Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
Kültürü de geleneği de bilgiyi de namusu, haysiyeti şeref ve itibarı gelmiş geçmiş tüm kültürel birikimimizi dilimizle, Türkçemizle aktarırız.
Son zamanlarda özellikle hamaset dolu içi boş bir Osmanlı sevdası güden kesim peydah oldu.
Bunlar, Osmanlı 600 yıl yetmişikibuçuk milletten farklı din ve mezhepten
insanı "eski yazılı din kitapları sayesinde birarada tuttu..", derler!
Elbet böyle birşey de yok.. Osmanlı'yı oluşturan yetmişikibuçuk milletin de
FARKLI DİLİ - FARKLI DİNİ, MEZHEBİ - FARKLI KÜLTÜRÜ - FARKLI EKONOMİK ve
TOPLUMSAL YAPILARI vs. var idi ve de Osmanlı, 600 yıl birarada tuttuğu yetmişikibuçuk FARKLI MİLLETİ İLELEBET BİRARADA TUTAMAMIŞTIR.. bunun tek nedeni
DİLDİR - FARKLI DİLLERDİR.. Ne ırkla, ne dinle - mezheple hiç ilgisi yoktur..
Osmanlı parçalandıktan sonra yerine kurulan ÇOĞU MÜSLÜMAN devletlerin
hiçbirinin anadili TÜRKÇE olmadı... belki otuz - belki elli devlet / sayısını
unuttum, SADECE BİZİM VE KKTC' NİN ANADİLİ TÜRKÇE.. BU DEVLETLERDEN HALKLARININ TÜMÜ MÜSLÜMAN VEYA TÜMÜ HRİSTİYAN OLANLAR bile bugün tekrar tekrar parçalanıyor, parçalanmayanlar da parçalanma tehlikesi yaşıyor.. ASIL SORUN ANADİLDİR.. Bugün İngiliz halkı aniden Türkçe konuşmaya başlasa, yarın İngiltere'nin adı da Türkiye olurdu.. Bugün bölgemizdeki EMPERYALİST KÖKENLİ KARGAŞALARIN
TEHDİDİNDEKİ ülkemiz de parçalanma tehlikesiyle karşı karşıya... Devletimiz
kendi eliyle Kürtce TV açarak, emperyalistlerin Doğumuzu - Güneydoğumuzu bölme
oyunlarına alet oluyor / KAYBEDİLECEK TOPRAKLAR ÜZERİNDEN ÖNCE DİL ÇEKİLİR - O
TOPRAKLARIN ANADİLİNİ KONUŞAN KİMLER İSE, SAHİPLERİ DE ONLAR OLUR...
Kürtlerimiz de müslüman ama, Kürtlerin partisi ve malum terör örgütüne destek verenler de ortada.
"Türkler de, biz de müslümanız ; birarada kardeşce yaşayalım demiyorlar.
"... bu davranışları nasıl açıklanır , Kürt ayrılıkcılarına eski yazıdan, dinden - mezhepten vb. bir çare bulunur mu ?.. Haa şunu ekleyeyim ; Osmanlı, ADALETLE YETMİŞİKİ BUÇUK MİLLETİ BİRARAYA TOPLAMIŞTIR ama, yetmişikibuçuk milletine DİL BİRLİĞİ BASKISI UYGULAMADIĞI İÇİN PARÇALANMIŞTIR. Devletlerin bekaası için olmazsa olmaz üç unsur vardır; ORTAK TOPRAK, ORTAK DİL, ORTAK - MİLLİ BİLİNÇ.. diğer unsurlar da var elbet ama, devletin - ülkenin yıkılmasına yolaçmayacak kadar önemsizdirler..
DİL ÜZERİNE
Dilim kimliğimdir - Kimliğim Türkçe'dir - Türkçe siyasal bayrağımdır.
Dilde milliyetçi olmayan kişilerin milliyetçiliği tartışılır... Milliyetçilik, herkes küçük bir çocuk iken "Dilde milliyetçilik" ile başlar, "Kültürde milliyetçilik", "Sanatta milliyetçilik" ile geliştirilir ; "Ekonomide ve Siyasette milliyetçilik", "Tarih bilinci" ile pekiştirilir...
