Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
Bütün medeniyetler matematik diliyle bir sistemler ailesidir. Bir medeniyet sistemi bir milletin fertleri ile milletin normu tarafından oluşturulan bir milli yapıdır. Bir medeniyeti oluşturan sistemlerin karakteristik özelliği, sistemleri oluşturan milletin kabul ettiği dinidir. Dolayısıyla bir medeniyete ait sistemlerinin normu da sistemi oluşturan milletin hayat biçimi olarak seçtiği ve mensubu olduğu dini olmuştur. Genel olarak batı medeniyetlerinin normu Yahudilik veya Hristiyanlık ve doğu medeniyetlerinin normu İslamiyet’tir. Bir medeniyeti oluşturan sistemler ayrık olmayıp birbirini destekleyen özelliklere ve ortak milli değerlere sahiptir.
Medeniyetler için genel ve global olarak bu belirlemeyi yaptıktan sonra son yüzyılın şartlarına göre yeniden şekillenen Türk Medeniyetini ve Türk Medeniyetini oluşturan sistemleri ifade etmeye ve özellikle de Türk Eğitim Sistemi üzerinde durmaya çalışacağım. Açıktır ki Türk Milletinin İslam dinine geçişinden sonra (Karahanlılar dönemi, 840-1212) Türk Medeniyeti sistemlerinin normu İslam dini olmuştur. Diğer taraftan Türk Medeniyetine ait bütün sistemlerinin ortak özelliği ve olmazsa olmaz şartı Türk tarihinin ihtişamıyla sembolleşen vatan, bayrak ve millet sevgisi gibi Türk Milli hassasiyetleridir. Hatta bu milli hassasiyetler mutlak bir sahiplenmenin sonucu olarak Türk Medeniyeti ailesinde bir sistem olma hüviyetini kazanmıştır.
TÜRK MEDENİYETİ SİSTEMLERİ
Türk Medeniyetini oluşturan sistemler şunlardır.
1) Türk Kültür Sistemi,
2) Türk Dili Sistemi ve Türk Alfabeleri,
3) Türk Milli Hassasiyetleri Sistemi,
4) Türk Eğitim Sistemi.
Şimdi bu sistemlerden ilk üçünün anlam ve içeriğini özetle ifade etmeye çalışacağım.
1) Türk Kültür Sistemi
Bu sistem Türk Milletinin ferdi veya sosyal olarak yaşama biçimlerini ve toplum hayatını sözlü veya yazılı yollarla belirleyen ve sosyal kurallar haline getiren bir sistemdir. Bu sistemi meydana getiren kültür değerleri şunlardır.
a) Türkçe
Türk Milletinin dili Türkçedir. Bu millet Türkçe konuşur ve Türkçe yazar. Bu milletin okullarında Türk alfabesi öğretilir, Türk dil yapısı öğretilir ve eğitim Türkçe olarak yapılır. Türk Milletinin şiiri, edebiyatı, romanı, hikayesi, masalı, özdeyişi, ata sözü, ağıtı, şarkısı ve türküsü Türkçedir. Türk diline ait kelimeleri “Türkçe Sözlük” tanımlar ve betimler.
b) Dini özellikler
Türk Milleti İslam dini ile bütünleştiğinden beri dini inanışı, ibadetleri, dünya ve ahiret inancı, helal ve haram anlayışı, duası, Allah inancı, Allah sevgisi ve korkusu İslam dini üzerinedir. Esasında bu değerler Türk Medeniyeti sistemlerinin her birinin normudur. Bu nedenle dini değerler Türk kültür sisteminin de normu olduğu gibi ayrıca Türk Medeniyeti kültür sistemi değerleri arasında kendine has yerini almaktadır. Çünkü dini değerlerin sosyal etkisi ve toplum üzerinde bıraktığı izler bakımından Türk Milletinin bu değerlerle kaynaşması ve bu değerlere kayıtsız şartsız teslimiyeti, bu inanç değerlerinin toplumun yaşama biçimi olmasını sağlamıştır.
c) Gelenek ve görenekler
Türk Milleti ceddini, atasını, geçmiş değerlerini ve özelliklerini bilir ve unutmaz. Bir nevi geçmişini ve geleceğini bütünleştiren bir millettir. Türk milleti atasından öğrendiğini yaşamak ister. Bu nedenle toplum milli ve manevi değerlerini kuşaktan kuşağa aktarabilme ve yaşatabilmenin istek ve gayreti içerisindedir. Bazen kuşak çatışması denilen şey gelenek ve göreneklerin bir sonraki kuşağa tam anlamıyla aktarılamama sıkıntısıdır. Türk gelenek ve görenek değerleri düğününden bayramına, yemek çeşit ve özelliklerinden ev içi tasarımına, çocuk oyunlarından halk oyunlarına, ev hayatından mahalle hayatına kadar akla gelebilen ve yaşanılan özellikler olup toplumun bütün milli, manevi ve sosyal değerleridir.
