Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
Dün öğleden sonra dershaneden dönen kızım kapıdan ağlayarak girdi.
“ Anneeee, neden hep böyle oluyor ?” diye boynuma sarıldı. Neden bahsettiği ile ilgili hiçbir fikrim yoktu. Normalde yolda arar ve anlatmaya başlardı ama bugün öyle yapmamış nedense.
Sarıldım bir şey demeden ve bir süre öyle kaldık. Bu ikimizi de iyi geliyor ve biliyor musunuz kızımla ben böyle sarıldığımızda her ikimizin de kalbinde bir sıcaklık oluşmaya başlıyor. Yüzeyden de hissedilen bir şekilde ve üstelik tam aramızda öyle yoğunlaşıyor ki her ikimizde çok net hissediyoruz. Sanırım bu yüzden yaklaşık on dakika sarılmak her ikimizi de müthiş rahatlatıyor.
Kızım rahatladı yine ama ağlamaya devam etti. Aldım onu kanepeye geçtik.
“ Hep böyle olan ne kızım, anlatır mısın lütfen ?”
“ Anne ya bu aralar istediğim hiçbir şey olmuyor. Neden herkesin istediği oluyor da benim olmuyor. Artık bıktım bundan, benim de istediklerim olsun istiyorum.”
“ Bir dakika dur kızım. Böyle anlattığında anlamıyorum ki lütfen tek tek örnek vererek anlat olur mu ?”
“ Ya biliyorsun, dün dershanede sınıf belirleme sınavı vardı. Ne oldu bil, ben hiç istemediğim bir sınıfa düştüm. Off nefret ediyorum dershaneden.”
“ Tatlım bunun sebebi neydi sence ?”
“ Hiç anne, hocalar o kadar saçma sorular sormuşlardı ki. Henüz öğrenmediğimiz şeyleri bilmemizi beklediler bizden. Ben nereden bilebilirim daha öğrenmediğim şeyi.”
“ Bu ilginç. Neden böyle bir şey yapsınlar ki ?”
“ Ne bileyim anne. Yaptılar işte o yüzden ben de o salak sınıfa düştüm.”
“ Peki diğer arkadaşlarından o salak sınıfa düşmeyenler senden farklı ne yapmış olabilirler.”
“ Ne bileyim yapmışlar soruları işte. Ne demek istiyorsun, sen yapamadın mı diyorsun bana ?”
“ Sadece anlamaya çalışıyorum kızım. Değişik sınıflara geçen arkadaşlarınla senin aranda ki farkı ne yaratıyor diye.”
“ Söyledim ya… Daha öğrenmediğimiz şeyleri sormuşlar işte. Bazı arkadaşlar bilmiş ben nereden bileyim nasıl yaptıklarını ?”
“ Kızım gittiğin dershane profesyonel ve son derece iyi eğitimcilerden oluşan bir ekip. Eğer söylediğin gibi yapmış olsalar bile eminim bunun bir sebebi vardır.”
“ Anne sende herkese çok güveniyorsun. Yok işte doğru dürüst hazırlamamışlar anlasana…”
“ Peki madem bundan bu kadar eminsin, bunu onlara yani öğretmenlerine sormalısın. Eğer sorularına senin için yeterli gelmeyen cevaplar verirlerse tekrar konuşalım o zaman.”
“ Tamam sorarım. Ama başka konularda var…” dedi ve aynı isyankar heyecanıyla devam etti anlatmaya. Konu bir değil üç-beş. Benim tatlı kızım ergenliğin verdiği aşırı duygulanma zamanlarından birini yaşıyor yine.
O niye böyle, şu neden şöyle vs vs vs devam etti. Arada bir sarıldım, elini tuttum. Sabırla dinledim. Konuları öyle algılıyor ve anlatıyordu ki inanın o sırada ne desem olmayacaktı. Çünkü bahsettiği konular hayatın içinde olan ve kendi kendine yaşamayı ve üstesinden gelmeyi öğrenmesi gereken konulardı.
“ Bitti mi kızım ?”
“ Daha ne olsun anne. Neden böyle neden bazıları hep şanslı, neden bazılarının hayatı çok daha kolay, neden hayat bu kadar adaletsiz ….”
“ Tatlı kızım, meleğim benim. Anlattığın olaylar ve sorduğun sorular öyle derin konular ki…Biliyor musun ?
Pek çoğumuzun hayatı bu soruları sorarak ve senin de haksızlık olarak belirttiğin olayları yaşayarak geçiyor. Maalesef ben de bunları yaşıyorum bazen. Şu an elimde bu sorularının cevaplarını verecek ve haksızlık olarak belirttiğin olayları bir anda değiştirecek bir sihirli değneğim olmasını ne çok isterdim ama maalesef yok tatlım.
Hayat böyle bir şey işte… Her zaman adil değil, her zaman haklıdan yana hiç değil. Ama hayat hep doğrudan ve iyiden yana bundan eminim tatlım.”
“ Ne demek istiyorsun ben nereden bileyim doğru ve iyi olan ne o olayda ?”
“ Bunu bilmek için şunu yapmak lazım sanırım; Yaşadığın olaylardan dersler çıkarmak. Yani yaşadıklarında başkalarının hatalarını veya neyi eksik yaptıklarını aramak yerinde kendi yaptıklarını değerlendirmek için kendini analiz etmek.
Bu ne demek; başına gelenlerde, haksızlık olarak algıladıklarında veya haklılık hissettiklerinde her zaman ama her zaman şu soruları sormayı dene kendine ;
Ben elimden gelenin en iyisini yaptım mı ?
Bir daha ki sefere olanı değiştirmek için neyi farklı yapmalıyım ?
Ve en önemlisi de ;
Ben haklı olmak veya kazanmak için başkalarına haksızlık yapıyor muyum ?
Bu soruları ve kendi kendine verdiğin cevapları izlersen bunlar seni hep iyiye ve doğruya götürür inan bana tatlım.”
“ Anneee hadi biraz daha sarılalım…”
Lafa bakın canıma minnet :)
Sevgilerimle...
Sema Deniz