Hepsi birlikte bir ülkenin uzun vadeli "GELECEK PROGRAMLARININ TEMEL FELSEFESİ OLUR..."
DİL' in, dilimizde pek çok anlamı ve dil üzerine sayısını bilemeyeceğim kadar çok deyimimiz var ama, asıl anlamı "SİYASAL BAYRAK" oluşudur!
Halkımız içinde "dilin siyasal anlamını" bilen kişi sayısı yok denecek kadar az...
Atatürk ve birkaç yakın arkadaşı ile "Cumhuriyetimizin Atatürk Dönemi" dışında dilin siyasal anlamı, sadece "Türk Dil Kurumu'nun" geçmiş yıllardaki üyelerinin etkinlikleriyle,
az sayıdaki aydınımızın çabalarıyla kısmen varolagelmiştir...
Dilin siyasal anlamı, doğrudan vatan - toprak - mal - can - şeref - namus- ulusal egemenlik - ulusal bağımsızlık- ulusal onur kavramlarını kapsar...
Ülkemizin resmi dilinin Türkçe olduğunun Anayasamızın değiştirilemez / değiştirilmesi teklif dahi edilemez maddeler hükmü içinde belirtilmiş olması bu yüzdendir. Ve yine bu yüzdendir ki, emperyalistlerle memurları Türkçemizin resmiyetini bölerek vatanımızı -
toprağımızı - egemenliğimizi -canımızı - şerefimizi - namusumuzu - parçalayarak yoketmek hesabındadırlar!..
Dilde milliyetçilik ; bilinçli kişilerin milliyetçiliklerinin ilk önemli göstergesidir...
Türkçemizi savunmayanlardan milliyetçi olmaz !..
Dil, her ülkenin - devletin - halkın "ULUSAL KİMLİĞİDİR, ULUSAL BİLİNCİDİR!"
Dil, her ülkenin "SİYASAL BAYRAĞIDIR!"
Cumhuriyetimizin bayrağı da "TÜRKÇEDİR !.. "
Çevrenizdeki "sıradan insanlara, "ÜLKEMİZİN ADI NEDEN TÜRKİYE' DİR ?" diye sorsanız ya bilmezler - ya da yeterince "GÜÇLÜ BİÇİMDE" anlatamazlar...
Ülkemizin adı, üzerinde yaşayan halkımızın Türkçe konuşması yüzünden Türkiye'dir", diyemezler. Ençok alacağınız yanıt, "Biz Türk olduğumuz için ülkemizin adı Türkiye'dir,
olur...
"BİZ TÜRKÇE KONUŞTUĞUMUZ İÇİN, BİZE TÜRK DENİLDİĞİNİ" kimse düşünmüyor !..
Bugün İngiliz veya Alman halkı vb. birdenbire Türkçe konuşmaya başlasalar, onların ülkesine - devletine de "TÜRKİYE" denileceğini düşünmeyiz biz !..Tersine olarak, bugün ülkemiz halkının birdenbire yabancı dil konuşmaya başlaması halinde ülkemizin- devletimizin adının Türkiye olmayacağını aklımızın ucundan geçirmeyiz biz!..
Bir halkın öz dilini yok ederseniz, ençok iki nesil sonra topraklarını kurşun atmadan, para ödemeden elegeçirirsiniz !..
Bugün Güneydoğu halkımıza Krütçe konuşma ısrarı yapanların - yardım için devlet televizyonu tahsis edenlerin - dil kursları, okullarda seçmeli Krütçe dersi okutmak ve giderek anadilde eğitim için kıçını yırtanların hesapları "TOPRAKLARIMIZIN ELEGEÇİRİLMESİDİR!"
Güneydoğu'muzda herkes Kürtçe(?) veya başka bir dille konuşmaya başladığında ORAYA GİDEMEYECEĞİZ, tabiat kanunuymuş gibi bölüneceğiz!..
