Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
Ankara 6 No’lu Şube’nin divan toplantısında konuşan Latif Selvi, OECD ortalamalarında öğretmen başına düşen öğrenci sayısı üzerinden bakıldığında, Türkiye’nin öğretmen açığının yaklaşık 130 bin olduğunu belirterek, her geçen yıl artan öğretmen adayı sayısının yakın gelecekte bir milyona ulaşabileceğini söyledi.
Sistemin öğretmen ihtiyacı ile sisteme yönelik öğretmen arzının aynı anda büyümesinin başlı başına bir sorun olduğuna dikkat çeken Selvi, “İhtiyaç olmasına rağmen yeterli atama yapılmıyor; yeterli aday bulunduğu hâlde atama yapılıp ihtiyaç karşılanmıyor. Bu durum ‘önce eğitim’ iradesiyle çelişiyor. Hem ihtiyacı azaltmak hem de arz havuzunda taşmayı engellemek için birkaç yıl sürecek şekilde her yıl yaklaşık 50 bin öğretmen ataması yapmaya devam etmek gerekiyor” şeklinde konuştu.
Eğitim sistemi kronik sorunlardan arındırılmalıdır
Dünyada özellikle eğitim ve ekonomi merkezli tartışmaların yoğunlaşmasıyla birlikte, eğitim-öğretimin gerek öğrencilerin kişilik gelişiminde, kültür ve değerleri yaşamasında, fikriyatında ve eylemlerindeki yerinin gerekse çalışma hayatına katılımı, maddi geleceği açısından öğretmenin merkeze alınmasını zorunlu kıldığının altını çizen Selvi, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu nedenle, öğretmenlik meslek kanunu, paydaşların katılımına da imkân verecek şekilde acilen çıkarılmalı, bir kariyer mesleği olarak öğrencilerin öncelikle tercih edeceği bir cazibeye kavuşturulmalıdır. Öğretmenlerin eğitim politikalarına katkı verebilmeleri sağlanmalı; yetişmesi, mesleğe girişi, eğitimi ve gelişimi özel olmalıdır. Eğitim çalışanları kronik sorunlardan arındırılmalı, istihdamda güçlük çekilen bölgelerde, bölgelerarası eğitim-öğretim farklılıklarının azalması için mali destekleme yapılmalıdır.”
Kamu görevlilerinin ek gösterge taleplerine duyarsız kalınmamalıdır
3600 ek gösterge sözünün bir an önce yerine getirilmesi gerektiğini vurgulayan Selvi, verilen sözlerin de sorunların çözüme kavuşturulmasının da takipçisi olduklarını dile getirdi.
Bir taraftan ek gösterge düzenlemesinin ne zaman gerçekleşeceği konusundaki merakın, diğer taraftan gerçekleşmeyeceği noktasında kaygıların artmaya başladığı bir sürecin yaşandığını söyleyen Selvi, “Eğitim çalışanlarını sevindirmek, kamu personel sisteminde ülkesine ve milletine hizmet eden diğer unvanlardaki kamu görevlilerinin de ek gösterge beklentilerini karşılamak, mağduriyetlerini gidermek, küskünlüklerin, kırgınlıkların yaşanmaması, iç huzurun ve iş huzurunun bozulmaması açısından gerekli ve önemlidir. Sendika olarak, bütün kamu görevlilerini kapsayacak bir ek gösterge çalışması yapılmasını istiyor ve bekliyoruz” ifadelerini kullandı.
Latif Selvi, yasakların kaldırılmasını, katsayı adaletsizliğinin giderilmesini, Milli Güvenlik Dersi’nin müfredattan, apoletin sınıftan çıkarılmasını, nöbet ücretinin alınmasını, sınav ücretlerinde adaletsizliğin son bulmasını sağlayan sendika olarak, mevcut sorunların çözümü için mücadelelerini yılmadan, yorulmadan sürdüreceklerini kaydetti.
Gelirin adil dağıtılması birçok sorunu çözüme kavuşturacaktır
En büyük sorunun, gelirin adil dağıtılmaması olduğunu vurgulayan Selvi, “İnsanca bir hayat herkesin hakkıdır. Sorun üreten, hayatı acılarla dolu kılan, dünya kaynaklarına çökenlerin aç gözlülüğü, doymazlığıdır. Gelir dağılımında adaleti sağlayabilirsek, birçok sorunun üstesinden gelebiliriz. Bunu da ancak örgütlü gücümüzle başarabiliriz” diyerek sözlerini tamamladı.
Eğitim-Bir-Sen Ankara 6 No’lu Şube Başkanı Uğur Kolsuz’un da sendikal faaliyetlere ilişkin bilgi verdiği toplantıda, Latif Selvi, üyelerin sorularını cevapladı.