni nesil sizlerin eseri olacaktır” sözünü hatırlatarak öğretmenlerimize karşı yapılan her türlü yanlış algıya karşı olduğumuzu bir öğretmen olarak bir kez daha vurgulamak istiyorum!

Zaman zaman öğretmenlere “Biz evde bir çocukla baş edemezken, siz o kadar çocukla nasıl baş ediyorsunuz?” şeklinde ifadelerde bulunuyor. Öğretmenlik mesleği fedakarlıktır, öğretmenlik yeri gelir anneliktir, yeri gelir babalıktır.

Çocukların güvenle, gün boyu vakit geçirebildikleri bir mekan var mıdır? Hangi veli çocuğunu okula bırakınca tedirginlik duygusu ve korku içerisindedir? En ufak bir tereddüt olsa, okula, öğretmene teslim edebilir mi?

Eğitim-öğretim faaliyetlerinin sağlıklı yürütülmesinin temel ayağı ilk başta öğretmenler, ardından öğrenci ve velilerdir. Bu üç unsur arasında en ufak kopukluk da sorunları getirir? Bunu önleyecek en önemli unsurlardan biri de öğretmenlerin özverisi, fedakarlığı ve bu donanıma sahip mesleki bilgisidir.

Öğretmenlerin sadece yaz tatili ile gündeme getirilmesi ne kadar adil? Öğretmenlere karşı yapılacak en ufak bir algı ve düşüncesizce harekat direk çocuklara yapılacak bir tutum olduğu unutulmamalıdır.

Hafta içi bir TV kanalındaki programda öğretmenlerin 3 ay tatili durumu da bunlardan biridir. Soruda hem hakaret, hem de yanlış bilgi vardır. Öğretmenler 3 ay değil, 2 ay yaz tatili bulunmaktadır. Hiçbir meslekte bu kadar uzun süre tatil “yaz tatili” yoktur. Bu doğru ama peki geriye kalan 10 ay!

Eğitim-öğretim yılında öğretmenlerin ne kadar çalıştığı biliniyor mu? Öğretmenler sadece günde 5-6 saat ders süresince mi çalışmaktadır? Bunun öncesi ve sonrasında hazırlık yapmamakta mıdır? Maalesef TV programında yapılan bu mesnetsizce tutumdan dolayı öğretmenliğin sadece tatilden ibaret olduğu algısı yaratılmaktadır.

Okuldan gelen çocuk nasıl ki ödevini, dersini, tekrarını yapıyorsa öğretmenler de hemen hemen her gün bir sonraki günün hazırlığını yapmaktadır. Hafta sonu gelecek haftaya dair plan ve programlar hazırlamaktadır. Hiçbir hazırlık yapmadan nasıl derse girilmiyorsa, ödevler yapılmadan uykuya geçilmiyorsa uzun bir eğitim-öğretim sezonunda da hak edilen bu tatilin gündeme asla getirilmemesi gerekiyor.

40 dakika ders, 10 dakika teneffüs, 40 dakika ders 10 dakika teneffüs… Düşünün bu tempoda en az günde 6 saat derse giriyorsunuz. Sürekli olarak 30-35 hatta 40 ve üzeri öğrenci ile gerek birebir gerekse hep beraber oldukça aktif şekilde olmak durumundasınız. Bırakalım da yaz tatilinde, tüm öğrencilerin 3 ay tatil yaptığı dönemde öğretmenler 2 ay dinlensin!

Öğretmen affeder! TV programı ile ilgili özür dilenmiş ve bunu kabul ediyoruz. Keşke bu erdemli davranışı, o soruyu hazırlamadan önce düşünebilseydik. Olan oldu, biz affettik ama umarız bu ve buna benzer yaklaşım ve basit olaylarla öğretmenler gündeme gelmez.
Öğretmenlere olan değer arttıkça ülkemizin geleceğine olan değer de güven de artacaktır. Aksi durumları düşünmek bile istemiyoruz. 

Kamber DİNÇ
Malatya/Battalgazi İlçe Temsilcisi