Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, eğitimde başarıyı yakalamanın yolunun, zamana yaymak yerine sorunları ivedilikle çözmekten geçtiğini ifade ederek, “Gerek sendika gerekse konfederasyon olarak, çözüme katkıda bulunmanın, çalışmalarımızla, önerilerimizle yol göstermenin, yol açmanın, doğruyu söylemenin, yanlışa işaret etmenin gayreti içerisindeyiz. Çalışma hayatının sorunlardan arındırılması, vesayetin tamamen ortadan kaldırılması, çalışma şartlarının iyileştirilmesi, kamu görevlilerinin emeğinin karşılığını alabilmesi için 27 yıl önce başlattığımız sendikal yolculuk, ilk günkü heyecan ve kararlılıkla devam edecektir. Çok şey başardık diyerek rehavete kapılmayacak, daha çok çalışacağız” dedi.
Ali Yalçın, İstanbul 1 No’lu Şube’nin düzenlediği ‘Teşkilat Buluşması’na katılarak, sendikal çalışmalara ve eğitim gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Yeni bir destan yazmalıyız
Çözümlerle güçlenen, güçlendikçe kazandıran bir sendika olduklarının altını çizen Yalçın, “Kurulduğumuz günden bu yana eğitime, eğitim çalışanlarına, mazlumlara, mağdurlara, yetimlere yönelik birçok çalışma yaptık. Raporlar hazırladık, kongreler, sempozyumlar, şûralar, paneller düzenledik, yardım kampanyaları gerçekleştirdik. Onlarca kazanım elde ettik. Pek çok sorununun çözümünü sağladık, yasakların kaldırılmasına öncülük ettik. Yaptıklarımız, başardıklarımız, kazandıklarımız ve kazandırdıklarımız; hayatımızdan çıkardığımız yasaklar, müfredattan çıkmasını sağladığımız dersler, uygulamasına son verdiğimiz baskılar, sizlerle, teşkilatlarımızla verdiğimiz kararlı mücadelenin eseridir. Nöbete ücret ödenmesi de ek ders ücretinin artması da sınav ücretlerinde adaletsizliğin son bulması da emeğimizin, çabalarımızın, terimizin sonucudur. Ne kadar çok şey başarmışız diyerek rehavete kapılmayacak, durup dinlenmeden çalışmaya devam edeceğiz. Çünkü daha yapmamız gereken işler, çözüme kavuşturmamız gereken sorunlar bulunmaktadır. Ayrıca, önümüzde 15 Mayıs mutabakat süreci var. Bu süreci, yoğun bir tempoda çalışarak, yeni bir destan yazarak tamamlamalıyız. Teşkilatlarımızın bu anlamda üzerine düşeni, şimdiye kadar olduğu gibi, bundan sonra da yapacağına inancım tamdır” şeklinde konuştu.
Sorunlar bir an önce çözüme kavuşturulmalıdır
Gelir vergisi oranlarının reel ücret artışı sağlayacak şekilde sabitlenmesi, 3600 ek gösterge sisteminin bütün kamu görevlilerini kapsayacak şekilde kurulması, ek ders birim ücretlerinin artırılması, istihdamda güçlük çekilen bölgelerde görev yapan öğretmenlere ilave tazminat ödenmesi, kariyer basamakları sisteminin yeniden işler hâle getirilmesi, farklı istihdam türlerinin kaldırılarak atamaların kadrolu yapılması, öğretmenlerin ve eğitim paydaşlarının mutabık kalacakları bir Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun çıkarılması gibi birçok konunun gündemlerinde olduğunu dile getiren Yalçın, “Sorunların giderilmesi, çalışma şartlarının, mali, özlük ve sosyal hakların iyileştirilmesi, hem ülkemiz hem milletimiz hem kamu görevlilerimiz hem de geleceğimiz için gereklidir” şeklinde konuştu.
Temel yaklaşım, çalışan haklarına saygı, iş güvencesine dayanan mali, sosyal ve özlük hakları olmalıdır
Sözleşmeli kamu görevlilerinin sorunlarına da değinen Yalçın, şunları söyledi: “İnsanı mutlu etmedikçe, huzur ve sükûnla buluşturmadıkça, güven ve güvence noktasında bir devlet iradesi fotoğrafı ortaya koymadıkça, Türkiye’nin kapasitesini kullanamadığını, potansiyelini açığa çıkaramadığını, çok uzak olmayan siyasi ve ekonomik tarihimiz bütün çıplaklığıyla ispatlamaktadır. Diğer taraftan, siyaset kurumunun millet iradesinin temsilcisi olma vasfına yönelik anayasal güvencelerle donatıldığı bir süreçte, kamu personel sisteminde güvence yoksunluğu, güven boşluğu oluşturan bazı istihdam türlerinin varlığı, ilginç hatta çelişki oluşturacak biçimde devam etmektedir. Bu noktada, asli ve sürekli nitelikteki kamu hizmetlerinin kamu görevlileri eliyle yürütülmesine ilişkin anayasanın 128. maddesi hükmüne, birçok kamu hizmeti alanında aynı unvanda kadrolu statüde istihdam olmasına rağmen sözleşmeli statüde personel istihdam edilmek gibi olağan kabul edilmesi imkânsız bir personel mevzuatı pratiği ortaya konmuştur. Temel yaklaşım; insan onurunu öncelemek, insan haklarına saygılı olmak, saygın iş ilkesine dayanan mali, sosyal ve özlük hakları ile çalışma şartları olmalıdır. Bu kapsamda, belirli bir süre sözleşmeli personel olarak görev yapma ve sonrasında kadroya alınma (3+1, 4+1, 6+1 gibi) yöntemlerinden vazgeçilmeli ve sözleşmeli personel istihdamı bütünüyle terk edilmeli, mevcut sözleşmeli personelin kadroya geçişini sağlayacak düzenleme ivedilikle hayata geçirilmeli; 657 sayılı DMK dâhil, personel mevzuatında yapılacak bütün düzenleme ve değişiklikler bireyi ve toplumu özgürleştiren, memuru güçlendiren bir anlayışla gerçekleştirilmelidir.”
Eğitim-Bir-Sen İstanbul 1 No’lu Şube Başkanı Mükremin Köse ise, büyük bir aile olduklarını belirterek, “Bu ailenin bir ferdi olmaktan gurur duyuyorum. Hak, emek ve özgürlük mücadelemizi hep birlikte sürdürmeye devam edeceğiz” dedi.
Okul ve kurum ziyaretleri
Genel Başkan Ali Yalçın, beraberindeki heyetle birlikte, Bağcılar İlçe Millî Eğitim Müdürü Mustafa Yılmaz’ı ziyaret etti. Bağcılar Kurtdereli Mehmet Ortaokulu’na, Öznur Kahraman İmam Hatip Ortaokulu’na ve Koca Yusuf İlkokulu’na ziyarette bulunan Yalçın, eğitim çalışanlarıyla bir süre sohbet etti.