LGS'ye Girecek Öğrencilerin Ebeveynlerine!

ÇOCUKLARININ YAPTIKLARIYLA ve SONUÇLARIYLA DIŞARIYA GÖVDE GÖSTERİSİ YAPAN ama ÇOCUKLARININ DUYGULARINI ve İÇ DÜNYALARINI UMURSAMAYAN EBEVEYNLERE İTHAFEN. ÖZELLİKLE SONDA AKTARDIĞIM DİYALOG TEMSİLİ DEĞİL BİZZAT YAŞADIĞIM GERÇEK BİR OLAY❗️❗️❗️
Sevgili Ebeveynler
Özellikle sınav çok az bir zaman kala veliler tarafından her sene yapılan bir hataya değinmek istiyorum. Lütfen çocuklarınızın çözdüğü kitaplarla fotoğraf çekip olayı sosyal medyada gövde gösterisi haline getirmeyin. Ben eminim ki böyle bir resmin paylaşılmasını çocuklar değil veliler istiyor. Bu hareketle de ebeveynlerin neyi veya neleri amaçladıklarını da anlayabilmiş değilim. Ve birçok veli tarafından fotoğrafın altına düşülen bir not. Çok çalıştık, boyumuza yaklaştı, boyumuzu geçti dua edelim.
Dua isterken fotoğraf paylaşmanıza gerek yok. Bırakın çocuğunuzun ne kadar çalıştığını siz bilin bunu dışarıya göstermenin ve hiç tanımadığınız kişilerle paylaşmanın hiçbir mantığı da yok düzgün bir açıklaması da yok. Bunu yapan veliler üstüne alınmasın(veya alınadabilir!! Sorun yok) Bu durum çocuklarına ders çalıştırmakla ebeveynlik görevinin tamamladığını düşünen  ve bunu dışarıya da yansıtmaktan çekinmeyen, çocuğunun emeğiyle sosyal medyada gövde gösterisi yapmaktan başka hiçbir şey değildir. 
Şunu unutmayın. Yaptığınız her davranışın söylediğniz her bir kelimenin bir de çocuk tarafından anlaşılan ve algılanan bir alt yazısı vardır. Yani her hareketiniz de bir de çocuk tarafından okunan bir altyazı vardır. Bazen bazı hareketler ve davranışlar yanlış bilgilerden dolayı iyi niyetli olsa bile sonuçları can sıkıcı olabiliyor. Ama çocuğunun emeğinin fotoğrafını internette paylaşarak altına destanlar düzen ebeveynlerin hangi iyi niyeti kendine kalkan ettiğini de anlayabilmiş değilim. 
Şimdi gelelim esas işin sıkıntılı tarafına. Her ebeveyn çocuklarıyla ilgili davranışlarını ortaya koyarken her zaman işler hep yolunda gidecekmiş hareket eder fakat işlerin ters gidebileceğini asla düşünmez. Yani çocuklarınızla ilgili bir hareket yaparken davranışı her boyutuyla ve iyi-kötü tüm sonuçlarıyla düşünün.
 Şimdi bu durumu birkaç danışan öğrencimle yaşadığım diyaloğu aktararak açıklayacağım. Tam da bu bahsettiğim olayla ilgili yaşanan diyaloglar. Ve anlattıklarımın hiçbiri temsili değil hepsi de gerçek yaşanmış diyaloglar ve çocuk-ebeveyn ilişkisinin yansımaları.
---------------------
SINAVI KÖTÜ GEÇMİŞ BİR ÖĞRENCİMLE YAŞADIĞIM BİR DİYALOG. BU ÖĞRENCİM HEDEFİNİN İKİ ALTINDAKİ LİSEYE GİTTİ. 
BEN: Neden o okula gitmek istemiyorsun?
ÖĞRENCİ: Çünkü sınıfımdan bir arkadaşım da o okulu kazandı. Ve o benim kadar ders  çalışmamıştı. Çünkü annesi onun da fotoğrafını paylaşmış. Onun çözdüğü kaynaklara baktım. Benimkinin yarısı kadar soru çözmüş. Ben şimdi onunla aynı okulda nasıl okuyacağım. Belki de aynı sınıfta okuyacağım.
BEN: peki bu sence çok önemli mi?
ÖĞRENCİ: Evet çünkü o kadar soru bankasını bitirip de anca bu liseyi mi kazanabildin diyecekler. Buna eminim. Dalga geçenler çıkar. O yüzden gitmeyeceğim.
--------------------------
ERGENLİK DÖNEMİNİ AİLESİYLE ÇOK GERGİN ve FIRTINALI GEÇİREN DANIŞANIMIN ANLATTIKLARI. VE BU DANIŞANIM GERÇEK SINAVDAN ÖNCE NEREDEYSE DENEMELERİN TAMAMINDA OKULUNDA İLK BEŞE GİREN ve SINAVI BİLEREK YAPMAYAN BİR ÖĞRENCİ. BİRÇOK YERDE, EĞİTİMLERİMDE ve SEMİNERLERİMDE BAHSETTİĞİM BAŞIMDAN GEÇEN OLAY.
BEN: Neden sınavda bilerek yanlış yaptın.( tabi bu diyalog 3. veya 4. görüşmede çocuğun bana açılmasıyla gerçekleşen diyalog. Önceki görüşmeler çocuğun ebeveynlerine duyduğu öfkeyi dinlemekle geçti.)
ÖĞRENCİ: hiçbir zaman bana samimiyetle ve içtenlikle nasılsın diye sormadılar. Her sınavdan sonra sonuçlarımın çok iyi olmasına rağmen önce hep beni geçenleri sordular. Sonra da YAPMACIK bir şekilde bana AFFERİN!!!! Dediler. Hatta bir keresinde bir sınavda birinci oldum. Tabii sonucunu önceden biliyorlardı. Ben de bu sefer gerçek bir afferin alırım diye düşünmüştüm. Bu sefer de bana neden iki yanlış yaptığımı sordular. Full yapabilirdin ama yine de AFFERİN dediler. Hocam bu benim hayatımda duyduğum en sahtekar afferindi. Ve ben burada karar vermiştim böyle bir şey yapmaya.
BEN: ama bu olay en çok sana zarar verdi.
ÖĞRENCİ: Olsun. Ben onları o sahtekarca aferinden sonra cezalandırmak istedim. Onların hep benim aldığım sonuçlarla etrafındaki kişilere hava attığını gördüm.  Hep fen lisesine gideceğiz inşallah diyordu etrafındaki kişilere. Hep sonuçlarımla hava atıyordu başkalarına. Ama hiç benim ne kadar çok emek verdiğimi söylemiyorlardı. Şimdi onlar da üzülsün artık.

Alıntı