Öğretmenlere Zorunlu Hizmet Karşılığında, "TOKİ'den Ev Talebi" Geldi

Öğretmenlere Zorunlu Hizmet Karşılığında, "TOKİ'den Ev Talebi" Geldi. Öğretmenlere zorunlu hizmet uygulaması kapsamında yepyeni bir teklif geldi. Detaylar haberimizde

Öğretmenlere zorunlu hizmet uygulaması devam ediyor. Kimi Zaman mağduriyetlerin yaşandığı uygulamaya yönelik önemli bir teklif geldi. Bağımsız Eğitim Sendikası Genel Başkanı Soy, zorunlu hizmet yapanlara 1, yapmakta olanlara her yıl bir maaş, tazminat ve TOKİ'den ev talebinde bulundu
Bağımsız Eğitim Sendikası Genel Başkanı Abdullah SOY yaptığı açıklamada; zorunlu hizmetini yapmış öğretmenlere bir defaya mahsusen bir maaş ikramiye, zorunlu hizmetini yapmakta olan öğretmenlere de her yılın başında bir maaş ikramiye ile zorunlu hizmet tazminatı ödenmesi gerektiğini ifade ederek, Öğretmenlerin ve Eğitim Çalışanlarının aldıkları maaş ile ev sahibi olabilmelerinin çok zor olduğunu ifade ederek, TOKİ’nin kuruluşundan beri bir çok kesimin ekonomik bir şekilde ev sahibi olması için çeşitli projeler yürüttüğünü ifade ederek, MEB ile TOKİ’nin “Öğretmen Siteleri” gibi farklı projeler ile eğitimcilerin ve eğitim camiası çalışanlarının ev sahibi olabilmesine zemin hazırlamak adına müşterek çalışma yapmasını istedi.
Eğitimciler, Zorunlu Hizmet Teşvik Paketini Bekliyor ; Bağımsız Eğitim-Sen Genel Başkan SOY, “Devletimizin eğitim neferleri olan öğretmenlerimiz görevleri gereği ülkemizin farklı köşelerinde hatta bazen en ücra köşelerde (zorunlu hizmet bölgelerinde) bu kutsal görevlerini ifa etmeye çalışmaktadırlar. Binlerce öğretmenin çeşitli imkansızlıklar içerisinde bu görevlerini ifa ettiğini biliyoruz. Ancak Bakanlığın bu öğretmenlerin yanında yer alması ve onlara destek olması gerekmektedir” diyerek, zorunlu hizmete teşvik paketinin üzerinde gerekli çalışmaların biran evvel yapılarak öğretmenlere bu müjdenin verilmesi gerektiğini vurguladı. 

Başkan SOY, sözlerine şu şekilde devam etti: Zorunlu hizmet süreci devlet memurları için hep sorunlu olagelmiştir. Sorunlu olmasının elbette ki birçok sebebi vardır. Bunların arasında terör, azgelişmişlik, birtakım imkanlara uzak kalınması gibi birçok sebep sayılabilir. Birçok memuriyette doğuda görev yapanlara terör ya da ek bir tazminat ödenirken öğretmenlere böylesi bir imkanın sağlanmaması gerçekten üzücü ve düşündürücüdür. Hakimlikten polisliğe, subaylıktan doktorluğa kadar hatta ülkeyi yöneten siyasilere kadar her mesleği yetiştirme de az veya çok emeği geçen öğretmenlerimizin zorunlu hizmet süreçlerinde, Bakanlık bu öğretmenlerimizin ne kadar yanlarında yer alabiliyor bunu düşünmeli ve yeni eğitim-öğretmi yılı başlamadan önce, zorunlu hizmetini yapan her öğretmene bir defaya mahsus, zorunlu hizmet tazminatı ödemelidir. Zorunlu hizmetini yapmakta olan öğretmenlerimize de her yıl başında bir maaş ikramiye verilmesinin yanı sıra yılda bir defa Eylül ayında zorunlu hizmet tazminatı ödenmelidir.   

Teşvik Paketi yılan hikayesine döndü; 
Doğuda görev yapan eğitimcilerin unutulduğu birçok eğitim-öğretim yılı geride kaldı ve bu umutla  başlayacak bulunduğumuz 2018-2019 Eğitim-Öğretim Yılında da bu görevi icra eden eğitimcilerimizin unutulmasını istemiyoruz. Nitekim hem eğitimciler adına hem de doğudaki eğitim istikrarının sağlanabilmesi adına söz konusu teşvik paketi ile ilgili olarak öngörüler birçok sendika tarafından Bakanlığa iletilmişti. Bu teşvik paketi daha önce Eski Bakanlar tarafından da birçok kez ifade edilse de tatbik edilemedi. 

