İyi bir öğretmeni özelliklerinden anlayabilir misiniz?

Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!

Sınıfınızdaki öğrenciler bir yazma görevine başlarken, biri Kata, etrafına kağıt atmaya ve diğerlerinin dikkatini dağıtmaya başlar. Önceki olaylardan Kata'nın faaliyetleri nasıl tamamlayacağını anlamadığı zaman sık sık sinirlendiğini biliyorsunuz; o sık sık yıkıcı olarak bunu gösterir.

Nasıl bir tepki verirdiniz?

a) Onu sınıftan mı atardınız? b) Ona ödeve nasıl başlaması gerektiğini mi gösterirdiniz? c) Ödevi tamamlayabileceğini söyleyerek onu yüreklendirir miydiniz? d) Başka bir öğretmenden onunla konuşmasını mı isterdiniz?

Cevabınız bir öğretmen olarak nasıl düşünüp hareket ettiğinize dair önemli ipuçları veriyor (cevaplarla ilgili değerlendirme aşağıda yer alıyor). İleride, bu gibi sorular sayesinde araştırmacılar öğretmen adaylarının öğrencilerle nasıl bir etkileşim içinde olacaklarını anlayarak, eğitmenlerin okullarına en uygun kimseleri seçmelerine yardımcı olacak.

Öğretmen verimliliği nasıl ölçülür?

İyi bir öğretmenin özelliklerinin ne olması gerektiği konusundaki tartışmalar yeni değil, Konfüçyüs‘ün ideal öğretmen olarak görüldüğü M.Ö. 500’lü yıllara kadar dayanıyor. Bununla birlikte, bir öğretmenin verimli olmasını sağlayacak kişilik özelliklerini nasıl ölçebileceğimiz ve öğretmen olmak üzere eğitilecek kimseleri nasıl güvenilir bir şekilde seçebileceğimiz konusunda çok az sistematik araştırma bulunuyor.

Problem kısmen, öğretmenliğin genellikle çözülemeyecek kadar şifreli ve sihirli bir iş olarak görülmesinden kaynaklanıyor. İnsanın başkalarına bilgi aktarmasında özel bir taraf var elbette ama bu öğretmenliği diğer mesleklerden daha gizemli kılmaz. Bir araştırma bazı öğretmenlerin diğerlerinden daha başarılı olduğunu gösterirken, bilim, kimlerin daha verimli öğretmen olabileceklerini kestirebiliyor. Colorado Üniversitesi’nden Dr. Allison Atteberry, 3000’den fazla öğretmeni, meslek hayatlarının ilk beş yılında takip ederek, öğrencilerinin aldıkları sonuçlara göre verimliliklerini ölçmüş. Atteberry bunun sonucunda, okul, aile ve öğrencilerin kişilikleri gibi dış faktörleri istatistiksel olarak kontrol ettikten sonra bile en verimli öğretmenlerin bunu zaman içinde sürdürdüklerini görmüş. Benzer şekilde, verimlilik bakımından en alt grupta olanların durumunda, başka okullara geçtiklerinde bile bir değişiklik olmamış.

Hep anlatılan hikâye bunu doğruluyor: Herkesin hatırladığı harika ya da o kadar da harika olmayan bir öğretmeni vardır mutlaka.

Bu durum, karmaşık şekillerde etkileşim halinde olan pek çok faktörün bazı öğretmenlerin her zaman verimli olmasını sağladığını gösteriyor. Bunlardan birisi akademik beceriler olsa da, empati ve iletişim gibi kişilik özellikleri de çok önem taşıyor.

En önemli faktör: Öğretmen-öğrenci ilişkisi 

Öğrenci başarısındaki faktörler üzerine yapılan geniş ölçekli bir araştırma, öğretmen-öğrenci ilişkisinin, öğretmenlerin anlattıkları konuya hakimiyetinden, aldıkları eğitimden ya da ev ve okul faktörlerinden daha baskın olduğunu gösteriyor. Gerçekten de, John Hattie’nin Avustralya’da yaptığı araştırma, öğretmenlerin başkalarıyla iletişim kurma gibi karakter özelliklerinin, öğrenci başarısı ile müfredat ya da öğretme yaklaşımına göre daha fazla ilişkili olduğunu gösteriyor.

