Kahramanlar Ölmez: Uğur Mumcu ve Gaffar Okan’ın Mirası

Türk milletinin tarih boyunca gördüğü en büyük ihanetlerden biri, kendi aydınlarını ve kahramanlarını hain pusularla kaybetmesidir. 24 Ocak, bu ihanetin en acı tarihlerinden biridir. Bugün, bir elinde kalemiyle Türkiye’nin karanlık odaklarını deşifre eden Uğur Mumcu’yu, diğer elinde bayrağıyla bölücülüğe, teröre karşı mücadele veren Gaffar Okan’ı anıyoruz. Biri fikirleriyle, diğeri cesaretiyle bu vatanın birliği ve bütünlüğü için savaştı. Ve ne yazık ki, aynı odaklar tarafından susturulmaya çalışıldılar. Ama bu millet ne unutur ne de affeder!

Uğur Mumcu: Vatanını Satmayan Kalem

Türk basın tarihine adını altın harflerle yazdıran Uğur Mumcu, sadece bir gazeteci değil, vatansever bir aydındı! O, gerçekleri yazdığı için öldürüldü. PKK’nın ve onun destekçilerinin iplerini elinde tutan dış güçleri deşifre etti, FETÖ’nün daha adı bile anılmıyorken ne olduğunu gördü, devlet içindeki kirli ilişkileri kalemiyle ifşa etti. “Ben Atatürkçüyüm, ben Cumhuriyetçiyim, ben laikim, ben antiemperyalistim, ben tam bağımsız Türkiye’den yanayım” diyerek, bugün bile kulağımızda çınlayan o inanç dolu sözleri söyledi.

Onu susturmak isteyenler, sanıyorlardı ki Uğur Mumcu ölünce gerçekler unutulacak. Oysa ki, o gün Mumcu’yu katleden eller, aslında onu ölümsüzleştirdi! Bugün onun kitaplarını okuyan, onun uyarılarını anlayan gençler var. İşte bu yüzden, onun kalemi hala düşmanın yüreğine korku salıyor.

Gaffar Okan: Vatan İçin Can Veren Türk Polisi

Gaffar Okan, sadece bir emniyet müdürü değildi; o, vatan sevdalısı bir kahramandı! Diyarbakır’da, bölücülüğün ve terörün kökünü kazımak için mücadele etti. Halk ile devlet arasına örülmek istenen duvarları yıktı. Çocuklara futbol topu hediye eden, halkın dertleriyle dertlenen bir polis müdürüydü. Diyarbakır sokaklarında yürürken arkasından gelen binlerce insan, onu sadece bir devlet adamı değil, kendi evlatları gibi gördü. Çünkü Okan, bölücülüğe karşı sadece silahla değil, sevgiyle de savaştı.

Ama hainler pusu kurmaktan, arkadan vurup kaçmaktan başka bir şey bilmezdi! 24 Ocak 2001’de onu da şehit ettiler. Sanıyorlardı ki Gaffar Okan ölünce, Diyarbakır onun sevgisini unutacak. Ama şehit olduğu gün, Diyarbakır halkı tek bir yürek oldu ve onun için gözyaşı döktü. Onu öldürenler, onun adını tarih sayfalarına kazımış oldu. 

Türk Milleti Kahramanlarını Unutmaz

Uğur Mumcu’yu, Gaffar Okan’ı ve bu vatan uğruna canını veren bütün kahramanlarımızı unutmadık, unutmayacağız! Çünkü biz onların bize bıraktığı bayrağı yere düşürmeyecek kadar vatanseveriz! Bu topraklar, emperyalistlerin oyuncağı olmayacak kadar asil bir milletin kanıyla sulandı. Mumcu’nun aydınlık mücadelesi, Okan’ın cesareti bizim yolumuzdur.

Ne demişti Uğur Mumcu, "Bir gün mezarlarımızın üzerinde güller açacak ey halkım, unutma bizi!"
Biz unutmadık! Ne Mumcu’yu, ne Okan’ı, ne de bu vatan için toprağa düşenleri! Ve unutmayın; Türk milleti, kahramanlarını asla yalnız bırakmaz. 

Ruhunuz şad olsun, kaleminiz de, mücadeleniz de hala bizim elimizde.