Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
Ödevin ne kadar faydalı olduğunu gerçekten sorguluyorum. Özellikle de yaşça küçük ilkokul öğrencileri için.
“İlköğretim çağındaki öğrenciler (İngiltere için 5-11 yaş arası) ödevden etkin bir şekilde muaf edilmelidir. Çünkü ödev, çocukluğa zarar veriyor ve aileler arasında gerilime sebep oluyor” diye uyarıyor Londra’daki King Alfred Okulu’nun müdürü Dawn Moore.
Okulunda düzenlenecek Ödev Konferansı öncesi konuşan Moore, “Öğrencilere küçük yaşlarda aşırı yüklenilmesini önlemek için öğretmenler, ilkokulun son bir-iki yılına kadar öğrencilere ödev vermeyi bırakmalı” diyor.
Moore’a göre ülkedeki hemen tüm okullar (devlet ve özel dahil), yaşları 5 ile 11 arasında değişen çocuklara düzenli ödev verme konusunda fazla katılar.
Hükümet tarafından belirlenen eski uygulamaya göre 7 yaşına kadar çocuklara önerilen ödev süresi haftada bir saat. İlköğretimin son dört senesindeki öğrenciler için bu süre, her akşam yarım saate çıkıyor.
Ancak Moore, uygulamanın çocukların eğitimine ve ev hayatına zarar verebileceğini söylüyor.
Moore’a göre öğrencilerin dinlenmeye, ara vermeye ve okuldan sonra dışarıda oynamaya ihtiyacı var. Moore ödevin aileler ve çocuklar arasında aşırı gerilime sebep olduğunu söylüyor:
“Ödevin ne kadar faydalı olduğunu gerçekten sorguluyorum. Özellikle de yaşça küçük ilkokul öğrencileri için. Sekiz ya da dokuz yaşındaki çocukların her akşam iki ya da üç saat ödev yapması fikri hakkında ciddi endişelerim var.”
Son yıllarda çocuklara verilen ödevlerin miktarı ve türü yoğun bir şekilde tartışılmaya başlandı. Özellikle de ilkokul çağındaki çocuklara verilen ödevler.
İngiltere’deki Öğretmenler Derneği, bir süre önce ilköğretim çağındaki çocuklara zorunlu ödev verilmesinin yasaklanması için çağrıda bulundu. Öğretmenler Derneği, çocukların keşfedebilmeleri, deneyleyebilmeleri ve üzerlerinde baskı hissetmeden öğrenmekten zevk alabilmeleri gerektiğini söyledi.
Aynı zamanda bazı okullar da ödev konusuna bireysel olarak kısıtlamalar getirdi. Bunlardan biri de devletin en iyi ücretsiz okullarından biri olan Norwich’deki Jane Austen Koleji. Okul, öğrencilerinin bütün çalışmalarını normal ders programı saatleri içinde yapmalarını bekliyor.
Önceki hükümetin çocukların günde iki buçuk saat ödev yapmasını sağlamak için yaptığı baskı göz önüne alındığında, okulun getirdiği değişimin oldukça büyük olduğunu söyleyebiliriz.
1998 yılında hayata geçirilen eski kanunlara göre ilkokullarda yaşları 5 ile 7 arasında değişen çocukların haftada bir saat ödev yapması, 7 ve 11 yaş arasındaki çocukların ise her akşam yarım saat ödev yapması isteniyordu. Ortaokullarda ise 11 ve 14 yaş arası çocukların her akşam 45 ile 90 dakika arası ödev yapması beklenirken, 14 ve 16 yaş arası öğrencilerin her akşam iki buçuk saate yakın süre ödev yapması isteniyordu.
Bu kurallar, okul saatleri dışındaki zamanlarda yapılan çalışmalar hakkında son sözü öğretmenlerin söylemesi gerektiği tartışmaları arasında eski Eğitim Bakanı Michael Gove tarafından devre dışı bırakıldı.
Okul müdürü Moore, okulunda çocuklara beşinci yıla kadar ödev verilmediğini söylüyor. Çocuklar 11 yaşına geldiklerinde ise haftada bir saat ödev yapmaları isteniyor. Genelde Cuma günleri bir proje ödevi veriliyor ve öğrenciler bir sonraki hafta boyunca bu ödevle uğraşıyorlar.
“Çocukların okulda çok yoğun bir gün geçirdiklerini, eve gittiklerinde genellikle çok yorgun olduklarını ve biraz ara vermeye ihtiyaç duyduklarını düşünüyorum” diyor Moore. “Biz çocukken oynamak için dışarı çıkardık ve bolca temiz hava alırdık. Bunun çok ama çok değerli olduğunu düşünüyorum.”
Moore şöyle devam ediyor: “Beni en çok kaygılandıran şeylerden birisi de, yapılması gereken ödevlerin miktarı yüzünden ailelerin bütün akşamı gerginlik içinde geçirdikleri durumlara maruz kalmaları. Bütün gerilim, ödevi, okul ile yemek ve yatma saatinin arasına sıkıştırmaya çalışmaktan kaynaklanıyor.”
Moore, ödevin sadece daha büyük çocuklar için olması gerektiği konusunda ısrar ediyor ve “Eğer gerçekten bunca zahmete değecekse” diye de ekliyor.
“Ödevin, motivasyon düşüklüğüne ve öğrenmeyi sıkıcı bulmaya sebep olabileceğini düşünüyorum. Çünkü olay, ödevin öğrencilerin meraklarını keşfetmelerine nasıl yardım ettiği ile ilgili değil, sadece yapılması gereken bir şeyi yapıp üzerini çizmekle ilgili.”
“Bütün öğretmenlerime şunu söylüyorum: Sadece bir anlamı ve önemi varsa ödev verin, ödev vermiş olmak için değil.”
Ulusal Öğretmenler Birliği Genel Sekreteri Russell Hobby şöyle diyor: “Yaşı daha büyük olan ilkokul öğrencileri için makul miktarda ödev uygundur. Ama kesinlikle her gün ve çok fazla olmamalı. Ödev, özellikle heceleme ve zaman tabloları pratiği için faydalı olabilir. Ayrıca aileleriyle birlikte yapabilecekleri küçük projeler de fayda sağlayabilir.”
“Ancak ödev konusunda aşırıya kaçmamak ve çocukların çocukluğunu yaşayabilmeleri için zamana ve alana ihtiyaç duyduklarını unutmamak gerekiyor. Ayrıca çocukların dinlenmek ve kendilerine gelmek için de zaman ihtiyacı var. Bunlar sağlandığında sınıflarda çok daha iyi öğrenebildiklerini görüyoruz.”
Kaynak: http://www.telegraph.co.uk/education/educationnews/11140668/Homework-damages-primary-age-pupils.html