Çocuklarınızla İkinci Eğitim Baharı Yaşamaya Var Mısınız?

Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!

Çocuk eğitiminde aile desteğinin rolü azımsanmayacak kadar önemlidir. Eğitimin en önemli asli unsurları aile, öğretmen ve çocuktur. Ancak eğitim faaliyetinde aile üzerine düşen desteği yerine getirmediğinde öğretmenin ve çocuğun süreç içerisinde göstermiş olduğu çabalar çoğu zaman boşa çıkabilmektedir. 

Öğretmenlerimiz, ebeveynlere gerek veli toplantılarında olsun gerekse yıl içinde çocuklarının durumunu sormaya geldiklerinde olsun veli desteğinin çocuğun sağlıklı ve verimli bir eğitim hayatı açısından çok önemli olduğunu belirtirken zaman zaman bazı velilerden “valla hocam çocuğun derslerinden anlamıyorum. O yüzden de yardımcı olamıyorum” gibi pasif cevaplar aldıklarından şikâyetçiler.
Gerçekten de bu tepki ebeveynler arasında çok yaygın olan pasif bir tavır alış diyebiliriz. 

Kimi ebeveynler iş yükünün ağırlığından ve zamanı olmadığından şikâyetçi iken kimi ebeveynler de eğitim düzeyi iyi olmadığından bu gibi durumlarda pasif bir tavır takınmaktadır. Özellikle çalışan anne ve babalar günün sonunda eve geldiklerinde iş yaşamının yorgunluğu ve stresini gerekçe göstererek çocuğun derslerine yardım edemediğini itiraf etmektedir. Ödevlerden ziyade çocuklarla yaptığımız görüşmelerde oyun ve benzeri boş zaman etkinliklerinde bile onlara zaman ayırıp partnerlik yapamadıklarını görmekteyiz. Bu da çocukların hem ders başarılarında hem de anne baba ile ilişkilerinde duygusal doyuma ulaşma, onlarla verimli ve kaliteli zaman açısından bir yoksunluğa neden olmaktadır. Derslerde ve aile içi ilişkilerde ebeveynlerden gerekli pozitif katkıya ve doyuma ulaşamayan bu çocuklar, maalesef bilgisayar, tablet, telefon ve televizyon ile doyum sağlamaya çalışmaktadır. 

Üstelik bu durum sadece eğitimli ve çalışan ebeveynlerde görülen bir durum değil. Eğitim düzeyi iyi olmayan alt gelir grubuna sahip ebeveynler için de benzer şeyleri söylemek mümkün. Onlarda gün boyu çalıştıkları ağır iş koşullarından sonra eve geldiklerinde anca yorgunluklarını atabildiklerini ifade etmektedir. Ev hanımı olan anne ya eğitim durumunu ya da ev işlerinin ağırlığını gerekçe göstermektedir. Bu grupta yer alan ebeveynlerin çoğu ya eğitimli olmadıklarından ya da kendi okul geçmişlerinde de pek başarılı olmadıklarından çocuklarına yardımcı olamadıklarını ifade etmektedirler. 
Yani kısacası gerek eğitim düzeyi açısından gerekse de ekonomik aççıdan farklı yapıya sahip aileler olsun her iki durumda da ebeveynlerin çocukları ihmal ettiği gerçeği ile karşı karşıyayız. 

Peki, o halde ne yapabiliriz?

Pek çok kez medyada tanık olduğumuz üzere uzun yıllar birlikte yaşamış çiftlerimizin zaman zaman nikâh tazelediğini sanırım birçoğumuz görmüşüzdür. Biz de bu nokta da neden çocuklarımız ile birlikte ikinci bir eğitim baharı yaşamayalım. Bu hem eğitimli aileler hem de çocukluğunda sağlıklı bir eğitim hayatına sahip olmayan aileler için çocuklarıyla geçirebilecekleri harika nostaljik bir bahar olur. Çocuklarla kaliteli zaman geçirmek, onları duygusal yönden ebeveyn ilgi ve sevgisiyle tatmin etmek için çok yönlü ve faydalı bir etkinlik olmaz mı?
Çocuklarımızın eğitim başarısı, sağlıklı kişilik ve okul hayatı için değmez mi soruyorum? Pasif bir tavır alış ve ilgisizlik hem çocuklara hem de eğitim işini fedakârca yapan öğretmenlerimize haksızlık olmaz mı?

Hem bu sadece bir öneriden ibarette değil gerçekten bunu ben kendim de yapıyorum. Şu an dördüncü sınıfa giden çocuğumla ikinci eğitim baharımı yaşıyorum. Çocuğunuzla ilkokul arkadaşı olmak çok ayrı bir heyecan; çocuğunuzun eğitimine destek olurken hem onunla kaliteli zaman geçiriyor hem de kendi çocukluğunuza bir zaman yolculuğu yapmış oluyorsunuz. Yarım kalmışlıkları, başaramadığınız ve öğrenemediğiniz pek çok şeyi telafi etme ve ilkokul arkadaşınız ile bunları öğrenme imkânına kavuşuyorsunuz.

Peki, bir faydası var mı bu yaptıklarınızın dediğinizi duyar gibiyim? Tabi ki de var hem kendi adıma hem de çocuğum adına bunu rahatlıkla söyleyebilirim. Bazı akademik çalışmalarım dolayısıyla bu eğitim baharına iki yıllık bir ara vermiştim. Bu pasif mazeretim sonrasında çocuğun okul başarısında düşüş görmeye başladım. Neyse ki bu hatamı geç de fark ettim. Şimdi her ne olursa olsun hiçbir bahanenin ardına sığınmadan her gün belli bir zamanımı ilkokul arkadaşıma ayırıyor ve eğitimde ikinci baharı yaşamının tadını birlikte çıkarıyoruz.
 

Vedat Demir

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

Avatar
ömer gözükara 6 yıl önce

çok güzel bir yazı

YKS KİTAPLARI Nazilli Haber