Çağlayanlar Kitap Özeti ve Kahramanları

Sümbül Kokusu

Budapeşte’de tıbbiyede eğitim gören Hüseyin Arif, bir Pazar günü eline gazete alarak pencere kenarındaki masadan bir sandalye çeker ve havadisleri inceler. Haberler acı ve fecidir. Çanakkale bir can pazarıdır. Çanakkale geçilecek ve İstanbul işgal edilecektir. Gazetenin bütün sayfaları düşmanın ezici askeri gücünden bahsetmektedir.

Garbın askerlerinin karşısında Anadolu’nun güçlü gövde ve kollarından başka bir şeyi de yoktur. Hüseyin Arif bir iç çeker, canının yandığını hisseder. Vatan aşkıyla kavrulurken yangını artık içinde hissetmektedir. Ne yapıp etmeli diye düşünür, içi daralır, pencereyi açar.

Pencere önünde bir sümbül vardır. Havayı içine çeker. Fakat o da ne sümbülü kokladıkça irkilir. Birden kapı çalar. Gelen arkadaşı Mehmet Siyavuş’tur. Mehmet’e durumdan bahseder, ah vatan diye iç çekerken, Mehmet’e sümbülü koklamasını söyler. Mehmet de irkilir.

Sümbül, İstanbul kokmaktadır. Budapeşte’nin lordlarının yanında İstanbul hamallarının asil duruşu akıllarına gelir ve bütün varlıklarını satarak Çanakkale’de savaşmaya giderler. Öğrenciliklerine son verip asker olarak cephede savaşırlar.

Kahramanlar:

Hüseyin Arif: Tıbbiye talebesidir.

Mehmet Siyavuş: Tıbbiye talebesidir.

Yatağan

Osmanlı Devleti’nin savaş yıllarında ecnebi milletler eliyle uğradığı ihanetlerden bir diğeri de Tuğrul’un yanında yaşayan ve ona zevcelik yapan Elena’dır. Savaş çıkınca Elena, Tuğrul’un anadan kalma değerli eşyalarını alıp kaçmıştır. Bunun üzerine oraya giden yazar ve Tuğrul da duruma pek şaşırmazlar çünkü o dönem her milletin Osmanlı’ya ihanet ettiği bir dönem olmuştur.

Kahramanlar:

Tuğrul: Genç bir zabittir.

Elena: Tuğrul’un biricik eşidir.