Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
Millî Eğitim Bakanlığı Okul Öncesi Eğitim Ve İlköğretim Kurumları Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik bugünkü Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
Kanunda yapılan zorunlu eğitim çağı çocuklarının yaş düzenlemesi sonrası, MEB’in 4+4+4 sistemi ile alt üst ettiği eğitim sisteminin en tartışmalı konusu olan okula başlama yaşı ile ilgili olarak yapılan bu düzenleme;
“a) İlkokulların birinci sınıfına, kayıtların yapıldığı yılın eylül ayı sonu itibarıyla 69 ayını dolduran çocukların kaydı yapılır. Ayrıca 66, 67 ve 68 aylık çocuklardan velisinin yazılı isteği bulunanlar da ilkokul birinci sınıfa kaydedilir.”
şeklindedir.
4+4+4 yasasının tartışıldığı dönemlerde şiddetle karşı çıktığımız, bilimsel dayanağı olmayan okula kayıt yaşının düşürülmesi uygulamasından 6 yıl sonra geri adım atılması o günkü tepkilerimizin haklılığını ortaya koymaktadır.
Bu durum aynı zamanda AKP iktidarının eğitimdeki yanlışlıklarını ve bilimden uzak tavırlarını da ispatlamaktadır. Sadece bu alanda değil eğitimin her alanında yanlış yapan anlayışın sonucu olarak eğitim sistemimizin geldiği nokta son günlerde tartışılan ABİDE (Akademik Becerilerin İzlenmesi ve Değerlendirilmesi) sonuçları ile de ortaya çıkmıştır.
İktidar eğitime yönelik yaklaşımlarını aynı şekilde sürdürdüğü taktirde sonucun daha da kötü olması kaçınılmazdır.
Eğitimde akıl ve bilim hakim kılınmalıdır. Eğitimin gerici vakıf, dernek ve Diyanet İşleri Başkanlığı’na havale edilmesi uygulamalarına, dayatmacı okul kayıtları ve dönüşümlerine, bilimden uzak müfredata, öğretmenlik mesleğinin itibarsızlaştırılması uygulamalarına son verilmelidir.
Bugün yapılan değişiklikte ayrıca;
“ Müdür yardımcısı ve öğretmen sayısı yeterli olmayan okullarda müdür yardımcısı ve öğretmenlere haftada birden fazla nöbet görevi verilir.”
“ Çeşitli nedenlerden dolayı öğretmeni bulunmayan sınıfın düzeni, o saatte dersi olmayan nöbetçi öğretmen tarafından sağlanır.”
düzenlemeleri yapılmıştır.
Bu alan yıllardır tartışılmakta ve Anayasa’da yer alan angarya yasağına aykırı uygulamalara sebebiyet vermektedir. Yapılan düzenleme çözüme değil idareleri rahatlatmaya yöneliktir.
Eğitim-İş olarak eylem kararı aldığımızı ve öğretmenlerimizin angarya niteliğindeki birden fazla nöbet görevini yerine getirmemelerine yönelik tavrımıza rağmen yapılan bu düzenleme sorunu çözmeyecektir.
Bugünkü düzenlemeden sonra gerekli düzenleme yapılarak her nöbet görevi için ücret ödenmesi sağlanmalıdır. Aksi halde idarelerin ihtiyaç olmadığı durumlarda bile öğretmenlere birden fazla nöbet görevi vermeleri söz konusu olacak ve öğretmenlere angarya niteliğinde görevler yaptırılmaya çalışılacaktır.
Nöbet ücreti Eğitim-İş’in bir kazanımıdır ve bu ücretin arttırılması ve birden fazla nöbet görevlerine de ücret ödenmesi için mücadelemiz sürecektir.
Ayrıca herhangi bir nedenle boş geçen derslerin nöbetçi öğretmenlerce doldurulması da bugünkü düzenlemede yer almaktadır. Bu görevlerin de ücretlendirilmesi gerekir.
Nöbetçi öğretmenlerin öğle aralarında dinlenmelerine yönelik mücadelemiz ve eylem kararlarımız sonrasında genelge ile yapılan düzenlemenin yönetmeliğe işlenmiş olması olumlu bir yaklaşım olmuştur.
Yine bugünkü düzenlemede;
Okul Öncesi Düzenlemesi:
“Günde ellişer dakikalık aralıksız 6 etkinlik saati süre ile ikili eğitim yapılır. Ancak, ana sınıflarında kayıt alanındaki tüm çocukların kayıtlarının yapılmasına rağmen, ikili eğitim için grup oluşturacak sayıda çocuk bulunamadığı takdirde normal eğitim de yapılabilir.”
Şeklinde olan madde;
“Güne başlama, oyun, beslenme, temizlik, etkinlik, dinlenme ve günü değerlendirme zamanlarını da içerecek şekilde günde ellişer dakikalık aralıksız 6 etkinlik saati süre ile normal eğitim yapılması esastır. Ancak kayıt alanında okula kesin kaydı yapılamamış çocuk bulunan okullarda ikili eğitim yapılması zorunludur.”
şeklinde değiştirilmiştir.
Normal eğitime geçişe yönelik bu düzenleme eğitim açısından olumludur fakat derslik sayısının yetersizliği göz önüne alınmadan alınmış bir karar olup sınıf mevcutlarının esnek yapıdan kurtarılması gerekirken böyle bir düzenleme yapılmadan yapılan bu değişiklik sorunlar oluşturacaktır.
Ayrıca Okul Öncesi öğretmenlerimizin “ellişer dakikalık aralıksız 6 etkinlik saati” eğitim yapmaları eşitlik ilkesine de eğitimde verimliliğin sağlanmasına da aykırılık teşkil etmektedir.
Okul öncesi eğitimde de diğer kademelerde olduğu gibi etkinlik saatleri 40 dakika olarak düzenlenmeli, öğretmenlere dinlenme hakkı tanınmalıdır. Daha nitelikli bir eğitim ve öğretmenlerimize dinlenme olanağı verilmesi için okul öncesinde eğitimli yardımcı personel istihdam edilmelidir.
Okul öncesi öğretmenlerimizin diğer meslektaşlarına göre daha uzun süre ve aralıksız çalışmalarının karşılığında ilave ek ders ücreti ödenmesi de sağlanmalıdır.
Sonuç olarak; bugün yapılan düzenlemelerde eksiklikler vardır ve giderilmelidir. Okul Öncesi ve İlköğretim Kurumları öğretmenlerine yönelik yapılan düzenleme maddelerinin vurguladığımız yanlışlık ve eksiklikler giderilerek ortaöğretim mevzuatına da işlenmesi gerekir. Sendikamız düzenlemeye ilişkin değerlendirmelerine devam etmekte olup eğitim ve öğretmenlerimiz açısından sorun oluşturacak alanlarda mücadelemiz devam edecektir.
MERKEZ YÖNETİM KURULU