Çocuklarımı Bizden Ayrılmaları İçin Yetiştiriyorum

Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!

Eve geldiğimde ve düşünecek yerim olduğunda (okumak: yatağa yatmak, uyuyakalmaya çalışmak… en iyi En derin düşünme, kim yine de uyumak ister?) o tatlı öğretmenle konuşmam konusunda bana bir şey çarptı.
Evet, oğlumun durumu gerçekten iyiydi, özellikle de kendini verirse.

Ancak oğlum aynı zamanda ödevlerini yaparken acele edebiliyordu, dikkati dağılıyor ya da gerektiği kadar dikkatli davranmıyordu.

Öğretmen onun doğru yolda ilerlemesini sağlamak için uyguladığı bir kaç taktikten söz ettti.

Şükürler olsun!

(Acaba öğretmeninden, oğlumu becerilerini evde de kullanması için ikna etmesini istemek fazla mı olurdu? Mesela odasını toplaması için? İşin sırrı pratik yapmakta, öyle değil mi?)

Öğretmeni emekleri için, tahammülü için, kozlarını iyi kullandığı için övdüm.

Öğretmen bir an şaşkınlıkla durdu, sanki başka bir şey olmasını bekliyor gibiydi. Belki övgülerin hemen ardından bahaneler ya da mazeretler sıralayacaktım.

Tuhaf bir sessizlik yaşandı.

Sonra öğretmen bana teşekkür etti.

Görüşmenin devamı da harikaydı ama o gece uyumaya çalışırken görüşmenin özellikle bu kısmı zihnimde defalarca canlandı.

Öğretmen. Bana. Teşekkür etmişti.

Sonra birden aydınlandım…
Öğretmenler günümüzde diledikleri gibi öğretemiyorlar, elleri kolları genellikle bağlı oluyor ve anne babalar her an tepelerinde oluyor.

Yoldan çekilmemiz ve öğretmenlerin öğretmesine izin vermemiz gerekiyor.

Sakın beni yanlış anlamayın, elbette anne babalar olarak görevimiz çocuklarımızı kötülükten ve adaletsizlikten korumak… Kesinlikle bundan vazgeçin demiyorum size. (Çocuğuma zarar verecek olursanız benim neler yapabileceğimi tahmin bile edemezsiniz.)

Peki ya çocuğunuzun keyfini kaçıran şeyler için ne yapacaksınız?
Bir ödevi yeniden yapmak zorundaysa?
Cezalı olduğu için teneffüse çıkamadıysa?
Öğretmeni ödevini geç getirmesini affetmeyip sıfır verdiyse?

Her an, yollarına çıkabilecek şeyleri ortadan kaldırarak günü kurtarırsak çocuklarımıza ne öğretiriz?

Onlara ne öğrettiğinizi söyleyeyim size…
Hayat denen şeyle tek başlarına baş edemeyeceklerini öğretiyorsunuz.
Anne babalarının diğer bütün otorite figürlerinden daha güçlü olduğunu öğretiyorsunuz.
Biraz sızlanacak olurlarsa işlerin yoluna gireceğini öğretiyorsunuz.

Bunların hepsi yalan.

Çocuklarınızın kahraman koruyucuları olarak sorunlarını basit bir yara bandıyla geçiştirirseniz hayatları boyunca işlemeye devam edecek bir yaraları olur.

Çocuklarımız koca kötü dünyaya adım attığında;
Üniversitedeki hocalarına en son meseleleri “tartışmak” için eposta gönderemeyeceğiz,
Haksız bir notu düzeltmek için üniversite kampüsünün altını üstüne getiremeyeceğiz,
Patronlarını onların önünü açması için azarlayamayacağız,
Ve umalım ki evliliklerini biz ayarlayamayacağız.

Çocuklarımıza hayatla başa çıkmalarını öğretmek zorundayız.

Onların başarısız olmasına izin vermek ve sonra onlara nasıl toparlanacaklarını öğretmek zorundayız.

Bazen izlemek çok zordur, hatta insana acı verir ama geleceğin yetişkinlerinin karakterleri gerçek anlamda böyle gelişir.

Çocuklarımızı çok çalışmaya ve kendi hatalarına sahip çıkmaya hazırlıklı olacak şekilde yetiştirmek istiyorum. Onların hayatın karşılarına çıkaracağı sınavlardan ve zorluklardan sıyrılabilecek kadar donanımlı olmasını istiyorum.

Bunları, hâlâ yuvamızın çatısı altındayken yavaş yavaş öğrenmelerinin en iyisi olduğuna gerçekten inanıyorum.

Küçük insanlar, küçük problemler… Daha büyük insanlar, daha büyük problemler.

Bize düşen, bu mücadeleleri sırasında onların yanında yürümek, önlerinde değil.

Onları bize ihtiyaç duymayacakları şekilde yetiştirmek zorundayız.
Onları bizden ayrılmaları için yetiştirmek zorundayız.

Kaynak: http://foreverymom.com/family-parenting/im-raising-them-to-leave-me-christen-spratt/

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

YKS KİTAPLARI Nazilli Haber