'Eğitim' temalı 5. kısa film yarışmamızın gala ve ödül törenini yaptık

‘Eğitim’ temalı 5. kısa film yarışması gala ve ödül töreni, Millî Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, TBMM Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı Emrullah İşler, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Başkanı Süleyman Arslan, sinema sanatçısı ve jüri başkanı Hülya Koçyiğit, sinema yazarı Enver Gülşen, yarışmada dereceye giren eser sahipleri, milletvekilleri, Memur-Sen’e bağlı sendikaların genel başkan ve yardımcıları, şube başkanları, üyeler ve çok sayıda davetlinin katılımıyla Memur-Sen Genel Merkezi’nde gerçekleştirildi.

Bakan Selçuk: Sanatçıların olduğu yerde sanat ve sanatçılar konuşur

Millî Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, açılışta yaptığı konuşmada, sanatçılarla ve eğitimcilerle bir arada olmaktan memnun olduğunu söyledi. Selçuk, “Burada sanat dostlarıyla bir arada bulunmak gerçekten çok özel bir durum. Ben böyle bir etkinliğe gelmeyi Millî Eğitim Bakanı olmanın çok ötesinde sıradan bir vatandaş olarak çok çok önemsiyorum. Çünkü bir eğitim sendikasının böyle bir güzelliğe imza atıyor olması, sayın başkanın şahsında Türkiye eğitimi için büyük bir hizmet. Sanat ruhumuzu yıkayan bir şey. Sanatın ve sanatçıların olduğu yerde sanat ve sanatçılar konuşur, bakanlar konuşmaz” ifadelerini kullandı.

Yalçın: Hak, emek ve özgürlük mücadelesinin yanı sıra akademik, kültürel sendikacılık, sanat sendikacılığı yapıyoruz

Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, eğitim çalışanlarının mali, özlük ve sosyal hakları için mücadele etmenin yanı sıra, sanatsal ve kültürel alana da katkıda bulunduklarını ifade ederek, “Kültür ve sanat; şair, yazar, sanat adamı kişiliğiyle kurucu genel başkanımız Mehmet Akif İnan’ın şahsında mücessem bir anlam kazandığı gibi, kurucu üyelerimizi bir araya getiren ortak ilgi ve faaliyet alanı olmuştur. Kurulduğumuz günden beri bu alanın inşa ve ihya sürecine destek ve katkımız artarak devam etmektedir. Bizim sendikacılığımız hak, emek, hukuk ve özgürlük mücadelesinin yanında akademik, kültürel sendikacılıktır; bilgi ve sanat sendikacılığıdır” şeklinde konuştu.

Görselliğin egemenliği ve artan teknolojik imkânlarla birlikte en etkili sanata dönüşen sinemanın ‘daha iyi görme’ ve ‘daha iyi gösterme’ sanatı olduğunu kaydeden Yalçın, şöyle devam etti: “Nesnel şartlanmaların ve alışkanlıkların duyarsızlaştırdığı günümüz insanı, bir ‘çerçeve içinde değilse hemen önünde olanı bile fark edemez’ olmuştur. Sinema, çerçeve içine alarak dikkatimizi çektiği hayatlarda, bize, gerçeğin görüldüğü gibi veya gördüğümüz gibi olmadığını söyler. Sinemanın insana ve hayata sorumluluk duygusuyla yaptığı veya yapması gereken, neyin çerçevenin içinde neyin dışında kalacağını belirlemektir. Bu anlamda sinemacı gördüklerinden daha çok görme biçimine bizi ortak eder.”

Sinema etkili bir sanat, eğitim ve iletişim aracıdır

Sinemanın etkili bir sanat, eğitim ve iletişim aracı olduğunu dile getiren Yalçın, “Kısa film, sinemanın şiiri gibidir. Şairin sınırlı kelimelerle uyandırdığı büyük, çarpıcı duyguları, kısa filmde, sınırlı zaman ve görsel imkânlarla yapmak durumunda kalırsınız. Kısa film çalışmaları takdir ve teşvik edilmelidir. Kaldı ki uzun metrajlı yürüyüşler bir adımla başlar. İşte biz yeni ufuklardan yeni umutların menziline yönelme şuuruyla bu ilk adımı önemsiyor, destekliyor, teşvik ediyoruz” diye konuştu.

