MEB Öğretmenliği kariyer mesleğine dönüştürmelidir

Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!

Şükrü Kolukısa, İstanbul 1 No’lu Şube Esenler Temsilciliği’nin Esenler Kültür Merkezi’nde düzenlediği işyeri temsilcileri toplantısına katılarak, eğitim gündemi ve sendikal çalışmalarla ilgili açıklamalarda bulundu.

İşyeri temsilciliğinin önemine dikkat çekerek konuşmasına başlayan Kolukısa, şöyle devam etti: “İşyeri temsilcileri, teşkilatımızın yorulmadan, rehavete kapılmadan, hiçbir engel tanımadan, kimseye boyun eğmeden, benimsediği dava uğruna durmadan çalışmasını bilen uç beyleridir. İşyeri temsilcilerimiz, bulundukları kurumlarda sendikamızın görünen yüzüdür ve kuruluş felsefesinde yer alan düşüncenin yaygınlaşmasını sağlayarak, duruşuyla, fikirleriyle sendikal çalışmalara yeni bir boyut katarlar.”

Hakkı ve hakikati haykırıyor, mücadele ruhuyla kazandırıyoruz

Kimseyi değerlerinden, inancından, dilinden, renginden, kültüründen dolayı ötekileştirmeyen bir anlayışa sahip olduklarını vurgulayan Kolukısa, insanları farklılıklarıyla birlikte kucakladıklarını, hakkı ve hakikati haykırdıklarını, mücadele ruhuyla kazandıklarını, kazandırdıklarını söyledi. Medeniyet değerlerimizi gözetenlerin, onların yaşatılması için mücadele verenlerin, başkasının derdiyle dertlenenlerin yerinin Eğitim-Bir-Sen olduğunun altını çizen Kolukısa, sendikacılığın ötesinde icraata da imza attıklarını, günümüz dünyasında kendilerini Türkiye’yle sınırlamalarının mümkün olmadığını, sendikacılık anlayışları gereği insanlığı ilgilendiren her konunun kendilerini ilgilendirdiğini ve bu anlayışla sendikal yolculuklarını sürdürdüklerini kaydetti.

Kendimizi sınırlara hapsetmiyoruz

Özelde eğitim çalışanlarını genelde ise bütün insanlığı ilgilendiren konuların ilgi alanlarına girdiğini belirten Kolukısa, “Biz, insanı, emeği, hakkı, özgürlükleri, insanlık değerlerini merkeze alan bir anlayışla faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Üyelerimizin özlük hakları kadar ülkemizin ve insanlığın sorunları da ilgi alanımızdadır. Teşkilat olarak, kendimizi sadece bulunduğumuz yerle sınırlayacak anlayışa sahip olanlardan değiliz. Buna ne değerlerimiz ne de inancımız izin verir” ifadelerini kullandı.

Şükrü Kolukısa, sendikal faaliyetlerin yanı sıra dünyanın neresinde olursa olsun, mazlum ve mağdurların her zaman sesi olmaya, dünyanın herhangi bir yerinde yaşanan mağduriyetlerin giderilmesi için ellerinden geleni yapmaya gayret gösterdiklerini dile getirerek, “Kuruluş felsefemiz, emeği, hakkı, özgürlükleri, demokrasiyi savunmak, mağdura ve mazluma el uzatmaktır” şeklinde konuştu.

Hak bildiğimiz yolda ilerliyoruz

Hak bildikleri yolda, bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da ilerlemeye, kendileri için istemediklerini başkası için de istememeye devam edeceklerini kaydeden Kolukısa, “Sendikal yolculuğumuzda, bizi biz yapan değerlerimizi daha fazla kuşanmaya, bizi dönüştürmeye, çürütmeye neden olabilecek virüslerden uzak durmaya gayret edeceğiz” diye konuştu.

Sorunları dile getirme gayretimiz, çözüm için kararlı girişimlerimiz sürecek

Türkiye’nin önemli bir eşikte olduğuna dikkat çeken Kolukısa, söz konusu eşiğin aşılabilmesi için katma değer üretmesi gereken alanların eğitim, kültür, kamu yönetimi, kamu hizmeti ve kamu personel sistemi olduğunu söyledi. Ücretli öğretmenlik garabeti, yer değişikliği sürecinde karşılanmayan talepler, öğretmene yönelik giderek artan şiddete karşı etkin ve caydırıcı düzenleme yapılmaması, öğretmen açığı, erkek kamu görevlilerine dayatılan darbe ürünü kılık ve kıyafet yönetmeliği, ek ders esaslarındaki eşitsizlik, ders ücretlerindeki adaletsizlik, okulların bütçe sorunu, eğitimin denetim ve rehberlik ayağının ihmal edilmesi başta olmak üzere, beklentileri karşılayan adımların daha fazla zaman geçirilmeden atılması gerektiğini ifade eden Kolukısa, sözlerini şöyle tamamladı:

“Sözleşmeli istihdam kaldırılması, iş güvencesinin teminat altına alınması, yardımcı hizmetler sınıfı personelinin genel idare hizmetleri sınıfına geçirilmesi, atama ve yer değiştirme yönetmeliğinin düzenlenerek sorunların çözülmesi; şeflerin, memurların, hizmetlilerin, tüm görünmez kahramanların alın terinin karşılığının verilmesi, haklarında iyileştirme yapılması, eğitimcilerin haklarını koruyacak, çalışma şartlarını iyileştirecek, şiddeti de önleyecek meslek kanununun çıkarılması, eğitim kurumu yöneticiliğinin kariyer mesleğine dönüştürülmesi, 3600 ek gösterge vaadinin artık yerine getirilmesi, darbecilerin izlerinin tamamen silinmesi, darbe ürünü kılık ve kıyafet yönetmeliğinin değiştirilmesi için çabalarımız, girişimlerimiz, ısrarlarımız, mücadelemiz devam edecektir.”

Köse: Birçok sorunun dünde kalmasını sağladık

İstanbul 1 No’lu Şube Başkanı Mükremin Köse ise, çözüm odaklı sendikacılığın Eğitim-Bir-Sen ile başladığını belirterek, “Hastaneye gitmek için sabah koştur koştur okula gidip sevk kâğıdı aldığımız, şehir dışına çıkmak için her makamdan izin aldığımız günler dünde kaldı. Ücretsiz nöbet tuttuğumuz, beş saat ek ders ücretine mukabil sınavlar yaptığımız günler geçmişte kaldı. Kız öğrencilerin kıyafetlerinden dolayı okula alınmadığı, kadınların çalışma hayatında ayrımcılığa tabi tutulduğu, hak ihlallerinin had safhada olduğu günler dünde kaldı. Peki, bizim mücadelemiz bitti mi? Elbette bitmedi. Daha çözüme kavuşturulması gereken pek çok sorun, yapmamız gereken işler var” dedi.


 

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

YKS KİTAPLARI Nazilli Haber