Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
ÇOCUKLAR GİBİ ÖĞRENEBİLİR MİYİZ?
"Öğrenmeyi bıraktığın zaman, ölmeye başlarsın."
Albert Einstein
Öğrenmek, bir bilgiyi şimdi veya gelecekte kullanmak adına elde etmek demektir. İnsan doğumundan itibaren öğrenmeye ve öğrendiği bilgileri hayatına uygulamaya başlar. Bu süreç içerisinde öğrenilen her bilgi hayatını ve davranışlarını şekillendirdiği gibi beynini de şekillendirir.
Birçoğumuzun tecrübe ettiği üzere çocuklar, yaşlılara göre çok daha hızlı öğrenir ve bu yüzden insanlar belirli bir yaşın üzerine geldikten sonra öğrenmeyi bırakırlar veya çok aza indirgerler. Son yıllarda yapılan araştırmalara göre öğrenmenin yaş değil beyin ile alakalı olduğu sonucuna varıldı. Beyin, her öğrenilen bilgiden sonra gelişmeye ve bir sonraki bilgiyi daha kolay öğrenmeye başlıyor. Çocuklar için her şey yeni bilgi olduğu için öğrenme kapasiteleri çok daha gelişmiş oluyor. Bu araştırma, yaşlıların da çocuklar gibi öğrenme kapasitesine ulaşabileceğinin sinyalini vermiş oldu çünkü internet sayesinde bütün yaşlılar sınırsız bilgi edinme imkanına sahip ve dolayısıyla öğrendikçe beyinlerini bir çocuğunki kadar öğrenmeye aç hale getirebilirler. (Daha fazla bilgi için: The Ageing Brain, Andragogy)
Bilgi edinmediğimiz her gün beynimizi bir adım geriye götürmektedir. Yeni yerler görmek, yani çevreyi tanımak da aslında bilgi edinmektir. Yaşlılar, çocuklardan farklı olarak çevresine aşinadır ve yeniden öğrenmeye gerek duymaz. Özellikle haftanın 5 günü aynı yoldan işe gitmek, haftasonları sadece bilindik yerleri gezmek gibi monoton bir düzene sahiplerse öğrenme kapasitelerine ve beyinlerine zarar vermektedirler. Farklı yollar, farklı yerler keşfetmek yeni bir şeyler öğrenmek anlamına geleceği için beyniniz açısından yararlı olacaktır. Buna dayanarak, "Çok gezen çok bilir." mottosunu "Çok gezen çok öğrenir ve öğrenme kapasitesini geliştirir." olarak güncelleyebiliriz.
Bilgi öğrenmeyi sadece etraftakileri keşfetmek ile kısıtlamak da yanlış olacaktır. Beynimizi günlük olarak çalıştıracak ve aynı zamanda kişisel olarak gelişim sağlayacağımız bilgileri öğrenmemiz de gereklidir. O zaman, her gün mutlaka az da olsa bir şey öğrenmeliyiz. Bir dil, bir yetenek öğrenmek veya şuan yaptığınız gibi bir blog yazısı okumak bunlara örnek olarak verilebilir.
Ek olarak, öğrenmeniz gerektiğini düşünüp de harekete geçmediğiniz her an beyninizi boş yere yormakta ve öğrenme için gerekli olan enerjiyi tüketmiş olursunuz. Bunu kısa bir uyarı olarak kendime ve sizlere vermek istedim.
Çocuklar daha az efor sarfederek beyinlerini geliştirir çünkü her anlarını öğrenerek geçirmek durumundadır. Yaşlılar buna sahip olmasa dahi başka bir avantaja sahiptir: "İrade". Yaşlılar iradelerini kullanarak öğrenme ve gelişme safhasını daha verimli hale getirebilirler. Bunlardan kendi hayatımda uyguladığım ve çok başarılı bulduğum iki tekniği önereceğim.
İlki Pomodoro Tekniği olarak adlandırılır. Öğrenme safhasında kaç dakika çalışmalı ve ne zaman ara vermeli gibi problemler ortaya çıkacaktır. Bu soruna çözüm olarak 1980'lerde bulunmuş olan bu teknik, birçok insan tarafından uygulanmaktadır. İlk olarak öğrenilecek şey ve gündelik görev kısmı belirlenir. Daha sonra 25 dakika çalışma 5 dakika ara şeklinde 4 ayrı periyod yapılır. Dördüncü periyod sonunda 30 dakika ara verilir. Belirlenen görevin süresine göre bu program ile devam eder. Bu sayede konsantrasyonunuz artar ve daha programlı olursunuz. Bu tekniğin takibi için birçok yazılım bulunmaktadır. Eğer ihtiyaç duyarsanız bu yazılımlardan uygun bulduğunuzu kullanmanızı tavsiye ederim. (Örnek bir yazılım)
İkinci teknik "Progressive Overload" yani "Aşamalı Aşırı Yüklenme" olarak adlandırılır. Bu teknik ağırlıklı olarak fitness sporu ile uğraşan insanlar tarafından uygulanır. Monoton bir ağırlık kaldırma programı yerine, sporcu daha ağır ağırlıklar ile kendini zorlar. Gücünün ağırlık seviyesine yetişmesi için bu programa sabırla devam eder. Kendini zorlamasının sağlık açısından zararlı olmaması adına aşamalı olarak bunu yapar. Biz de öğrenci olarak bunu bir şeyler öğrenirken uygulayabiliriz. Örneğin normalde 30 dakikada okuyacağım bir yazıyı kendimi zorlayarak, anlayacak şekilde 10 dakikada okuyabilirim. Bunu başarana kadar tekrar ederim. Veya dil öğrenmek için kendimi sürekli olarak yabancı dilde konuşmaya zorlayabilirim. Bu tekniğin yararı hem daha dikkatli bir öğrenme süreci ve yüksek verim elde etmeniz hem de zaman kaybını azaltmanız olacaktır.
Öğrenmek, insanları hayvandan ayıran ve kişisel ve toplumsal gelişmeyi sağlayan bir etkinliktir. Birçok başarılı insan öğrenme sayesinde farkını ortaya koydu ve insanlığı bir üst seviyeye taşıdı. Biz de hiçbir zaman öğrenmeyi bırakmamalı ve öğrendiğimiz bilgileri insanlığın yararına kullanmalıyız.