Yola çıktıkları günden beri yüzlerce eğitimcinin vizörünü eğitime yönelttiğini, onlarca yönetmenin kadrajına eğitimi aldığını, pek çok sanatçının eğitimi farklı pencerelerden gördüğünü söyleyen Yalçın, sözlerini şöyle tamamladı: “Ama hepsi de emeğiyle, bakış açısıyla, estetik yaklaşımıyla eğitime katkıda bulundu, çok yönlü bir şekilde eğitimin ve eğitim çalışanlarının sorunlarına odaklandı ve eğitimin gelecekteki ufkunu çizdi. Ait olduğumuz topluma kalıcı etkileriyle hususiyet kazandıran bu tür çabaların devam etmesini diliyorum. Bu vesileyle dereceye giren sanatçılarımızı tebrik ediyor; jürimize, katkısı olan herkese teşekkür ediyorum.”

İşler: Bu yarışmaya katılmak başlı başına bir cesaret örneğidir

TBMM Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı Emrullah İşler, değerlerimizi, kültürümüzü anlatacak en önemli sektörlerden birinin sinema olduğunu vurgulayarak, “Bu güzel organizasyondan dolayı Eğitim-Bir-Sen’e teşekkür ediyorum. Medeni cesaret gösterip ‘Eğitim’ temalı bu kısa film yarışmasına katılanları yürekten tebrik ediyorum. Bu yarışmaya katılmak başlı başına bir cesaret örneğidir” dedi.
Sinema sektörünün son yıllarda dünya çapında büyük başarılara imza attığına işaret eden İşler, şunları söyledi: “Son yıllarda onlarca ülkeye film ve dizi ihraç ediyoruz. Sinema önemli bir sektör hâline geldi. Ben sinema sektörüyle uğraşan değerli ustalarımızın da bizim misyonumuzu, bizim değerlerimizi o filmlere uygun bir şekilde insanlara nakledeceğini düşünüyorum. Böyle olmasının da gerekli olduğuna inanıyorum.”

Koçyiğit: Eğitim-Bir-Sen’in kurumsallaşmış bulunan bu anlamlı çabasını alkışlıyorum

Sinema sanatçısı ve jüri başkanı Hülya Koçyiğit ise, sinemanın gönül gözlerimizi açmaya çalışan bir sanat olduğunu kaydederek, “Sinema, bizim iç gözlerimizi açar, bize görmeyi öğretir, bizi görmeye hazırlar. Sinema bizlere gözlerimizi yeniden kazandırır ve sinemanın eğittiği gözlerimiz, hayatımızın her alanında estetiği, güzelliği ve iyiliği inşa edecektir. Şimdi burada bir eğitim kurumunun sinema etkinliği için bir araya toplanmış bulunuyoruz. Dolayısıyla gözün eğitimine bu önemi veren kurumumuza, Eğitim-Bir-Sen’e teşekkür ediyorum” dedi.
Türkiye’nin en önemli konularından birinin eğitim olduğunu belirten Koçyiğit, şöyle konuştu: “Ama temel eğitimin yanı sıra, kültür ve sanat konularındaki eğitim ayrıca önemlidir. Sinemanın büyük kitlesel gücü, her konuda olduğu gibi, toplumu eğitim konularında da aydınlatabilir, yönlendirebilir. Bu gücü, eli yeten bütün kurumlar, yetkinlikle kullanmalı diye düşünüyorum. Jüri üyesi arkadaşlarım adına, Eğitim-Bir-Sen’in artık kurumsallaşmış bulunan bu anlamlı çabasını alkışlıyorum.”