Doğudaki Eğitimin İstikrarı İçin Teşvik Şart 

Zorunlu hizmet bölgesindeki öğretmenler artık bu konuda bir adım atılmasını bekliyor. Çünkü bu teşvik paketi öğretmenlerin doğudan kaçmasını değil bilakis doğuyu tercih etmesinin önünü açacaktır. Hatta sadece doğu için değil Doğu ve Güneydoğu Anadolu dışındaki bazı illerimizde ve ilçelerimizde yer alan okullarımızda öğretmen sirkülasyonu diğer yerlere göre daha hızlı oluyor. Dolayısıyla bu gibi yerlerde eğitimcilerin daha kalıcı, daha uzun süreli görev yapmalarını teşvik edici yönde gerekli tedbirlerin alınması zaruridir.  Oralarda eğitimciler, uzun süre görev yapamıyorlar. Bu bağlamda 1-2-3. Hizmet Bölgesinin 4, 5. ve 6. Hizmet Alanı içerisinde yer alan okullarımızda görev yapan öğretmenlerimize 2018-2019 Eğitim-Öğretim Yılı itibarıyla yıpranma payı, huzur payı yada tazminatı adına her ne derseniz deyin söz konusu teşviğin sağlanması gerekmektedir. Söz konusu 4, 5 ve 6. Hizmet Alanlarına teşvik sunulduğu takdirde hiç şüphesiz bu teşvik paketi bir eğitimcinin belirttiğimiz alanlardaki görev süresini tamamlamasını belki de teşvik dolayısıyla ekstra birkaç yıl daha o bölgede kalmasını bile sağlayacaktır. Yoksa her yıl değişen kadrolar görülmeye devam edileceği aşikardır. Sadece maddi olarak değil manevi olarak da öğretmenlerimizin yanında yer alınmalı ve manevi anlamda da teşvikler sunulmalıdır. 

MEB İLE TOKİ MÜŞTEREK ÇALIŞMAYA İMZA ATMALIDIR

Devletimizin eğitim neferleri olan öğretmenlerimiz görevleri gereği ülkemizin farklı köşelerinde hatta bazen en ücra köşelerde (zorunlu hizmet bölgelerinde) bu kutsal görevlerini ifa etmeye çalışmaktadırlar. Ancak uzun yıllar çalıştıktan sonra veyahut emekli olduklarında kurulu bir düzene geçebilen tabiri caizse “göçebe hayat” sürmek durumunda olan öğretmenlerimize Milli Eğitim Bakanlığı ile TOKİ müşterek çalışması ile 8 yıl zorunlu hizmet bölgesinde görev yapan öğretmenlerimize istedikleri şehirde konut alabilmeleri için çeşitli kolaylıkların sağlanmasını ve bu konu üzerinde çalışarak gerek düşük faizli kredi imkanı gerekse şehirlerin belli yerlerine yapılabilecek “Öğretmen Siteleri”nden 8 yıl kira öder gibi maaşlarından yapılacak kesintiler ile öğretmenlerimizin ev sahibi yapılması büyük önem taşımaktadır. 8 yıl boyunca büyük özveriyle zorunlu hizmetini yapan öğretmenlerimize istedikleri şehirde bir konut imkanı, doğuya olan talebi artıracaktır. Sunulabilecek bu gibi teşvikler sayesinde doğudaki öğretmen sirkülasyonu bu derece fazla olmayacak ve o bölgedeki okullarımızda da her sene değişen öğretmen kadrosu nedeniyle yetersiz eğitim alan öğrencilerimize de bir nebze çare olunacağı unutulmamalıdır. Bunun çözümü öğretmeni orada sözleşmeli sistemle ile zorla tutmak olmamalıdır. Evet, zorunlu hizmet olmalıdır ve gereklidir. Ancak bunun süresi 6 yıl değil daha makul olmalı ve sözleşmeli sistem dayatılarak değil teşvikler sunarak sağlanması daha verimli olacaktır. 
2018-2019 Eğitim-Öğretim Yılında doğudaki ve diğer tüm zorunlu hizmet alanlarındaki öğretmenlerimize teşvik sağlanması ümidiyle...