Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
Matematik nerede ?sorusunu öğrencilerime sorduğumda hiç cevap alamıyordum..Çünkü okula başlamadan önce (3-4-5-6 yaş gibi düşünebiliriz) Aileler çocuklarına oynadıkları oyunda (yarış arabalarıyla oynamak gibi) ,yaptıkları yemekte (2 patates, 1 sogan gibi)gezdikleri sahilde,(bir avuc cakil tasi gibi) oturdukları apartmanın (kaçıncı katında oturdukları gibi)hayatın içinde farkindalik yaratmamislar. Bu tarz sohbetlerde bulunmamışlar.Ilkokula gelen ogrenci ise birden kendini yeni bir sözcükle karşı karşıya bulur...O korkunç sözcük MATEMATIK !!Peki nedir bu matematik ? Sayıları tanıyabilir, 100 e kadar sayabilir ancak ne işimize yarar ki ? Neden bu sayılar ? Onlarla ne yapacaklar ? Işte bir korku duymaya başlarlar. Üzerine bir de kendi yapamayacağını düşünürse işte tam bir kabusa dönüşür MATEMATİK. Bu duyguları yaşamış bir öğretmen olarak onları anlayabiliyorum.Onlarin matematiği sevmesini istiyorum.1.sınıftan beri matematiği şöyle tanımlıyorum; Hayatımızın tam içinde diyorum.Bu cümleyi sık sık tekrarlıyorum.Matematikten korksunlar istemiyorum çünkü.Yeri geldikçe örneklerle anlatıyorum.Bazen öyle denk geliyor ki Hayat bilgisi dersi Türkçe dersi hiç farketmez işte size matematik diyorum.Artik bu görüşü iyice kavradılar.Öyle ki bana hayatin içinden kendileri örnek vermeye başladılar.Fakat yine de eksiğimiz var .Problemi anlayabilmek gibi...Onlara problemi okuyup resmetmelerini öğrettim.Çöp adamlar çizerek problemleri tahtada bolca resimledim.Resimler bizi güldürdü cogu zaman ben bile cizerken cokca güldüm.Çok eğlendik.Eglenceli matematik dersleri geçiriyoruz bu sayede.Asil ihtiyacimiz problemi anlayabilmek ve ben anlayabilmenin gerçekten ayrı bir beceri olduğunu düşünüyorum.Problemdeki sayıları görüp ezbere toplayıp,çıkarıp, çarpıp, bölmelerini istemiyorum.Malesef ki çoğu ilkokul öğrencisi rakamlarla bildiği bütün islemleri yapmaya çalışıyor.Hatta ogretmenim toplayacak miyiz sorulari cok sık soruluyor.Bu eksikliğimizin yine olaylara kişilere yüzeysel bakmaktan kaynaklı olduğunu düşünmekteyim.Cocuklar okumuyor,okuduklarını anlamıyor, sorgulamıyor ve eleştirmiyor.21.yy becerileri dedigimiz hic bir beceriye sahip degiller.21 yy becerilerini biz ogretmenler onlara bu yastan itibaren nasil ogretecegiz? Bu konu da ayrı.Bütün derslerden ayri ayri irdeledigimde ulastigim sonuc yine aynı kapıya çıkıyor malesef... Peki problemler resmedilir mi ? Tabiiki bana göre sonuca ulaşabilmenin bir yöntemi...zamanla somuta dönüşüp çizilen resimler,yerini zihinsel resme bırakacaktır.Bunun için de yüzeysel yazilmis problemleri okutmaktan,cozdurmekten kaçıyorum.Herseyden once Matematik okumayı öğrenmeliler. Gercek hayattaki matematik problemlerini çözebilmeliler.Gunlerini planlayabilmeli ,hayata sistematik bakabilmeliler.Artik matematik gerçek hayat bağlantılı olmalı. Bu görüşüme uygun bazı araştırmalar yaparak çok güzel bir kitap buldum ve hemen aldım. Öğrencilerim şimdi matematik okumaları yapıyor, problemi resmediyor ve eğleniyor. Bir problemi cozmek icin tek bir yol yoktur.Bircok yol olabildiğini bilmek ve görmek lazımdır.Bu da benim yolum...