Öğretmenler gününde öğretmenlere vereceğiniz cam bardağınızı alın, villanızın balkonunda ayranınızı için.
Sendikanın örgütsel gücüyle; hak, emek ve özgürlük mücadelesinde yeni kazanımlar kimler için sürüyor? Sendikanın örgütsel gücünün ve kooperatif masumiyetinin kisvesi altında kendileri kat kat mülklerin sahibi olurken, üyelerine ise kalın kalın kitapları layık görüyorlar.
Üyelerin boş söylemlere itibar etme dönemi bitti. Üyeler senden değil 1007 kazanım, 1 kazanım bile duymak istemiyor. Sade bir vatandaşın bile herhangi bir firmadan bir ürünü etiket fiyatından % 10, %20 hatta %30’a varan indirimle alabildiği ortamda “MemurSenAvantaj” kartlarıyla, işletmelerle yapılan % 10’luk indirim anlaşmalarıyla, üyelerine avantaj kazandırdıklarını zannediyor zavallı sendikacılar. Devletimizin öğretmenlere verdiği öğretmen kimlik kartları indirim için yeterli bir belgedir.
Kendi çıkar ve menfaatlerini öncelemekten memurun geçim derdi umurlarında olmayan ve sendikadaki 12 yıllık görev süresini tamamlayan bazı sendikacılar, öğretmenlik mesleğini hafife alırcasına ve büyük bir kibirle: “Biz bundan sonra öğretmenlik mi yapacağız! diyerek üç dönem kuralını kaldırdılar.
“Yeni ufuklardan yeni umutlara” diyerek Kuşadası’nın zirvesindeki TOKİ arazisine villa yaptılar. Öğretmenler kirada otururken kendileri kooperatif adının masumiyeti altında gayrimenkullerine yeni gayrimenkuller kattılar.
Öğretmenler gününde, öğretmenlere vereceğiniz cam bardağınızı alın villanızın balkonundan Ege adaları ve deniz manzarası eşliğinde suyunuzu, ayranınızı, hoşafınızı, meyve suyunuzu veya canınız daha başka ne isterse onu için. Dava diyerek sendikayı rant aparatına dönüştürenlerin, öğretmenlere verecekleri en güzel hediye, bu sendikanın başından gitmektir.
Başını kaldıran her bir üyenin başına vurduğunuz dava sopası elinizde kırıldı. Artık genel başkanın kürsüden coşkulu konuştuğu ve üyelerin de sorgulamadan elleri patlarcasına alkışladığı sahneler geride kaldı. Üye korku tünelinden çıktı. Şimdi hesap sorma zamanı…
Yıldırım Demirci