Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
Çocuktan bir yetişkin olgunluğu beklemek, çocukluk dönemini zarara uğratır. Böylesi bir beklenti onun “çocukluk yaşamına” da haksızlıktır.Çocuk, çocukluk hayatını yaşayabildiği kadar ruhen sağlıklıdır.Çocuksu bir hayat sürememiş kişilerin yetişkinlik yılları “duygusal yetersizlik” içindedir.ü
Böylesi kişiler gergindirler, çabuk sinirlenirler… Birçok yetişkinin kendi eşlerine olan duyarsızlıkları, çocuklarına olan tahammülsüzlükleri, öfke kontrol bozuklukları bu yetersizliğin yıllar sonra dışa vurumudur.Zira “öfke kontrol sistemi dengesi” çocukluk yıllarında oluşur.
Duygularını yaşının gereği gibi yaşayamamış, ebeveyni ile ruhsal doyumlar elde edememiş kişilerin ortak dramı tahammülsüz oluşlarıdır…
Çocuğuna iyilik yapmak isteyen bir yetişkinin yapacağı en büyük iyilik, onun çocukluğunu yaşamasına izin vermektir.Çocuklarda görülen bütün anormal davranışın temelinde onun çocukluğunun “engellenmesi” vardır.
Alıntı: Pedagog Adem Güneş