d) Sanat
Türk sanatı denilince, metal veya kağıt üzerine yapılan her türlü işleme ve özellikle de taş ustalığı üzerine kurulu han, hamam, köprü, yol, çeşme, su kanalı ve cami gibi mimari ve sanat eserleri akla gelmektedir. Türk mimarisi matematik, fizik, mühendislik ve yer bilimlerinin profesyonel ve akademik anlamda bütünleştiği mükemmel eserler ortaya koymuştur. Bugün özelliklede Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait bu eserleri Türklerin yaşadığı her coğrafyada ziyadesiyle görmek mümkündür.
e) Tarih
Türk tarihi, kendi topraklarını savunmak zorunda kalıp ülkesine saldıran ordularla savaşan, gittiği yere adalet götürüp mazlum ve masum toplulukları korumak ve himaye etmek için her türlü mücadeleyi veren bir milletin tarihidir. Türk Milletinin tarihinde hiçbir karanlık dönem yoktur. Düşmanlarına bile imtiyaz gösterip kendi dininden olmayan tebaasına her türlü dini ve ticari serbestliği ve de özgürlüğü verip onlardan askeri bir sorumluluk istemeyen yegane devlet Türk devletidir. Çağ açıp çağ kapayan Türk devleti, batıdaki kölelik zihniyetini yıkan ve daha sonra onlarca kurtuluş savaşı veren yine bir tek devlettir. Son yüzyılda hatta son yıllarda bile hala ihanet sürülerine ve hasım devletlere karşı ülkesini korumak zorunda kalan bu milletten başka bir millet daha yoktur. Dikkat edilirse Türk tarihi, destanlaşan savaşlar, kahramanlık gösteren Türk orduları, yiğit Türk kadınları, cesur Türk çocukları, şehadet ve gazilik mertebesi üzerine kurulu bir tarihtir. Dünyada böyle bir tarihe sahip ikinci bir devlet yoktur.
f) İnsani ve ahlaki değerler
Türk Milletinin insani değerleri, yardım etme duygusu, merhamet, sadakat gösterme, vefa hissiyatı ve emanet ehli olmak gibi değerlerdir.
Türk Milletinin ahlaki değerleri, saygı, sevgi, hoşgörü, anlayış, ar, haya, utanma, edep, adap, güven, doğruluk ve dürüstlük gibi ulvi değerlerdir.
2) Tük Dili Sistemi ve Türk Alfabeleri
Türk Milleti çeşitli nedenlerle değişik alfabeler kullanmak durumunda kalmıştır. Kullanılan alfabeler zamanla Türk diline uygun hale getirilmiştir. Türklerin tarih boyunca kullandığı bazı alfabeler: Göktürk, Uygur, Tibet, İbrani, Grek, Arap, Kiril ve Latin alfabeleridir. 1 Kasım 1928 tarihinde Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün TBMM açılış konuşmasında “Büyük Millet Meclisi’nin kararıyla Türk harflerinin kesinlik ve yasallık kazanması, bu memleketin yükselme uğraşında başlı başına bir geçit olacaktır” şeklinde yaptığı açıklamalı konuşmalarının ardından Türk alfabesine geçiş kabul edilmiştir. Bu tarihten itibaren Türk alfabesi öğretilmeye ve öğrenilmeye başlanmış olup artık Türk dili sistemi Türk alfabesine göre şekillenmiş ve edebi eserler Türk alfabesine göre yazılmış ve yazılmaktadır. Dolayısıyla Türk alfabesi temelinde yeni Türk edebiyatı inşa edilmiştir.
3) Türk Milli Hassasiyetleri Sistemi
Türk milli hassasiyetlerinin medeniyet sistemi haline gelmesi, Türk milletinin yaşadığı coğrafyanın önemine ve yüklendiği misyona binaen bu milletin uğruna mücadeleler verdiği ve savaşlar yaptığı vatan, millet, bayrak, evrensel adalet, Türk dünyasını koruma ve kollama sorumluluğu, dini değerleri koruma ve yüceltme ideali, şehadet ve gazilik şuuru, savaşta bile savaşın etik kurallarına uyma olgunluğu, sulh zamanlarında mükemmel bir dost olması, varlıkta cömert yoklukta sabır ehli olması, sıkıntıyı kader bilip isyan etmemesi, aile geleneği, mazlum toplumlara şefkat eli uzatma duygusu ve dünyadaki zorba güçlere karşı durabilme cesareti ve özgüveni gibi sebeplerden dolayıdır.
