HERKESİN YAKA SİLKTİĞİ ÖĞRENCİLER BİLE BENİM DERSİMDE HİÇ TAŞKINLIK YAPMIYORDU…

Öğrenen - Öğreten Ş.A. Öğretmen’den Mektup.

***
Hocam iyi günler. İsmim Ş.A. Isparta'da yaşıyorum. Türk Dili ve Edebiyatı mezunuyum. Henüz atanamadım ama ücretli öğretmenlik deneyimim oldu. Öğretmenlik adına ilk defa bir şeyler yapacaktım ve aksi gibi, bunu kendi köyümde, bebekliğini bildiğim, mahalle aralarında oyun oynadığım, çoğu bana "abla" diyen gençlerin olduğu okulda yapacaktım.

İlk gün bu karmaşayı yaşadık hepimiz de. Çocuklar bahçede "abla" diye peşimden koşarken sınıfta nasıl hitap edeceklerini şaşırdılar. Bense tedirginlikten ve heyecandan elimi ayağımı nereye koyacağımı bilemez haldeydim. Hocalarımızın sürekli uyardığı, cümlelerimizde asla bulunmamasını söylediği "şeyyy.... ııııı...." sesleri dilimden düşmüyordu. Bir de öğretmen oldum ya, sürekli yüzümde aptal bir gülümseme. Daha o gün anlamışlardı benim çok tavizkar olabileceğimi.

İdare benden tek şey istedi: TEOG'da düşük olan Türkçe başarısını yükseltmek. Bir de öğrencilere mesafeli davranmam konusunda uyardı. Ders başarısını yükselttik ama o mesafeyi hiçbir zaman koyamadım. İlk günden rengimi belli etmiştim çünkü. Benim için sorun değildi aslında. Sevilen, özlenen, adına şiirler yazılan bir öğretmen olmak hoşuma gidiyordu. Herkesin yaka silktiği sorunlu öğrenciler bile benim dersimde hiç taşkınlık yapmıyordu. Bu yüzden kutluydum. Ama bu durum, idarenin ve diğer öğretmenlerin hoşuna gitmedi. Sürekli uyarı aldım. Milli Eğitim Müdürü bile tepkisini ifade etti. Bu, benim o dönemdeki en büyük eksikliğimdi.

Öte yandan, okulda bir anlayış vardı ki benim canımı çok sıkıyordu. Sürekli sınav odaklı, ders odaklı yaklaşım vardı. Öğrenciler kültürel faaliyetlerden uzak bırakılıyordu. Roman yerine test kitabı taşıması tercih ediliyordu mesela. Ben, Türkçe’de yaptıkları hataların hep okuma ve okuduğunu anlama eksikliğinden kaynaklandığının farkındaydım. Kütüphanenin eksik olduğunu anladığımda kendi kitaplığımdan kolilerle kitap taşıdım okula. Herkese dağıttım. Bitirdiklerinde yenisini istemek için hemen geliyorlardı. İdarenin desteğiyle, Isparta Kitap Fuarı'na gittik beraber. İlgileri hoşuma gittiği için hediye aldıklarım da oldu.

Her şeye rağmen çok kıymetli zamanlardı hocam. Fazla mi ayrıntıya girdim, bilmiyorum. Ama en değerli anım olduğu için uzun uzun yazmak istedim. İyi günler dilerim

***
Öğretmen öğrenci ilişkisinde nelere dikkat edilmeli? Deneyimli müdür ve öğretmenlerin sözlerine kulak vermeli mi? Bu sadece bizim toplumda değil, her toplumda önemli bir konu. Denetim Odaklı Korku Kültürü’nde öğretmen öğrenci ilişkisinde dikkat edilmesi gerekenlerle Gelişim Odaklı Değerler Kültürü’nde dikkat edilmesi gerekenler nasıl farklı? Tartışmaya ve üzerinde durup düşünmeye değer. Dikkatimizi çektiğin için Ş.A. öğretmenim teşekkür ediyorum.

Selam ve sevgilerimle

NOT: Öğretmenlik deneyim ve anılarını benimle paylaşmak isteyen öğretmenler aşağıdaki adrese yazabilirler:
ilkyil@dogancuceloglu.net

Doğan Cüceloğlu Facbook Sayfasından Alıntı