Kuzey Irak yönetiminin resmi dilinin şimdiden "İNGİLİZCE" olduğunu da belirtmeliyim ki, dil üzerine oynanan oyunların hesapları - niyetleri - anlamı iyi anlaşılsın ..
KAYBEDİLECEK TOPRAK ÜZERİNDEN ÖNCE DİL ÇEKİLİYOR !..
Dil konusunda asıl önemli olan "BİLİNÇ" budur.
Her milliyetçi, ulusal bilinçle, "BAYRAĞIM TÜRKÇEDİR, TOPRAĞIM TÜRKÇEDİR, VATANIM TÜRKÇEDİR, EGEMENLİK ve BAĞIMSIZLIĞIM TÜRKÇEDİR, NAMUSUM TÜRKÇEDİR!" demek zorundadır...
* ÖZETLE
Atatürk'ün en büyük eseri, onbinlerin kanı - canı pahasına kurulmuş CUMHURİYETİMİZİN tek BAYRAĞI vardır ; bu da, TÜRKÇEDİR !
B Şimdiye kadar yapılanlar, altyapı - hazırlıklar idi ; asıl büyük düşmanlıklar yeni başlıyor!
Dil, her ülkenin - devletin - halkın "ULUSAL KİMLİĞİDİR, ULUSAL BİLİNCİDİR !"
"Toprak, üzerinde konuşulan DİLEAİTTİR!"
Ülkemizin adı, üzerinde yaşayan halkımızın Türkçe konuşması yüzünden Türkiye'dir !
"BİZ TÜRKÇE KONUŞTUĞUMUZ İÇİN, BİZE TÜRK DENİLİYOR!"
Dil, her ülkenin SİYASAL BAYRAĞIDIR ! DİL' in, dilimizde pek çok anlamı ve dil üzerine sayısını bilemeyeceğim kadar çok deyimimiz var ama, asıl anlamı SİYASAL BAYRAK oluşudur!
Dilin siyasal anlamı, doğrudan vatan - toprak - mal - can - şeref - namus - ulusal egemenlik - ulusal bağımsızlık kavramlarını kapsar... Ülkemizin resmi dilinin Türkçe olduğunun Anayasamızın değiştirilemez / değiştirilmesi teklif dahi edilemez maddeler hükmü içinde belirtilmiş olması bu yüzdendir. Ve yine bu yüzdendir ki, emperyalistlerle memurları Türkçemiz'in resmiyetini bölerek vatanımızı - toprağımızı - egemenliğimizi - canımızı - şerefimizi - namusumuzu - parçalayarak yoketmek hesabındadırlar!..
Görevleri ; Türkiye Cumhuriyeti'ni Anayasal ve yasal çerçevede korumak, geliştirmek olan hükümet, İran'la Farsça devlet antlaşması yapıp bunu da Türkçeye çevirmiyorsa, biliniz ki, Anayasamızın değiştirilemez/ değiştirilmesi teklif dahi edilemez hükmüne aykırı olarak dil bayrağımızı gönderden indirmek istiyor - geleceğimizi yoketmek - ülkemizi ve halkımızı "HARİTADAN SİLMEK" isteyenlere hizmet ediyordur!..
Resmi dilimiz Türkçemizi bölmek isteyenler , vatanımızı bölmek isteyenlerdir ; Türklüğü de, Atatürk'ü de sevmeyen düşmanlarımızdır!
Başta Fransa ve en gelişmiş demokratik dünya ülkelerinde "ANADİL - EGEMEN DİL" yasalarla korunmaktadır! "DİL SUÇLARINA" ağır cezalar vardır!..
Atatürk’ün milliyetçilik anlayışında "DİLDE MİLLİYETÇİLİK" ile siyasal – ekonomik – kültürel – mali – askeri milliyetçiliğin farkı yoktur ve Atatürk’ün en çok önem verdiği
eserleri içinde "Türk Dil Kurumu, Türk Tarih Kurumu" özel konuma sahiptir.
