ZORUNLU HİZMETE TEŞVİK PAKETİ UNUTULMAMALI

Eğitimci-Yazar Mehmet GÜLEÇ, 24 Kasım’da müjdesi verilen ve bir daha konuyla ilgili açıklama yapılmayan Zorunlu Hizmete Teşviği hatırlatarak, son iki yıldan beri sürekli gündemde tutmaya çalıştığımız konulardan biri de Zorunlu Hizmete Teşvik oldu ve her göreve gelen Milli Eğitim Bakanının da “Zorunlu Hizmete Teşvik Paketi” sözü, bir türlü uygulamaya geçirilemeyen bir proje olarak kaldı. Ancak bu sefer eğitim camiasında daha büyük bir beklentinin oluştuğunun altını çizerek, Zorunlu Hizmete sağlanacak bir teşvik paketinin ne kadar mühim olduğunu şu sözlerle dile getirdi: 

Zorunlu Hizmete Teşvik Paketi Neden Önemlidir?

Doğu ya da zorunlu hizmet süreci devlet memurları için hep sorunlu olagelmiştir. Sorunlu olmasının elbette ki birçok sebebi vardır. Terör, azgelişmişlik, birtakım imkanlara uzak kalınması ve benzeri gibi... Birçok memuriyette doğuda ya da batının sorunlu yerlerinde görev yapanlara görev tazminatı ödenirken öğretmenlere böylesi bir imkanın sağlanmaması gerçekten üzücü ve düşündürücüdür. Hakimlikten polisliğe, subaylıktan doktorluğa kadar hatta ülkeyi yöneten siyasilere kadar her mesleği yetiştirme de az veya çok emeği geçen öğretmenlerimizin doğudaki ya da batının sorunlu sayılabilecek yerlerindeki zorunlu hizmet süreçlerinde ne kadar yanlarında yer alabiliyoruz bunu toplum olarak düşünmeliyiz. Bu yerleşmelerde görev yapan eğitimcilerin unutulduğu birçok eğitim-öğretim yılı geride kaldı ve bu umutla başlamış bulunduğumuz 2018-2019 Eğitim-Öğretim Yılının ilk dönemi bitmek üzere... Yıllardır ihmal edilmiş olan eğitimcilere bir teşvik paketinin sunulması bu kadar zor bir iş olmasa gerek. Nitekim hem eğitimciler adına hem de zorunlu hizmet bölgesi olarak tabir ettiğimiz yerlerde eğitim istikrarının sağlanabilmesi adına söz konusu teşvik paketi ile ilgili olarak öngörüler birçok sendika tarafından Bakanlığa iletilmişti. Bu teşvik paketi daha önce Eski Bakanlar tarafından da birçok kez ifade edilse de tatbik edilemedi. Zorunlu hizmet bölgesindeki öğretmenler artık bu konuda bir adım atılmasını bekliyor. Çünkü bu teşvik paketi öğretmenlerin doğudan kaçmasını değil bilakis doğuyu tercih etmesinin önünü açacaktır. Hatta sadece doğu için değil Doğu ve Güneydoğu Anadolu dışındaki bazı illerimizde ve ilçelerimizde yer alan okullarımızda öğretmen sirkülasyonu diğer yerlere göre daha hızlı oluyor. Dolayısıyla bu gibi yerlerde eğitimcilerin daha kalıcı, daha uzun süreli görev yapmalarını teşvik edici yönde gerekli tedbirlerin alınması zaruridir.  Oralarda eğitimciler, uzun süre görev yapamıyorlar. Bu bağlamda 1-2-3. Hizmet Bölgesinin 4, 5. ve 6. Hizmet Alanı içerisinde yer alan okullarımızda görev yapan öğretmenlerimize 2018-2019 Eğitim-Öğretim Yılı’nın ikinci dönemi itibarıyla yıpranma payı, zorunlu hizmet tazminatı ya da adına her ne derseniz deyin söz konusu teşviğin sağlanması gerekmektedir. Söz konusu 4, 5 ve 6. Hizmet Alanlarına teşvik sunulduğu takdirde hiç şüphesiz bu teşvik paketi bir eğitimcinin belirttiğimiz alanlardaki görev süresini tamamlamasını belki de teşvik dolayısıyla ekstra birkaç yıl daha o bölgede kalmasını bile sağlayacaktır. Yoksa her yıl değişen kadrolar görülmeye devam edileceği aşikardır. Sadece maddi olarak değil manevi olarak da öğretmenlerimizin yanında yer alınmalı ve manevi anlamda da teşvikler sunulmalıdır. Suriye sınırında yer alan (Kilis-Karkamış-Suruç-Akçakale-Nusaybin gibi) il ve ilçelerde görev yapan öğretmenlerimize manevi anlamda da destek olunmalıdır. Teşvik paketinin maddi içerikleri olduğu gibi manevi içerikleri de muhakkak olmalıdır kanaatindeyim. 

