ÖĞRETMEN EŞİTSİZLİĞİ ÜZERİNE... 

Öğretmenler arasında bir hiyerarşi olur mu olmaz mı ya da öncelikli- ayrıcalıklı öğretmen olur mu olmaz mı tartışılır bir konudur. 
Bilmem kaç yıllık öğretmen- yeni öğretmen...
Ücretli- görevlendirme- stajyer-kadrolu öğretmen...
Şu sendikalı bu sendikalı öğretmen...
İdareden yana olan- olmayan öğretmen...
Ana sınıfı- sınıf- ortaokul-lise öğretmeni...
Anadolu Lisesi- Fen Lisesi- Proje Okulu- Meslek Lisesi-İHL öğretmeni...
Sayısalcılar- Sözelciler- resimciler- müzikçiler....
Dil tazminatı alan Öğretmenler- uzman öğretmenler- Bilsem öğretmenleri- Ramcılar... vs öğretmen diye liste uzar gider...

İlkokul öğretmenine gidersin aileyi suçlar, ortaokula gidersin ilkokuldan boş geldi der, liseye gidersin temel iyi değil der , üniversitede de durum aynıdır hep alttan donanımsız gelen öğrenciden şikayet edilir...
Yani hep bir öte taraf vardır ve her ne hikmetse öğretmenlikte bu tür gruplaşmalar adeta tahrik edilmektedir. Hep bir rekabet, hep bir reklam hep bir ön plana çıkma isteği ve EGO...
Zaten toplum önündeki itibarımız gün geçtikçe düşüyor bir de kendi aramızdaki olumsuz tutumlarımız da buna eklenince işler iyice karışıyor. 
Toplumdaki tahammülsüzlük, öfke patlamaları maalesef biz öğretmenleri de olumsuz etkilemiştir. Tabi ki ülkede yaşanan kötü olaylar bunda önemli rol oynuyor ama biz öğretmenlerin birbirine destek olması gerektiğini düşünüyorum...Aramızdaki farklılıkları hazmederek ve karşılıklı saygı çerçevesinde birbirimizi anlayarak mesleğimizin hak ettiği yere tekrar geri gelmesini sağlayacak da yine biz öğretmenleriz...
Her tür öğretmenliğin kendine has zorlukları olduğunu bilmeli ve bunu da her platformda dile getirmeliyiz. Yorum ve görüşlerinizi de bir öğretmene yakışır şekilde olmasını bekliyorum.saygılar sevgiler...

Alıntı: Mehmet Şahin‎