Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
Okula Bırakıldığı İçin Ağlayan Çocukla Nasıl Baş Edilir? Bugün uzun bir yaz tatili sonrası okullarda ilk zil çaldı. Özellikle bazı anaokulu ve 1. sınıf öğrencileri okula giderken ağlarlar hatta yetinmeyip bütün gün okulda da ağlarlar. Bu tip öğrencilerle nasıl baş edebileceğinize dair size küçük ipuçları vereceğiz. Yeni eğitim ve öğretim yılımız tüm öğrencilere, öğretmenlere ve velilere hayırlı uğurlu olsun.
Ayrılık sahnelerin kısa sürmesini ve çocuğunuzun okula en kısa sürede alışmasını istiyorsanız, bu konuda son derece deneyimli bir anaokulu öğretmeni olan Tom Robinson’ın tavsiyelerine kulak verin;
– Çocuğunuza haber vermeden ortamdan ayrılmayın.
Çocuğunuz bu aşamada zaten terk edilmekten korktuğu için, haber vermeden ortadan ayrılırsanız, onun bu kaygısında haklı olduğunu gösterirsiniz.
– Çocuğunuza hoşçakal deyin, onu çok sevdiğinizi ama gitmek zorunda olduğunuzu söyleyin, ona kocaman sarılın.
– Ona üzgün, korkulu, endişeli gözlerle bakmayın.
Çocuklar içinde bulundukları durumun güvenli olup olmadığını anne babalarının gözlerinizden okurlar. Ona gözlerinizle kendi kaygınızı taşımayın.
– Gülümseyin ve ona okulda çok eğleneceğinden emin olduğunuzu söyleyin.
Ona bu güveni ve endişeleneceği bir şey olmadığını hissettirmeniz çok önemli. Özellikle ilk çocuğunuzu okula alıştırırken zorlanmanız çok normal. Sonuçta doğduğundan beri neredeyse her anında yanınızda ve sizin de onun kadar endişeli olmanız oldukça kabul edilebilir. O nedenle burada birazcık rol yapmanız her iki taraf açısından iyi olacaktır.
– Çocuğunuzun gözyaşlarına kayıtsızlık göstermeyin.
Ağladıklarında buna kayıtısız kalmayacağınızı bilmesi önemli. Ağladığı için kesinlikle azarlamamalı, ya da sinirlenmemelisiniz. Aksi halde çocuğunuzun ayrılık kaygısına, bir de ebeveyni tarafından anlaşılmadığı duygusu eklenecektir.
– Ona güvence verin.
Okulda geçireceği eğlenceli günün sonunda, onu alacağınızı ve birlikte (bir plan yapın öncesinde) planladığınız aktivitenize gideceğinizi hatırlatın. Bu çocuğunuza zamansal açıdan bir fikir verirken, geri geleceğiniz ve onu terk etmediğinizle ilgili hislerini güçlendirecektir.
Tom Robbinson bize genellikle işe yarayan, şöyle bir örnek konuşma hazırlamış:
Siz: Tamam canım, artık annenin/babanın işe gitme zamanı. Seni çok seviyorum!
Çocuk:( Ağlamaya başlar)
Siz: (kucağınıza alın, sarılın ve kocaman öpün ) Tatlım lütfen, endişelenme, okulda çok eğleneceksin bugün! Akşam saat 5’te seni gelip alacağım ve birlikte parka gideceğiz! Sonra eve gidip oyun hamurlarından babana bir pasta hazırlarız birlikte.
Çocuk: (Ağlamaya devam eder ve boynunuza yapışır) Gitme ANNEEEE!!!!
Siz: (Çocuğu öğretmene uzatarak) Şimdi gitmem gerekiyor, seni iş çıkışı alacağım.
Okulda neler yaptığınızı duymak için şimdiden sabırsızlanıyorum. Seni çok seviyorum.
Görüşürüz tatlım. (ve girişi terk edin)
Çocuğunuzu gözyaşları içindeyken terk etmek çok zor elbette, ama bu şekilde ilerlerseniz tecrübeyle sabit olmak üzere, okuldan almaya geldiğinizde çocuğunuzun gülümseyerek size geldiğini göreceksiniz. Daha farklı tavsiyeleri olanları lütfen paylaşmaya davet ediyorum. Zira bu ayrılamama sebebiyle aylarca kapılarda sürünen ebeveynler mevcut, tecrübelerimizi paylaşmak önemli.
Kaynak: quora.com
Hülya Akhan