Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
Sözleşmeli Memurların sorunları hakkında iki makale yazdım.
Gördüğüm manzara, inanın beni dehşete düşürdü. Karşımda kendini yalnız ve sahipsiz hisseden, haklarını kimden nasıl isteyeceğini bilmeyen, sözleşmeli memurlar var.
Sadece bu konuyla ilgili binlerce mesaj aldım.
Bu insanlar kendilerini ifade etmek istiyor. Sorunlarına muhatap arıyorlar. Yazdıkları mesajlarda aile bütünlüklerinin olmadığı, eşlerin ve çocuklarından uzak kaldıklarından, iş yerinde gördükleri hakaretlerden, iş güvencelerinin olmayışından bahsediyorlar.
Bu yazıyı kaleme alırken vicdanen rahatsızlığımı dile getireceğim.
Bir bireyin yalnız kaldığı hissine kapılması onu hayatın en elzem ve zorlu yıllarına doğru sürükler. Hal böyle olunca sosyal hayatlarında mutluluk, iş hayatlarında verim beklemek ne kadar doğru olur? Bunun yorumunu sizlere bırakıyorum.
Bir insanın korkularıyla yaşaması ne kadar zordur, her birey bunu bilir. Sözleşmeli Memurlar korkularıyla yaşıyorlar. Kendilerini ifade etmek isteseler de, bu karanlık girdabın içinde kaybolup gidiyorlar.
Bir sözleşmeli öğretmen ailesinden uzak, iç dünyası karma karışık bir halde görevini nasıl gerektiği gibi yapar?
Bir hemşire, belediye teknik personeli…
Bunlar uzar gider. Vicdanları sızlatan hikayeler.
Aynı işi yapan kadrolu memurun sosyal hakları ile sözleşmeli personelin sosyal hakları bir değildir. Bir örnekle anlatırsak, bir memurun hedefi amir olabilmektir. Peki, sözleşmeli personelin böyle bir hakkı bulunmazken, hedefleri olmayan bir personelden ne kadar başarı beklenir?
Bu insanların kendilerini yalnız hissetmesi, değersiz hissetmesi, inanın o kadar acı bir durum ki…
Genellikle hepsi lisans mezunu, kalifiye eleman, işlerini bilen insanlardan oluşuyor.
Onları kazanalım. Devletin şefkat elinin onlara da uzanmasını sağlayalım. Onlar bizim evladımız.
Yalnız iş güvencesi ve sosyal haklarını istiyorlar. Bunu yaparken de devletin zarar görmesinden korktukları için sessizce ifade edip, karanlık odalarında birilerinin onları görmesini istiyorlar.
Devletin şefkatli ellerini yüzlerinde hissetmek istiyorlar. Kendileri de mutlu olmak, hayata güvenle bakmak, iş güvencesi istiyorlar.
5 yıldır unutulmuşluğun vermiş olduğu hayal kırıklıklarından kurtulmak istiyorlar. Biz de bu hayatta varız demek istiyorlar.
Sözleşmeli Personelin 4/B, 5393 Sayılı kanunun 49 maddesi ile çalışanlar, vekil memurlar ve benzeri tüm sözleşmeli personel kadro istiyor.
Yerel seçimlerden önce devletten müjdeli haber bekliyorlar. Onları kaderleriyle baş başa yalnız bırakmayalım, sahip çıkalım. Aile bütünlükleri için, sosyal hakları için, iş güvencesi için, ellerinden tutalım, onların sesi olalım.
Özellikle memur hakları için kurulan STK’ların bu konuda daha hassas olmaları bu süreçte daha anlamlı olacağını düşünüyorum.
Bu ülkenin geleceğini değiştiren, mazlumun yanında olan, koruyan kollayan Dünya Liderimiz, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN’dan sabırsızlıkla kadro müjdesini bekliyorlar.
Biliyorlar ki her mazlumun yanında olan Cumhurbaşkanımız kadro sorununa kayıtsız kalmayıp yüreklerdeki ses olacak…
Her zaman olduğu gibi…
Web sitesi yasinerdem.com
Twitter adresi: https://twitter.com/yasinseyma