Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
Bir annenin geçen hafta bir yazıma yaptığı yorumlardan birini sizinle paylaşmayı anlamlı buldum. Şöyle yazmış:
***
Lise son da oğlum saçlarına kıyamaz oldu. Öğretmenler asker tıraşı gibi saç istiyorlardı. Bütün son sınıflarla çatışma halindelerdi; dersten berbere gönderiyorlar, azarlıyorlar, ‘biz mi keselim’ serzenişlerinde bulunuyorlardı. Bir gerilim, bir sıkıntı. Oğluma dedim, öğretmenlerin nasıl istiyorsa öyle kestir, dikleşme, dersine odaklan, seneye üniversiteye gittiğinde, istediğin gibi uzatırsın. Ben de, baban da bir şey demez. Okulda da karışmazlar, biraz sabret oğlum. İstenileni yaptı ve üniversiteyi uzun saçlarıyla bitirdi.
***
Bu annenin davranışını üç yönden sağlıklı ve gerçekçi buldum:
1- Emretme ve tehdit etme yerine oğluyla “sohbet etme” yolunu seçiyor;
2- Bu sohbette şimdiye değil, “geleceğe odaklanıyor.” İstediğin bir gelecek için “şimdi-burada” bazı zorluklar çekmeyi göze almanın üstünde düşünmesini ağlıyor.
3- Çocuğunun gelecekte seçimlerine saygılı olacaklarına güven veriyor.
Bu tür anne babaların ülkemde çoğalması dileğiyle, selamlar, sevgiler.
Doğan Cüceloğlu