Daha İyi Bir Öğretmen mi Olmak İstiyorsunuz Eğer?

Öğretmenliğimin beşinci yılının hediyesi, sabırdı. Bir eğitimci olarak her yıl aklıma yeni bir şeyler geliyor ve bu beşinci yılda, sürecin “başa çıkılmaz ölçeği” oldu. Başlangıçta bu kısmen, nelerin benim kontrolümde olduğu ve nelerin olmadığını görmenin bir tepkisiydi.

Tüm yıl boyunca öğrencilerimle birlikte onları gevşetmek ve canlandırmak için çalıştım – onları çevik ve duyarlı yapmak için, öğrenmelerinin yanı sıra amaçlarını, görevlerini, teknolojiyi ve yerlerini de hesaba katarak haraket edebilmeleri için. Önce içlerine bakmak ve oradan dışarı doğru hareket etmek için.

Her gün ben planlama, kontrol etme ve bir amaç oluşturma konularında içgüdülerimle savaştım onlar da işlerinin bitmiş olması ve uysal olmak için. Bazen suda boğuluyormuş gibi hissettiğim zamanlar oldu. Fakat birkaç ay önce cevap vermeye başladılar ve son haftalarda fikirler ve projeler benim onların ardından koşmamdan daha hızlı ilerlemeye başladı.

Ki bu kesinlikle benim istediğim şeydi.

Çoğu zaman neredeyse vazgeçiyordum. Kültürü, okuryazarlığı, teknolojiyi, kendimi, Minecraft’ı, Justin Bieber’ı ve benim vizyonuma uymayan her şeyi suçladım. Fakat bütün bu süre zarfında gelişen bir şey vardı – Ben bunu göremedim, çünkü doğru yere bakmıyordum. Bir öğretmen olarak, bir deneme şansı verdiğiniz ve çok olumlu sonuçlarıyla sizi şaşırtacak strateji, teknoloji ve öğrenme modelleri ile karşılaşabilirsiniz.

Ne zaman durmanız ya da ne zaman devam etmeniz gerektiğini bilme konusunda kendinize güvenin. Başarmaya çalıştığınız şey ne olursa olsun, bazen “harika yeni şeyin” düşündüğüz kadar iyi olmayabileceğini tam olarak bilemeyebilirsiniz. Bu açıklamaları beceriksizce yapmak ve işler çığrından çıktığında sorunları nasıl çözebileceğinizden emin olmamak anlamına gelebilir. Öğrencileriniz gibi sizin de zamana ihtiyacınız var.

Baskı, haritalar, (müfredat) ve öğretmen el kitapları çağında, bütün cevaplara sahip olmadığınız için kendinizi affedin. Bunu çalışarak, o işi yaparken öğrendiğiniz için. Bir öğrencinin neden mücadele ettiğini tam olarak bilemediğiniz için. Bu sorumluluğunuzun bir mazereti değildir fakat öğretme ve öğrenme süreçlerine, öğrencilerin ve standartların bilimsel çarpışmalarından daha büyük bir şey olduğu payesini verir.

Bir mazeret bulmak yerine sabır, sizi aşırı tepki vermekten koruyabilir. Sizi bir değerlendirme planı ile yerinize oturmaya ya da bir süre sonra zaten kendini zaten belli edecek değerlendirme sonuçlarını görmeye zorlayabilir. Sabır sizi, yaratıcı düşünmenizi kesen stresten, kimsenin kazanmadığı ve sizin aşırı bitkin olduğunuz panik öğretmen moduna girmekten koruyabilir. İnsan ve teknoloji temelli olarak hem yaratıcı hem de bilimsel çalışmanız gerekir.

Kaynak: http://teachthought.com/teaching/the-wisdom-of-patient-teaching/utm_content=bufferbc70a&utm_medium=social&utm_source=twitter.com&utm_campaign=buffer

(Kısaltılarak çevrilmiştir.)