Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
Genel Sekreter Haydar Urfalı, 15.05.2022 tarihinde Çankırı Şube’nin düzenlediği Anneler Günü programına katıldı. Çankırı Şube Başkanı Yüksel Yandım ve şube yönetim kurulu üyeleri, Çankırı Şube Kadın Komisyonu Başkanı Aygül Çeliker ve şube kadın komisyonu üyeleri, ilçe ve işyeri temsilcileri, MHP Çankırı Belediye Başkanı Sayın İsmail Hakkı Esen, MHP Çankırı Merkez İlçe Başkanı Mahmut Doğar, Türkiye Kamu-Sen Çankırı İl Temsilcisi Yüksel Demirbaş, TÜRKAV Çankırı İl Başkanı İsa Bölükbaşı, Önceki Dönem Çankırı Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Hallaç, Karatekin Üniversitesi Genel Sekreteri, İl Millî Eğitim Şube Müdürü ile kadın üyelerimizin katıldığı etkinlikte bir konuşma yapan Genel Sekreter Haydar Urfalı sözlerine tüm kadınlarımızın Anneler Günü’nü kutlayarak başladı.
Kadın şehit eğitimcilerimizi minnet ve özlemle anıyoruz.
Merhameti, doğruluğu, dürüstlüğü, hakkaniyeti öğreten annelerimizin şefkatli elleriyle bizlere verdiği desteğin önemine dikkat çeken Urfalı, “Başta bizler hür ve müstakil, esenlikle yaşayalım diye vatanımız için canını feda eden şehitlerimizin anneleri ve eşleri olmak üzere tüm kadınlarımızın Anneler Günü’nü kutluyoruz. Kadın şehit eğitimcilerimizi minnet ve özlemle anıyoruz” dedi.
Öğretmenlerimizi mutsuz eden sınav şartının kaldırılması için demokratik haklarımızı kullanacağız.
Öğretmenlik Meslek Kanunu ile ilgili önemli açıklamalar yapan Urfalı, uzman ve başöğretmenlik sınav takvimini hatırlatarak, kariyer basamaklarının sınavla belirlenmesine karşı çıktıklarını yineledi. Kurs ve sınav şartını yargıya taşıyacaklarını da söyleyen Urfalı, “Bilindiği gibi yasaya göre; 10 yılını doldurmuş her öğretmen 180 saat kursa tabi olacak, ardından sınava girecek. Adaylar 70 puan ve üzeri alır ise uzman öğretmen olma hakkını elde edebilecek. 20 yılını doldurmuş her öğretmen, 280 saatlik kursa tabi tutulacak, ardından sınava girecek. Adaylar bu sınavdan başarılı olur ise başöğretmen unvanı alabilecek. Her zaman söylüyoruz. Öğretmenlik mesleğinde en önemli husus bildiğini aktarmaktır. Bu da tecrübeyle mümkün olabilir. Bu nedenle kariyer basamakları belirlenirken kurs ve sınav şartının kaldırılmasını, 10 yılını dolduran tüm öğretmenlerin uzman, 20 yılını dolduran tüm öğretmenlerin başöğretmen olmasını istiyoruz. Öğretmenlerimizi mutsuz eden bu uygulamanın kaldırılması için demokratik haklarımızı kullanacağız” diye konuştu.
Tek çıkar yol kadrolu atamadır!
Kanunla sözleşmeli öğretmenler ile kadrolu öğretmenler arasındaki ayrımın kaldırılmadığına da vurgu yapan Geylan, “Bu ayrımı ortadan kaldırmak için tüm öğretmenlerimizin sadece kadrolu atanmasını sağlamalıyız. Bunun dışında hiçbir tedbir sözleşmeli öğretmenlere fayda sağlamayacaktır. Nitekim yasada da sözleşmeli öğretmenlere sadece can güvenliği ve sağlık durumlarından dolayı tayin hakkı verilmiştir. Bilindiği gibi bu uygulama zaten mevcuttu. Yani öğretmenler açısından yeni bir hak değildir. Türk Eğitim-Sen olarak talebimiz Cumhurbaşkanının ifadesinde de yerini bulan kadrolu ve sözleşmeli öğretmen arasındaki ayrıma gerçek anlamda son verilmesidir. Tek çıkar yol kadrolu atamadır!” dedi.
Adaylık Değerlendirme Komisyonu’nun teşkilinde adam kayırmacılık yapılmamasına, bu komisyonların şeffaf bir süreç yürütmesine dikkat edilmelidir.
Urfalı ayrıca kanundaki diğer eksiklikleri de sıralayarak, “Kanunda liyakatli, adil bir yönetici atama sistemi olmalıdır. Adaylık Değerlendirme Komisyonu’nun teşkilinde adam kayırmacılık yapılmamasına, bu komisyonların şeffaf bir süreç yürütmesine, siyasi, ideolojik kaygılardan, sendikal baskıdan uzak tutulmasına dikkat edilmelidir. Öğretmenlerin elverişsiz bölgelerde gönüllü çalışması için Zorunlu Hizmet Tazminatı getirilmelidir. Tüm öğretmenlerin maaş karşılığı ders saatlerinin 15 saate eşitlenmelidir. Öğretmenlerin tayin ve nakilleri bu kanun içerisinde yer almalıdır. Başarıyı esas alan bir ödül sistemi getirilmelidir” diye konuştu.
Türk eğitim sen