İngiltere’de ve uluslararası boyutta yaptığımız araştırma bunu bir adım ileri taşıyarak, öğretmenlerin temel karakter özelliklerini nasıl tanımlayabileceğimize ve bunları, öğretmenlik eğitimi alacak kimselerin seçiminde nasıl kullanabileceğimize odaklanıyor. Hangi kişisel özellikler olduğunu ifade etmek çok vakit alabilir ama bütün öğretmenlerimizin zorluklar karşısında empati kurabilmesini, dayanıklı olmasını ve uyum sağlayabilmesini istiyoruz. Elde ettiğimiz sonuçlar, bu özelliklerin ilkokul ve ortaokullarda genel olarak çok yaygın olduğunu ama kültürler arasında farklı olabildiğini gösteriyor. Örneğin Finlandiya’da birlikte iş yapabilme becerisi özellikle arzulanıyor çünkü bu ülkede okullar arasında güçlü bir iş birliği geleneği bulunuyor; öğretmenler birlikte plan yapıp çalışıyorlar.

Öğretmen adaylarını seçerken

Karakter özelliklerini ölçmek için kişilik testleri uygulamak yerine, durumsal yargı testleri olarak bilinen, senaryoya dayanan soru yöntemini kullanıyoruz. Bu testler, mesleki performansı öngörmede, insanların kolaylıkla aldatmacaya başvurabileceği kişilik testlerinden daha güvenilir. Örgütsel psikoloji alanında yapılan çalışmalar, görüşmecinin yanlılığını saklamaya yatkın olması nedeniyle yüz yüze görüşmelerin de karakter özelliklerini belirlemekte güvenilir bir yol olmadığını göstermiştir. Açık ve dürüst olmaya çalışsak da kendimize benzeyen kişileri seçmeye meyilliyizdir.

Bazı özelliklerin -iletişim ve organizasyon gibi- profesyonel gelişimle iyileştirilmesi mümkündür. Ama bilişsel olmayan tüm özelliklerin geliştirilmesi mümkün olmayabilir, örneğin empati becerisinin kazandırılması daha zordur. Bu yüzden öğretmen adaylarını seçerken kişisel özelliklere daha fazla dikkat etmemiz şart görünüyor.

Elbette bu, öğretmen adaylarını sadece tek tip karaktere ya da öğretme tarzına sahip kimseler arasından seçilmesi gerektiği anlamına gelmiyor ama çocuklarımızı, torunlarımızı, arkadaşlarımızı ve ailemizi eğiten insanların bazı temel kişilik özelliklerine sahip olması gerekiyor. Bu yaklaşım örneğin tıp ve ordu için de geçerli.

Senaryoya dayanan soru yöntemininin başarısı

Durumsal yargı testlerini Cambridge, Newcastle ve York’da denedik, Avustralya, Finlandiya, Macaristan ve Litvanya’daki üniversiteler ve eğitim bakanlıklarıyla bilikte çalışıyoruz. Testlerin onaylanmasından sonra bu yeni seçme sürecini ülke çapında bazı yerlerde ve internet üzerinden video senaryolarıyla uygulamaya başlamak için heyecan duyuyoruz.

Yazını başındaki senaryoya dönelim tekrar. Anlatılan durumda verilecek kusursuz bir tepki bulunmamasına rağmen, eğer “b” şıkkını seçtiyseniz, sınıftaki bir duruma uyum sağlayabileceğinizi göstermiş olursunuz. “c” şıkkını seçtiyseniz gelişmeye açık bir zihin yanınız var ve çocukların çaba harcayarak kendilerini geliştirebileceklerine inanıyorsunuz. “a” şıkkı, zorluklar karşısında direnç gösteremediğinizi, “d” şıkkı da bütün öğrencilerinizi derse katma konusunda yeterince etkili olamadığınızı gösteriyor olabilir. Sizin karakter özelliğiniz hangisi? Belki de harika bir öğretmen olabilirsiniz.

Kaynak: http://www.theguardian.com/teacher-network/2016/mar/02/can-you-spot-a-good-teacher-from-their-characteristics

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

YKS KİTAPLARI Nazilli Haber