Suriye Sınırında Yer Alan Okullar 3. Bölge Sayılmalıdır 

Suriye sınırında yer alan iller son yıllarda ciddi anlamda tedirgin durumdadır. Kilis ve Gaziantep’e geçen yıl ve birkaç yıl önce düşen roket mermileri bu endişeyi artırıyor. Bilhassa Gaziantep Havalimanı’nın sınıra kuş uçumu 30 kilometre mesafede bulunmasına rağmen roket mermisine maruz kalması bu endişenin boyutunu gözler önüne seriyor. Yani karşı taraftan atılan roket mermilerinin gerektiğinde sınırdan itibaren 30 kilometre içeriye kadar ki olan hattı tehdit ettiği bir gerçek. Bu bağlamda Suriye sınırında görev yapmanın zorluk derecesinin yüksekliği ortada. Suriye sınırında yer alan başta Kilis olmak üzere Gaziantep’in ve Şanlıurfa’nın sınır ilçelerinin durumlarına göre 3. Hizmet Bölgesinin 5. ve 6. Hizmet Alanı içerisinde değerlendirilmesini gerekmektedir. 

Motivasyon Tatili ve Bir Maaş Tutarında Zorunlu Hizmet Tazminatı Sağlanabilir

Teşvik paketi kapsamında buralardaki okulların hizmet puanları artırılabileceği gibi aynı zamanda zorunlu hizmetini yapan öğretmenlerimize “motivasyon tatili” adı altında 10 gün Öğretmenevinde ailesi ile birlikte ücretsiz konaklama imkanı sunularak yaz döneminde tatil imkanı sunulabilir. 
Zorunlu hizmetini tamamlamış öğretmenlerimize yılda bir defa bir maaş tutarında ikramiye verilebileceği gibi göreve devam eden her bir öğretmenimize de iki maaş tutarında ikramiye ya da tazminat ödenebilir. Bunun miktarı üzerinde elbette farklı kriterlerde belirlenebilir. Amaç, zorunlu hizmetini yapmakta olan öğretmenlerimize maddi anlamda da destek sağlanmasıdır. 

TOKİ Desteğiyle “Öğretmen Siteleri” Yapılarak Konut Teşviki Sağlanabilir 

Devletimizin eğitim neferleri olan öğretmenlerimiz görevleri gereği ülkemizin farklı köşelerinde hatta bazen en ücra köşelerde (zorunlu hizmet bölgelerinde) bu kutsal görevlerini ifa etmeye çalışmaktadırlar. Ancak uzun yıllar çalıştıktan sonra veyahut emekli olduklarında kurulu bir düzene geçebilen tabiri caizse “göçebe hayat” sürmek durumunda olan öğretmenlerimize Milli Eğitim Bakanlığı ile TOKİ müşterek çalışması ile belli bir süre zorunlu hizmet bölgesinde görev yapan öğretmenlerimize istedikleri şehirde konut alabilmeleri için kolaylık sağlanmasını ve bu konu üzerinde çalışarak ister düşük faizli kredi imkanı gerekse şehirlerin belli yerlerine yapılabilecek “Öğretmen Siteleri”nden 10 yıl kira öder gibi maaşlarından yapılacak kesintiler ile öğretmenlerimizin ev sahibi yapılması büyük önem taşımaktadır. Belli bir süre boyunca büyük özveriyle zorunlu hizmetini yapan öğretmenlerimize istedikleri şehirde bir konut imkanı, zorunlu hizmete olan talebi artıracaktır. Sunulabilecek bu gibi teşvikler sayesinde zorunlu hizmet alanlarındaki öğretmen sirkülasyonu bu derece fazla olmayacak ve o bölgedeki okullarımızda da her sene değişen öğretmen kadrosu nedeniyle yetersiz eğitim alan öğrencilerimize de bir nebze çare olunacağı unutulmamalıdır. Bunun çözümü ailesinden uzaklaştırılan, motivasyonu düşürülen öğretmenler değil, bunun çözümü zorunlu hizmete teşviktir. 

2018-2019 Eğitim-Öğretim Yılının ikinci dönemi itibarıyla tüm zorunlu hizmet alanlarındaki öğretmenlerimize teşvik sağlanması ümidiyle saygılarımı sunarım.