Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
Bugün tesadüfen Newyork Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Selçuk Şirin'in de bir röportajına denk geldim. Şöyle diyor: "OECD, Milli Eğitim Bakanlığı ile birlikte Türkiye’de her üç yılda bir PİSA araştırması yapıyor. Biz o listede 30’lardaydık, sonra 40’lara geldik; Türkiye şu an ilk 50 ülke arasında yok. Bu, 15 yaşındaki çocukların ekonomide gerekli olan becerilere sahip olup olmadığını ölçen uygulamalı bir test, ezber değil. Ezber olsaydı birinci olurduk. Çünkü biz, bilgi aktarmayı eğitim sanıyoruz. En büyük yanılgımız bu. Çocuklara ezberlettiriyoruz, bir sınava sokuyoruz, sonra bir daha sınava sokuyoruz. Bütün sınavlar aynı becerileri ölçüyor. O becerinin de dünyada bir karşılığı yok. Google’ın olduğu bir dünyada Türkiye’de yaptığımız sınavların hiçbir hükmü yok. O yüzden hayatta başarılı olanlarla sınavda başarılı olanlar arasında ciddi bir fark var. Dünyada böyle değil. PİSA testlerine bakın; problem çözme becerisi, yaratıcılık, üç beş bilgiyi bir araya getirip bunları çözebilme var. Biz Türkiye’deki çocuklara bu beceriyi veremiyoruz...
Bunları verebilmeniz için, çocuklara eleştirel düşünme becerisi kazandırmanız lazım. Yeni yüzyılda ekonomiden, sosyal hizmete ve eğitime, teknolojinin kökeninde inovasyon var. İnovasyonun birinci kuralı itiraz etmektir. Yaratıcılık, “Şu fincan böyle olmak zorunda mı? İtiraz ediyorum, böyle olmak zorunda değil” diyerek başlar. Siz çocuklarınızdaki itiraz etme becerisini köreltirseniz, oradan inovasyon çıkmaz.
Selçuk Şirin doğruları söylüyor. Yeni Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk da paralel bilgiler veriyor. Yakın bir arkadaşım "Milli Eğitim Bakanı ne kadar doğru bir adam bence." dediğinde ona cevabım şöyle oldu. Bence de çok doğru konuşuyor. Motive edici ve ilham verici bir üslubu var. Güvenmek için haklı bir geçmişe ve bilgiye sahip. Ancak doğru kişi olmak, doğru davranışlarla mümkün olabilir. İşte bu yüzden hep beraber doğru olup olmadığını göreceğiz. Umut verici bir atama olduğu kesin. Doğru konuşmakla, doğru davranmak arasında çok kalın bir çizgi var. Kredisi yüksek ve bir çok farklı camiadan insanların güvenini kazandı. Bu uzun süredir görülmemiş bir avantaj. Eğer sonuçlar da beklenildiği gibi olursa bir başarı hikayesi yazabilir.
Yeni eğitim modelleri etkinliğe ve öznel deneyimlere dayalı. O yüzden devletin eğitimde eksik bıraktığı alanları ebeveynler doldurmalı. Çocuklarının duyusal gelişimleri, yaratıcılık, otokontrol, zeka, kritik düşünme ve duygusal iletişim becerileri geleceğe taşıyacakları en önemli yetkinlikler gibi görünüyor. Tüm ebeveynler mutlaka çocukları ile beraber kaliteli zaman harcamalı. İşte bu yüzden resimdeki kitapları bu linkten inceleyin! https://slnts.co/cocuklaricingelisim
Umut Kısa