Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
Özer, mesleki eğitimdeki ikinci iyileştirme hamlesinin mesleki eğitim merkezlerinde yapıldığını kaydederek mesleki eğitim kanununda yapılan değişikliğe işaret etti. Özer, "Her ay almış oldukları asgari ücretin üçte biri, yüzde otuzu olan miktarın devlet tarafından ödenmesi, işveren üzerinden o yükün kaldırılması ve kalfaların da artık yüzde otuz değil yüzde elli almasıyla ilgili iyileştirmeler için Meclisteki desteklerinden dolayı kıymetli vekillerimize teşekkür ederim." diye konuştu.
Değişikliğin üzerinden on ay geçtiğini belirten Özer şöyle devam etti: "Tüm Türkiye'de mesleki eğitim merkezlerindeki çırak, kalfa sayısı 159 bin idi. Bugün 930 bin. Sayın Cumhurbaşkanımız açıklamıştı, bir milyon çırak kalfa hedefi... İnşallah, kasım ayının ortasına bu hedefe ulaşmış olacağız, hatta yıl sonunda bir milyonu da geçeceğiz. Hatta diyor ki devlet: 'İşletmeni aç, çırağı ben gönderiyorum, asgari ücretin üçte birini ben veriyorum. İş kazaları ve meslek hastalıklarına karşı da sigortasını ben üstleniyorum.' Mesleki eğitim merkezlerinden mezun olanların istihdam oranı yüzde 88. O yüzde 88'in eğitim aldığı işletmedeki istihdam oranı da yüzde 75. Bu neyi gösteriyor? İşveren, dört yıl beraber çalıştığı, eğitimine katkı sunduğu insan kaynağını istihdam etmek istiyor. İşte bu açmış olduğunuz kapıyla küçük ve orta ölçekli işletmeler için özellikle çok kritik olan çırak kalfa usta problemini, inşallah, kökünden çözmüş olacağız."
Özer, üçüncü hamlenin ise öğretmenlerin kişisel ve mesleki gelişimlerinin çok boyutlu olarak desteklenmesi olduğunu belirtti. Özer, bir eğitim sisteminin öğretmeni kadar güçlü olduğunu ifade ederek şöyle devam etti: "Onun için iki yaklaşım geliştirdik. Birincisi, öğretmenlerimizin mesleki ve kişisel gelişimlerine özel önem vererek oradaki kapasiteyi arttırmak. O eğitimlerle ilgili problemlere ve literatüre baktığımız zaman en fazla şikayet edilen konu şuydu: Bakanlık kendisi eğitim programı düzenlemesin, öğretmenin ne istediğine kulak versin. İşte bu gerekçeyle istedik ki okul temelli mesleki gelişim programını başlatalım ve ilk kez okul temelli, siz değerli okul yöneticilerinin okullarınızdaki öğretmenlerin hangi eğitime ihtiyacı varsa onu planlayıp bütçesinin bizim gönderdiğimiz bir eğitim modeline geçiş yaptık.
Eğitim sistemindeki iyi örneklerin görülmesi için öğretmen ve yönetici hareketlilik programı ile mesleki gelişim topluluklarını başlattıklarını hatırlatan Özer, oluşturdukları ÖBA platformu sayesinde öğretmen başına düşen eğitim saatini 44'ten 2022 yılının ilk dokuz ayında 194 saate çıkararak ilk kez OECD ortalamasının oldukça üzerine çıkardıklarını kaydetti.
Öğretmenlik Meslek Kanunu'na da değinen Bakan Özer, 3600 ek gösterge hakkı verilen ilk meslek grubunun öğretmenler olduğunu vurguladı.
Bu konuda daha önce getirilen kariyer sistemini geliştirerek uzman ve başöğretmenlik alanındaki kotayı kaldırdıklarını belirten Özer, öğretmenlik kariyer basamakları konusunda uygulanacak sınavın manipüle edildiğini söyleyerek buna rağmen şartları sağlayan öğretmenlerin yüzde 95'inin bu eğitimlere başvurduğunu, bu öğretmenlerin yüzde 99'unun eğitimlerini tamamladığını, eğitimlerini tamamlayan öğretmenlerin de yüzde 98'inin sınava başvurduğunu kaydederek öğretmenlere teşekkür etti.
Son zamanlarda Öğretmenlik Meslek Kanunu'na karşı öğretmenlere yönelik eylem çağrılarına da değinen Özer, "Şuna emin olun, sizi bizden daha fazla seven hiç kimse olmaz. Sizin derdinizle dermanlanan, koşullarınızın iyileştirilmesi için gece gündüz demeden çırpınan hiç kimseyi bulamazsınız." dedi.
Eylemlerden dolayı öğrencilerin mağdur olmaması için her türlü önlemi aldıklarını, derslerin hiçbir kesintiye uğramadan devam etmesini istediklerini dile getiren Özer, söz konusu eyleme katılan öğretmenlerin ders ücretlerinin kesileceğini; velilerle temas kurup öğrencinin okula gelmesini engelleyen öğretmenler hakkında da yasal işlem başlatılacağını ifade etti.
Bakan Özer şöyle devam etti: "Öğretmenlik Meslek Kanunu'na göre inşa edilen bir sistematik var ve bu sistematik zorunlu değildir. Zorunlu olmayan bir şeyin eylemi olmaz. Rasyonel değildir. İstemiyorsan girmezsin. Bir şey isteğe bağlı değilse, zorunluysa istenmediği zaman eylem yapılabilir ama isteğe bağlıysa bunun eylemi olmaz. Bırak yararlananlar yararlansın bu imkandan. Onun üzerine bir manipülasyon, bir spekülasyon yapmaya hakkın yok. Ki her konuşmamızda ifade ettik;: Öğretmenlik Meslek Kanunu sadece bir başlangıçtır. Yeni ilavelerle her zaman güncellenecektir. Çok daha iyi noktalara getirilecektir."
Sınavdan sonra kıdemli öğretmenler ile yüksek lisans yapan öğretmenlerle ilgili Öğretmenlik Meslek Kanunu'nda iki iyileştirme yapacaklarını belirten Özer, "Bir sahaya sürekli kulak veriyoruz, birlikte karar vererek süreçleri iyileştirmeye çalışıyoruz ama kimse gölge etmesin, başka ihsan istemiyoruz. Biz okul yöneticilerimizle, öğretmenlerimizle bu eğitim sisteminin her türlü problemini çözeriz ve çözüldüğünü de gösterdik. Bir yıl gibi kısa sürede koymuş olduğumuz hedeflerin her birini adım adım gerçekleştiriyoruz. Bundan sonra da gerçekleştireceğiz inşallah... Çünkü bu ülkenin problemlerini çözme sevdamız var bizim. Biz insanların yaşantısına güzellik katmak için çalışıyoruz. Biz bu kritik coğrafyanın dimdik ayakta durabilmesi için çalışıyoruz. İşte sizlerle birlikte yol yürüdükçe 'Türkiye Yüzyılı'nın inşasında çok daha önemli başarılara imza atacağız. Ben tüm emekleriniz, çabalarınız, gayretleriniz için hepinizi tek tek kutluyor hepinize başarılar diliyorum." diye konuştu.
MEB