4) Türk Eğitim Sistemi
Ben burada, Türk Eğitim sistemi ve tarihi açısından süreçleri irdelemek, açıklamak veya yorumlamak niyetinde değilim. Burada, Türk Eğitim sisteminde öne çıkan
a) Eğitim
b) Öğretim
konularını Türk Medeniyetinin gereği ve Türk medeniyeti sistemlerinin bütünlüğü açısından ele alıp Türk Milletinin istikbaline dair vurguları yapmak ve zorunlulukları dile getirmek amacı taşıyorum.
a) Türk Eğitim Sisteminde “Eğitim”
Türk Eğitim Sisteminin diğer Türk medeniyeti sistemleri ile ortak özellikleri vardır ve zaten olmak zorundadır. Çünkü Türk Eğitim Sistemi, Türk gençliğini hem ruhen hem psikolojik hem de sosyal kazanımlar anlamında her yönüyle eğitmek ve onlara dünya standartlarında bilimsel altyapıyı öğreterek onların aydın kişiler olarak yetişmesini hedef edinen bir eğitim sistemdir.
Şimdi “Eğitim” konusu açısından Türk Eğitim Sistemi ile diğer Türk Medeniyeti Sistemleri arasındaki ortak özellikleri inceleyelim.
A) Türk Eğitim Sistemi ile Türk Kültür Sisteminin Ortak Özellikleri
1) Türkçe ortak özelliktir. Çünkü zaten eğitim Türkçe yapılmaktadır.
2) Türk Medeniyeti sistemlerinin normu İslam dini olduğuna göre dini bilgilerin öğretiminin Türk Eğitim sistemi içinde olması kaçınılmazdır.
3) Milli ve manevi değerlerin verilmesi ve öğretilmesi elbette ki mutlak gerekli olduğundan gelenek ve görenekler ortak özelliktir.
4) Türk sanat değerleri farkındalık açısından önemlidir.
5) Türk tarihi, Türk gençliğinin mutlaka öğrenmesi ve bilmesi gereken şanlı bir tarihtir. Türk Milletinin kaderi asker bir millet olarak yazılmıştır. Türklüğün bedeli Türk Milleti için ağır olmuştur. Tarihte ve günümüzde bu bedeli hep ödeyegelmişizdir. Bizim yurdumuz bir topraktan ziyade ecdadımızın şehitlik kanıyla rengi kırmızıya boyanmış bir vatandır. Günümüzde bile bu vatan uğruna nice canlarımız kurban olmuştur. Bu durumu milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy İstiklal Marşımızda şöyle ifade etmektedir.
Bastığın yerleri “toprak!” diyerek geçme, tanı!
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır atanı;
Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.
Buna göre Türk tarihi, Türk Eğitim sisteminin vazgeçilemez bir parçasıdır.
6) İnsani ve ahlaki değerler Türk Milletinin özdeğerleridir. Yukarıda ifade ettiğimiz, yardım etme duygusu, merhamet, sadakat gösterme, vefa hissiyatı ve emanet ehli olmak, saygı, sevgi, hoşgörü, anlayış, ar, haya, utanma, edep, adap, güven, doğruluk ve dürüstlük gibi özdeğerlerimizin her biri eğitimin sosyal yönünü şekillendiren değerlerdir.
B) Türk Eğitim Sistemi ile Türk Dili Sisteminin Ortak Özellikleri
Türk Eğitim Sisteminde “Eğitim” ve “Öğretim”, Türk Dili Sisteminin alfabesi olan Türk alfabesi ile yapılmaktadır. Okullarda dersler Türkçe anlatılır, Türkçe yazılır ve Türkçe konuşulur. O halde Türk Milletinin ana dili olan Türkçe, Türk Dili Sistemi ile Türk Eğitim Sisteminin başlıca ortak özelliğidir.
C) Türk Eğitim Sistemi ile Türk Milli Hassasiyetleri Sisteminin Ortak Özellikleri
Türk Milli hassasiyetleri, Türk Milletinin tarihi süreci göz önüne alındığında bu milleti birleştiren ve bütünleştiren en önemli değerlerden birisi haline gelmiştir. Bayrak, Vatan ve Millet kavramları, bu milletin uğruna her türlü fedakarlığı yapabileceği büyük değerlerdir. Türk gençliğinin Türk Milli hassasiyetlerini yani bu milleti ayakta tutan ve geleceğe dikkatle bakılmasını sağlayan bu değerler her iki sisteminde ana ortak özelliklerindendir.
b)Türk Eğitim Sisteminde “Öğretim”
Türk Eğitim Sisteminde okul kademeleri Anaokulu, İlkokul, Ortaokul, Lise, Üniversite ve Lisansüstü şeklinde belirlenmiştir.
