“Öğretmen” Nerden Geliyor?

Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!

“Eti senin kemiği benim.” Velilerin çocuklarını öğretmene teslim ederken söyledikleri bu deyim hiç dikkatinizi çekti mi? Ortada çok ciddi bir teslimat olduğu kesin de, veliler bunu söylerken “kemiklerini kırma da, cilt ve kas dokusuna ne yapacaksan yap” diyor olamazlar, değil mi?

Gerçekten de ilk çocukluk sonrası, öğretmenlerimiz ve arkadaşlarımız hayatımızda ailemizden daha fazla yer kaplamaya başlar. Ergenlikte bizi en çok onlar şekillendirir, hele ki yatılı okuduysak.

Öğretmenler de tıpkı arkadaşlarımız gibi çeşit çeşittir: kimine hayran oluruz, kimine uyuz; kiminden korkarken, kimine gizliden aşık bile oluruz çocuk aklımızla. Ama hepsinden mutlaka öğreniriz: Envai çeşit bilgiyi, kendimizi ifade etmeyi, açık fikirliliği, despotizmi, direnmeyi… ama en, en, en önemlisi; öğrenmeyi öğreniriz öğretmenlerimizden.

pendulu
Uygulamalı öğreten öğretmenleri bir başka seviyoruz. 
“Öğretmen“in kaynağı olan Türkçe “öğrenmek” fiili neredeyse atomlarına ayrışabiliyor: Bu fiilin Eski Türkçe‘de “düşünmek” anlamına gelen “ö-mek” fiilinden gelip gelmediği konusunda kamplaşma mevcut. Fakat “ög” kelimesinin “akıl, zihin” anlamına geldiği konusunda kaynaklarımız hemfikir. “Ög” aynı zamanda “anne” anlamındayken (bkz: ögsüz / öksüz), “öge” kelimesi “yaşlı, bilgin kişi” anlamında kullanılmış.

“Öğüt” kelimesi verilen aklı anlatırken, “ögür” kelimesi “hayvan sürüsü“nü ifade etmiş. Neden derseniz, ilk anlamı “akılla kavramak” olan “öğrenmek“, aynı zamanda “alışmak“, “evcilleşmek” demek olduğundan.

Biz insanlar için de öğrenmenin büyük bir bölümü “alışmak“tan ibaret. Mesela bir çalgı veya dil öğrenirken, verileri tekrarlama sayesinde içselleştirdikçe, yeni ve karmaşıklarına yer açarız.

“Öğrenmeyi öğrenmek” de aslında bir nevi “öğrenmeye alışmak” değil mi? Bizleri merak etmeye, sorgulamaya ve öğrenmeye alıştırarak, topluma ve bizlere en büyük iyiliği etmiş tüm öğretmenlerimize sonsuz sevgi ve saygılarımızla. 

Unsur, eleman” anlamında kullandığımız “öğe”” kelimesi, 1940’ların başında türetilmiş, Yeni Türkçe bir kelime.

Ek kaynak: “Türkçede Ö-, Ög, Ögür, Ögren-, Ögret- Kelimeleri”, Vahit Türk, Hacettepe Üni. Türkiyat Araştırmaları, Sayı 4 – 2006

Alıntı: http://nerdengeliyo.com/ogretmen/?fbclid=IwAR00bNrj7bH9ntjTPZjIe1dnYaauVVtNBjrxv4pSfZtiEPJBeyvIey8VAmo

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

YKS KİTAPLARI Nazilli Haber