3. KÜLTÜR EMPERYALİZMİ ÜZERİNE
Gelişmiş emperyalıst Batılılar ; fen bilimlerinde bizlerden 50 -100 yıl kadar ileridir ; bu hiç de sorun değildir ; çok çalışıp farkı kapatabiliriz veya, en yeni bilimsel tekniklerle ürettikleri her ürünü - aleti - makineyi hemen piyasaya sürdükleri için satınalıp
kullanabiliriz... Ancak onlar İNSAN BİLİMLERİNDE bizden 100 - 200 yıl kadar ileriler ve bu hızla yetişebilmemiz de mümkün görünmüyor, çünkü ; Sosyolojik, Psikolojik, İletişim , İnsan ilişkileri, Siyasal, Askeri, Ekonomik, Reklam, Propaganda, Psikolojik Şavaş vb. alanlarda her devlet iyi yetiştirilmiş onbinlerce personel çalıştırıyor ve BULGULARINI hemencecik YAYINLAMIYORLAR - bizlerin zararına olarak mümkün olduğunca uzun yıllar kullanıyorlar - deşifre edildikten sonra yayınlıyorlar / bizler zokaları yutmuş oluyoruz elbet...
Sömürünün ve işgallerin kolay yöntemini bulup uyguluyorlar ; hedef ülkelerin EĞİTİMİNE, KÜLTÜRÜNE, HUKUKUNA-ADALETİNE, SAĞLIĞINA, HALKIN DÜŞÜNCE KALIPLARINA, İNSANLARIN TUTUM ve DAVRANIŞLARINA, ÜRETİME - TÜKETİM İLİŞKİLERİNE, DİNSEL -AHLAKSAL-TOPLUMSAL yerleşik DEĞERLERİNE çok çeşitli ve karmaşık yollardan müdaheleler yapıyorlar ; halkın , kendi kültürlerine YABANCILAŞMASI, KENDİLERİNİ psikolojik yönden DEĞERSİZ, YETENEKSİZ - KAABİLİYETSİZ, AŞAĞILIK HİSSETMELERİ, BATI HAYRANLIĞI DUYMALARI, kendilerinin normal-sağlıklı hayat tarzlarına ters düşmeleri, komplekslere girmeleri sağlanıyor.. küçücük çocukluktan itibaren BEYİNLERİ İŞGAL EDİYORLAR, MANKURTLAR gibi basiretleri bağlı insanlar yaratıyorlar... Batılı emperyalistin yaşam biçimleri, gerçekdışı - aldatıcı şekil ve yöntemlerle; onlara özgürlük, zenginlik, bedelsiz tüketim çılgınlığı, zevk-ü sefa, para, şöhret, mutluluk rüyaları gibi gösteriliyor ; kendilerine ait gelenekler -görenekler, değerler, kendi gözlerinde utanılacak bir şey haline getiriliyor.. Şeref, namus, haysiyet, dürüstlük, adalet, güven, saygı, sevgi, özgüven, ahlak, utanma duygusu, vefa, bilgi, Tarih bilinci gibi OLMAZSA OLMAZ DEĞERLER, ERDEMLER, BAĞIMSIZLIK ve ÖZGÜRLÜK DUYGULARI yokediliyor.. Yoksul-cahil - aç insanlara Tv'lerimizde hergün yersiz-gereksiz-anlamsız biçimde gösterilen YEMEK PROGRAMLARI da, yüzlerce Tv dizisinin neredeyse tüm içeriği de, yarışma programlarının tamamı da, bilgisayarlarımızda - telefonlarımızda - sözde eğitim amacıyla okullarımızda dağıtılan tabletlerimizdeki oyunlar, yanlış özendirici - aldatıcı -bıktırıcı reklamlar vb. hepsi, kötü amaçlı - zararlı kültür emperyalizmi uygulamalarıdır ((..
Emperyalizm, KURŞUN ATMADAN / KURŞUN YEMEDEN DÜNYAYI ELEGEÇİRMEK İÇİN, kendine bağlı - bağımlı - edilgin/ pasif - yeteneksiz - cahil - yoksul - dilsiz -aç -düşüncesiz -basireti bağlı - vatansız -namussuz - şerefsiz - sahtekar, basit, yok etmesi kolay insanlar istiyor ve yaratıyor ((
OKTAY SİNANOĞLU