Anaokulu hariç hangi kademe olursa olsun öğretimden kasıt, okul müfredatları içerisinde yer alan dersleri konu sırası ve zamanı takip edilerek öğrencilere öğretmek ve kalıcılığını sağlamaktır. Öğrenciye okutulan dersler genel olarak fen ve sosyal ağırlıklı derslerdir. Okul kademeleri ilerledikçe öğretimde, bilgide, bilimde ve teknolojide uluslararası alanlara çıkma zorunluluğu olacaktır.
Lisans ve özellikle de Lisansüstü aşamalarda bilgiyi somutlaştırma ve projelendirme evrelerine geçilecektir. Bu anlamda Üniversiteler ve TÜBİTAK destekli projelerin yapımı önem kazanıp uygulanabilirliği öne çıkmaktadır. Artık esası teşkil eden aşama yenilenebilir enerji kaynakları bulma, teknolojik ürünler üretebilme, motor yapabilme, savunma sanayini geliştirebilme ve uzay teknolojisine sahip olma aşamasıdır.
SONUÇLAR
Sonuç 1. Türk Medeniyet Sistemlerinin ana çatılarını belirlemeye çalıştım.
Sonuç 2. Türk Eğitim Sistemini ana hatlarıyla izah etmeye gayret ettim.
Sonuç 3. Her bir başlıkta yazdıklarımı kural ve kaide bütünlüğü içinde tarihi ve ilmi gerçekleriyle objektif olarak izah etmeye çalıştım.
Sonuç 4. Esas amacım Türk Eğitim Sisteminin gerçekleri ve kendimizde bulabileceğimiz yansımalarıdır.
YORUMLAR
Buradaki konulara dair yorumlarımı matematik diliyle yapmak istiyorum.
Yorum 1. Matematikte yaptığınız işleri tanım, kural ve formüllere dayalı olarak yaparsanız hata yapmazsınız veya çok az hata yaparsınız ki o da sizden kaynaklıdır.
Yorum 2. Matematikte doğru doğrudur ve yanlış yanlıştır. Doğruyu da yanlışı da kimin yaptığı önemli değildir.
Yorum 3. Matematikte bir denklemi veya denklem sistemini çözdüğünüzde bulduğunuz sonuçların doğru olup olmadığını anlamak için bulduğunuz değerleri denklemde veya denklem sisteminde yerine yazarsınız. Eğer bulduğunuz değerler denklemi veya sistemi sağlıyorsa yaptığınız işlem doğrudur aksi halde yanlıştır. Eğer bulduğunuz değerler yanlış ise çözümü yeniden yapmanız gerekir.
Yorum 4. Matematikte bir konuyu çalışırken o konuda geçen kavramları önceden biliyor olmalısınız. Aksi halde o konuyu öğrenemezsiniz.
Yorum 5. Matematikte bir çalışma yaparken nerede ve nasıl yaptığınızı bilmek zorundasınız. Aksi halde yaptığınız çalışmayı, gereklerini ve şartlarını anlamaz ya da bilemezsiniz.
Yorum 6. Üçüncü sınıfta anlattığınız bir matematik dersini birinci ve ikinci sınıftaki öğrencileriniz bilemez. Onlarında o dersi anlaması ve bilmesi için üçüncü sınıfa geçmeleri gerekir.
Yorum 7. Matematikte ne iş yapıyorsanız yapın mutlaka bir matematik yapı (matematik sistem) içinde yapıyorsunuzdur. Bir matematik sistem içerisinde yapılan çalışma diğer bir matematik sistem içerisinde yapılamayabilir.
Yorum 8. Matematikte bir problemi çözerken herhangi bir yerde işlem veya işaret hatası yapmışsanız ondan sonraki yaptığınız işlemlerin tamamı yanılıştır ve doğru sonuca ulaşmanız mümkün değildir.
Yorum 9. Matematik insaflıdır. Çünkü bir problemi ne kadar yanlış çözerseniz çözün size doğrusunu yapma imkanı verir.
Yorum 10. Matematikte bir kavramı anlatırken o kavrama ait bütün özellikleri nedenleriyle birlikte açıklamazsanız o kavram anlaşılamaz. Önemli değil dediğin an kaybettiğin andır.
Yorum 11. Matematik bir noktada türev yoktur diyorsa fazla uğraşmayın o noktada türev yoktur.
ÖNERİLER
Öneri 1. Matematiğe güvenin. Çünkü Kâinatın dili matematiktir.
Öneri 2. İşlerinizi matematik kurallarına göre yapınız. Çünkü keşke demezsiniz.
Öneri 3. Matematikte başarılı olmak istiyorsanız matematik kurallarıyla cedelleşmeyiniz.
Prof. Dr. Mustafa Kandemir