Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
Gerekli miktarda aşı temin edilmediği ve dolayısıyla aşılama süreci belirlenen takvimde ilerleyemediği için korona ile mücadelenin sekteye uğradığı ülkemizde, eğitimde alınan yanlış kararlar da toplum sağlığı için ciddi tehditler barındırmaktadır.
Öğretmenlere aşılama yapılmadan köy okullarında başlatılan yüz yüze eğitimdeki tablo, yarın öbür gün diğer okul türleri açıldığında ne olacağını da göstermektedir. Eğitimin başladığı köy okulları şu an yerel tehlike merkezleri haline gelmiştir. Bizim itirazlarımıza rağmen çok daha öncesinde birçok köy okulu kapatıldığı ve harabe olmaya terk edildiği için taşımalı eğitim garabeti varlık göstermekte ve birçok köyden tek bir okula öğrenci taşınmaktadır. 2021 yılına yakışmayan bu ilkellik, sınıfların kapasitesinin üstünde öğrenciyle dolmasına ve bulaş ihtimalinin yükselmesine yol açmaktadır.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, son açıklamasında "Öğretmenler Şubat'ın son haftasında aşılanacak" dese de, ortada insan ve toplum sağlığını hiçe sayan bir tablo vardır.
- Öğretmenleri aşılamadan köy okullarının açılması hem öğretmenler, hem de öğrenciler ile veliler için ciddi bir bulaş riski yaratmıştır. Bu hatalı hamle, en temel hak olan yaşam hakkını ihlal eden bir planlama yanlışıdır.
- Öğretmenlerin Şubat'ın son haftasında aşılanmaya başlaması, bu kara tabloyu temize çıkarmayacaktır. Aşının sadece ilk dozunun yapılabileceği, 2.doz için kuluçka süresi hesabıyla mecburen beklenecek zaman ve 2 dozun tamamlanmasının ardından bağışıklığın oluşması için gerekli vakit hesap edildiğinde, bu bilimsel süreci beklemeden okulların açılmasının müjde değil kara haber olduğu anlaşılacaktır.
- Okulların fiziki durumları hesaplanıp sınıflara düşen öğrenci sayısı belirlenmemiş, okullara kadrolu temizlik personeli atanmamış ve hatta okulların nasıl temizlenip nasıl denetleneceğine dair somut bir program açıklanmamıştır. Bu başıboşluk içerisinde okullarda yüz yüze eğitime geçmek, koronaya davetiye çıkarmaktır.
Eğitim-İş olarak eğitim emekçilerimizin, onların ailelerinin, öğrenci ve velilerimizin sağlığından endişe duyuyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı'nı bu haklı endişemizi giderecek, ülkeyi etkisi altına alan bir salgın olduğunun farkında olduklarını belli edecek adımlar atmaya çağırıyoruz!
Unutmayın kaçırılan derslerin, ertelenen sınavların telafisi olur ama tek bir canın bile telafisi mümkün değildir!
MERKEZ YÖNETİM KURULU