Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Çakırcı, üniversite personelinin çözüm bekleyen sorunları olduğunu, YÖK kanununun çözüm değil, sorun ürettiğini ifade ederek, “Üniversitelerde yaşanan birçok sorununun ana kaynağı olan YÖK kanununun değişmesi şarttır” dedi.
Çakırcı, akademik ve idari personelin, öğretmenin, şefin, memurun, hizmetlinin; bütün eğitim çalışanlarının haklarını gözettiklerini, sorunlarını çözmek için ellerinden gelenin en iyisini yaptıklarını söyledi.
Rize 1 Nolu Şube’nin divan, 2 No’lu Şube’nin teşkilat eğitim ve istişare toplantısında konuşan Ramazan Çakırcı, daha nitelikli bir sendikacılığın yapılması, sendikal bilincin artması için teşkilat eğitimlerine önem ve ağırlık verdiklerini belirterek, iyi eğitim, eğitimli sendikalı ve adil bir dünya için çabalarının artarak süreceğini kaydetti.
Öğretmenlik kariyer mesleği, yöneticilik profesyonel bir meslek olarak düzenlenmelidir
Eğitim çalışanlarının gündemindeki konulara da değinen Çakırcı, mevcut devlet memurları kanunu, Millî Eğitim Temel Kanunu, İlköğretim ve Eğitim Kanunu ve 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi gibi yasal metinlerde öğretmenlerin statü, hak, yetki, görev ve sorumluluklarını düzenleyen hükümler bulunduğuna dikkat çekerek, “Öğretmeni, kamu personel düzeninde bir hizmet sınıfı içinde ele alan sistem, toplumun meslekten ve meslek mensuplarından beklentilerini karşılamasına imkân verecek esnekliği ve özerkliği sağlamamaktadır. Mesleğin bütün yönlerini kapsayan bir düzenleme yapılmadan, bu parçalı yapı altında öğretmenlik mesleğinin statüsünün yükseltilerek niteliklerinin geliştirilmesinin sağlanması mümkün değildir. Bu nedenle, öğretmenlik bir kariyer mesleği, yöneticilik profesyonel bir meslek olarak değerlendirilmeli ve mesleki standartlara kavuşturulmalıdır. Bunun yolu da, başta öğretmenler olmak üzere, eğitim paydaşlarının mutabık kalacağı bir meslek kanunundan geçmektedir” şeklinde konuştu.
Çakırcı, meslek kanununun, öğretmenliğin ve öğretmenin, toplum ve gelecek için taşıdığı önemin ve değerin somut göstergesi olacağını dile getirdi.
Ek gösterge sistemine yardımcı hizmetler sınıfı çalışanları da dâhil edilmelidir
Akademik ve idari personelin, yöneticinin, öğretmenin, hizmetlinin, memurun, şefin; bütün eğitim çalışanlarının bir bütün olduğunu vurgulayan Ramazan Çakırcı, “Eğitim, öğretim ve bilim hizmet kolu çalışanlarının sorunlarının farkındayız. Eğitimde de kamuda da sözleşmeliliğe son verilmesini istiyor ve bunun için çaba harcıyoruz. Yardımcı hizmetler sınıfı çalışanları başta olmak üzere, tüm kamu görevlilerinin ek gösterge sistemine dâhil edilmesini talep ediyoruz” ifadelerini kullandı.
Akademik ve idari personel ayrımcılığına son verilmelidir
Sorunun değil, çözümün parçası olma anlayışıyla çalışmalarını yürüttüklerini belirten Çakırcı, geliştirme ödeneğinde akademik ve idari personel ayrımının kaldırılması, öğretim görevlilerine ve idari kadrolarda çalışanlara da geliştirme ödeneği verilmesi, akademik personelin daha fazla bilimsel çalışma yapabilmesi için ücretlerinde artış yapılması, girmek zorunda oldukları ders yükünün ve ders saatinin azaltılması gerektiğini kaydetti.
Eğitim-Bir-Sen Rize 1 No’lu Şube Başkanı Seyfettin Afacanlar, 2 No’lu Şube Başkanı Mustafa Türüt de birer konuşma yaparak, çalışmaları hakkında bilgi verdiler.