İthal Okul Yöneticisi Çözüm Değildir

Eğitimdeki sorun öğretmenlerin idareci olması değil, yine yanlış kulvarda çözüm arıyoruz. Okul yöneticileri elbette öğretmenlerin arasından seçilmelidirler. Ancak liyakat ve ehliyet ön planda tutulmalıdır. Okul idarecileri, il/ilçe M.E.M. yöneticileri ve Bakanlık bürokratları silsile yolu ile merdivenleri basamak basamak çıkmalıdırlar. Profesyonel okul yöneticiliği arıyorsak öncelikle okul yöneticilerine eğitim öğretimin dışında yüklenen gereksiz yüklerini almalıyız. Öğrenci sayıları 501 in altında olan mevcut anadolu liselerinin, ilkokul ve ortaokulların 1 müdür yardımcısı normu bulunmaktadır. Bu okulların bu işlerden eğitim öğretime zaman aýırmaları neredeyse imkansız. Okul yöneticileri elektrik, su, doğalgaz, temizlik, güvenlik ve onarım gibi alanları dışındaki işlere enerji harcamaları önlenmelidir. Öğrencilerin sosyal, kültürel, sanatsal ve akademik alanda yetişmelerine önderlik yapmalıdırlar. Değerler eğitimine önem vermelidirler. Kısaca öğrencilerin eğitim öğretimi ile ilgili çalışmalara yönelmelidirler. Öğretmenlerine rehber olmalı, eğitim ile ilgili proje üretmelidirler. Eğitim öğretimin dışında okul idarecilerinin sırtında var olan yükten basit bir örnek vermek istiyorum. Teknolojinin ilerde olduğu bir dönemde yaşıyoruz. Ancak halen elektrik,su,doğalgaz faturaları bile bakanlıklar arası bir planlama ile sistem üzerinden otomatik ödenemiyor. Harcama yetkilisi görülen okul yöneticilerinin ilgili faturaları MEBBİS sistemine taratıp ilgili genel müdürlükten ödenek talep etmek zorunda olması, ödeneği takip etmesi,ödenek geldikten sonra mal müdürlüğü/defterdarlık sistemi üzerinden(muhasebat sisteminden) faturaları ödeyerek çıktılarını mal müdürlüğüne/defterdarlığa teslim etme konusunda zorunlu olmaları; teknolojiyi kullanamadığımızı, okul yöneticilerinin eğitim öğretim ile ilgili olmayan gereksiz işlere ciddi enerji harcamak zorunda kaldıkları ve bu gibi işlere ciddi zaman ayırmaları gerektiğini göstermektedir. Bu isler muhasebat program konusunda teknik bilgi isteyen islerdir. Bu gibi işler eğitim öğretimle ilgisi yoktur. Verdiğim bu örnek, okul yöneticilerine eğitimin dışında yüklenen işlerin içerisinde verilebilecek en basit örnektir.
Okularımızın bu gibi hizmetleri için artık bakanlıklar arası planlama ve koordinasyon çalışmaları zaman geçirmeden yapılmalıdır. Profesyonel okul yöneticiliğinden önce profesyonel bakanlık yöneticiliği ve profesyonel il/ilçe yöneticiliğine önem verilmelidir. Üstler profesyonel olduktan sonra öğrencilerin ruhuna dokunamamış, taşrada öğretmenlik yapmamış, işin mutfağından gelmeyen kisilerden okul yöneticisi zaten seçmezler. Yeni bakanımızın işinin ehli olması kamuoyunda bilinçli oluşturulan bu algıyı dikkate almayacaktır.