İTİRAZ EDİYORUM...

Okullarımızda sınavlar bitti. Önümüzdeki günlerde öğretmenlerimiz sınav sonuçlarını okuyacaklar...

Ortaokul ve lise çağlarımızda sınav sonuçlarına itiraz etmek, özellikle "komando öğretmenlere" cesaret isterdi; duyuyorum, değişen fazlaca birşey yok...
İtiraz eden öğrenci, "itirazın sonucu puanın değişmezse, notunu düşürürüm." tehdidiyle karşılaşırdı veya, "idareye itiraz et" der, işi yokuşa sürerlerdi !...

Oysa demokrat öğretmenlerimiz sınav kağıtlarını dağıtır, gerekirse açıklamalarda bulunurdu...

Ben hiç itiraz etmedim; taban puanı beş olan ev ödevinde "yaratmak" sözcüğünü kullandığım için, Isparta Gönen Öğretmen Lisesi lise birinci sınıfında, fen bilgisi "komando öğretmeni" Bekir Bağ 0.50 (evet sadece sıfır tam yüzde elli) puan verdiğinde bile itiraz edemedim ve o yıl borçlu geçtim çok sevdiğim fen bilgisi dersinden ve fen bölümünü seçme şansım ortadan kalktı... Oysa birinci dönem fen bilgisi dersimize giren Gülendam öğretmenimizde iken karnemde yedi idi notum...

Hak arama istencimiz, kendimize güven duygumuz o günlerden törpülenmiş meğerse !...

Eğitimcilerimiz sınav kağıtlarını öğrencilere dağıtarak yanlışlarını görmelerini sağlamalı, öğrenci gerekirse öğretmeniyle tartışabilmeli, yanlışlarını görerek öğrenme etkinliğini sürdürebilmelidir...