Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Mahmut Özer, Paris'te Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) tarafından Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA 2018) sonuçlarının açıklandığı toplantıya katıldı. Toplantının ardından PISA Eğitim Direktörü Andreas Schleicher ile bir araya gelen Özer, PISA 2018 sonuçları hakkında değerlendirmelerde bulundu.
Bakanlık olarak PISA sonuçlarını ilk kez gecikme olmadan kapsamlı bir değerlendirme raporu ile kamuoyuna açıkladıklarının altını çizen Özer, "PISA araştırmalarında her üç alanda da Türkiye olarak puanlarımız anlamlı bir seviyede yükseldi. Benzer şekilde sıralamamız da yükseldi. Türkiye'nin ortalama matematik puanı 2003'ten bu yana en yüksek düzeyine ulaştı." ifadelerini kullandı.
Özer, Türkiye'nin ortalama fen puanının da 2006'dan bu yana en yüksek düzeye ulaştığına dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Türkiye PISA 2018 araştırmasına katılan 79 ülke arasında her üç alanda da puanlarını istatistiksel olarak anlamlı artıran üç ülkeden birisi oldu. Matematik ve fen okuryazarlığı alanlarında puanlarını en çok artıran birinci ülke olduk.Türkiye PISA araştırmalarına 2003 yılından itibaren katılıyor. Dolayısıyla 2003-2018 arasındaki 15 yılı karşılaştırma imkanı var. OECD raporu sonuçlarına göre, Türkiye, 2003 ile 2018 yılları arasında 15 yaş grubu öğrenci sayısını en fazla artıran ülkelerden birisi olmasına rağmen okuma becerileri, matematik ve fen alanlarının her üçünde de performansını artıran tek ülke oldu. PISA sonuçları eğitimde kaliteli büyümeye işaret ediyor. Türkiye, eğitim ölçeğindeki büyümeyi kaliteden taviz vermeden gerçekleştiriyor. Bu sonuçlar mutluluk verici."
"Başarı artışı güncellenen müfredatlar ve eğitim süreçlerinin bir sonucu"
Bakan Yardımcısı Özer, 2015 ve öncesine yönelik bu iyileşmelerin nedenlerine ilişkin, "Her üç alandaki başarı artışı, son yıllarda eğitimin fiziksel ve beşeri alt yapısına yapılan yatırımlar ile Bakanlığımız tarafından güncellenen müfredatlar ve eğitim süreçlerinin bir sonucudur." diye konuştu. Müfredatın bilginin günlük hayattaki rolüne daha fazla önem verecek şekilde güncellendiğini anlatan Özer, bu şekilde öğrencilerin bilgiyi günlük hayatla ilişkilendirmeleri, analiz yapıp çıkarımda bulunabilmeleri, süreç ve olguların içeriğine daha fazla odaklanmasının amaçlandığını vurguladı.
Özer, benzer şekilde ölçme ve değerlendirmede de bu anlayışa göre revizyona gidildiğini, özellikle Liselere Geçiş Sistemi (LGS) kapsamında düzenlenen merkezi sınav ve bu yıl Bakanlık olarak ilk kez yapılan büyük ölçekli her üç kademede izleme araştırmalarının da yeni yaklaşıma göre yapılandırıldığını söyledi. Mahmut Özer, şunları kaydetti: "Bakanlığımız yıllardan beri bu alanda yoğun bir çaba içindedir. Artık bu çabaların bir ürüne dönüştüğünü ve güzel sonuçlar elde edilmesine katkı sağladığını görmek sevindirici bir durum. Bu iyileşmenin elde edilmesi için büyük emek veren Bakanlık çalışanlarımıza, yöneticilerimize, öğretmenlerimize, öğrencilerimize ve paydaşlarımıza şükranlarımı sunuyorum. Ayrıca PISA 2018 değerlendirme raporunu büyük bir titizlikle hazırlayan çalışma arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Elbette alacağımız daha çok mesafe var. Bakanlık olarak aynı kararlılıkla puanlarımızı daha da artırmak ve tüm okul türlerimizi bu başarıya yaklaştırabilmek için başlattığımız çok sayıda projeyi kararlılıkla uygulamaya devam edeceğiz."