Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
-Güzel olmayan yazıları sildirip, tekrar yazdırmak. Özelikle 1. 2. Sınıf öğrencilerinde bu ödev konusunda isteksizliği artırır. Kötü kısma değilde iyi kısma odaklanmak önemlidir. ‘‘bak bu iki sırayı çok güzel yazmışsın, eminim zamanla diğerleri de daha güzel olacak’’ gibi...
-Ödevi sık sık sorgulamak, hatırlatmak.
Alınmayan ödevleri telefonla başkalarından öğrenmeyi kabullenmek.
-Ödev yaparken sürekli çocuğun yanında olmak.
-Her aşamasında ödeve müdahale etmek, daha mükemmel olmasını istemek.
Ödev konusunda sorunlar yaşayan çocukların anababaları, devamlı hatırlatma, söylenme, ikna etmeye çalışma, ödüllendirme, tehdit etme, azarlama hatta şiddet uygulama gibi yöntemleri deneyerek ödevin yapılmasını sağlarlar. Sonuçta ödevi düşünme, hatırlatma, yaptırma sorumluluğunu anababa üstlenmiş, çocuk sadece anababaya eşlik etmiş olur. O günün ödevi yapılmış bile olsa, ertesi gün çocuk yine anababanın hatırlatmasını, yanında oturmasını ve ödevini yaptırmasını bekleyecektir. Bu şekilde başlayan bir ödev sistemi anababa tutumunu değiştirmediği sürece devam eder. Çocuk hiç bir zaman “Ben bugün ödev yapmaya kendiliğimden başlayayım, yalnız başıma yapayım.” demeyecektir. Asıl önemli olan ödevin yapılmış olması değil, çocuğun ödev sorumluluğunu kazanmasıdır.
Ödevlerle hiç ilgilenmemek, kontrol etmemek. Sorumluluğu tamamen öğretmene ve çocuğa bırakmak. Bazı aillerde sürekli beraber ödev yapmaya alışmış bir çocuğu kendi başına ödev yapsın sorumluluk verin dediğimizde tamamen kendi haline bırakmayı seçmekte, daha önceden sürekli ailenin uyarısına alışık olan çocuk ne yapacağını bilememektedir.
Çocuğa ödev sorumluğu aşama aşama verilmeli, kontrol aşamalı bırakılmalı ve çabası övülmelidir. Ödevler eksik yapılırsa öğretmenle iletişim kurulup, kontrolü sağlanıp mutlaka diğer gün tamamlanması sağlanmalıdır.
Ödev yapmadığında bir şey olmayacağını gören çocuk ödev yapmamaya alışır.
ÖDEV KONUSUNDA ANNE BABA NE YAPMALI?
Çocuklar için, ödevlerini bir erişkinin yardımıyla yapmaktan, kendi başına yapabilmeye geçmek önemli bir gelişim aşamasıdır. Bu gelişimin olabildiğince erken sağlanabilmesi için ev ödevlerinin en önemli işlevinin bağımsız çalışabilme, bilgiye ulaşabilme ve sorumluluk becerilerinin gelişmesi olduğu unutulmamalıdır. Çocuğun ödevlerini kendi başına yapması, anababanın bu konuda hiç sorumluluk almaması anlamına gelmemelidir. Anababanın ödevlere önem vermesi, izlemesi, kontrol etmesi ve cesaretlendirici olması bu becerilerin gelişimi için önemlidir. Başlangıçta çocuk daha yakın bir izleme ve daha fazla yardıma gereksinim duyacaktır. Anababa ödev süresince çocuğun yanında oturup yanıtları vermek ya da hataları düzeltmek yerine araştırma, karar verebilme, plan yapabilme becerilerini geliştirecek fırsatlar tanımalıdır.
Ödevler konusunda anababanın destekleyici ve cesaretlendirici tutumu çok önemlidir. Anababanın ödev sorumluluğunu çocuğa bırakması, ödevlerle hiç ilgilenmemesi anlamına gelmez. Anababa ödevlerin tam olarak alınması ve yapılması konusunda takipçi olup, çocukla birlikte kurallar belirlerken, bir yandan da övgü ve cesaretlendirmeye önem vermelidir.
Çocuğu motive etmek için çeşitli yollar: Yaptığı ödevlere övgü dolu notlar yazın : “Çok iyi gidiyorsun, seninle gurur duyuyorum.” En beğendiği , en çok gurur duyduğu ödevi bir yere asarak sergileyin.
Çocuk ödevlerini kendi başına yapamadığını söylüyor ve anababadan yardım istiyorsa önce bunun nedenleri araştırılmalıdır. Olası nedenler: Verilen ödev çocuğun kapasitesinin üzerinde olabilir. Çocuğun kendine güveni yoktur. Her aşamada kontrol ve onay beklemektedir. Yalnız başına kaldığında yaptığı işi sürdürmekte zorluk çekmektedir. Ödevleri anababa ile birlikte yapmaya alıştığı için kendi başına yapamamaktadır. Çocuk ödevi anababayla birlikte yapmayı onlarla baş başa olma fırsatı olarak görmektedir. Belki de bu nedenlerden birkaçı söz konusudur.
Çocuğa ödevlerin asıl amacının verilen bir işin sorumluluğunu üstlenme ve onu kendi başına yapabilme becerilerini geliştirmek olduğu açıklanmalıdır.
Çocuk ödevi anababa ile birlikte yapmaya alışmış ve her adımda onay bekliyorsa aşamalı bir şekilde yavaş yavaş bu sistem değiştirilebilir. Önce her üç soruda bir kontrol yapılır, sonra beş soruda bir çocuğun yanına gidilir. Çocuğun yaşına ve toplam ödev süresine göre ödevler 2-3 parçaya bölünerek tamamlanabilir. Her bir bölümün süresi 10-15 dakika arasındadır. Ödev üç parçaya bölündüyse ilk 15 dakika için yapılacak olan ödevler belirlenir. Çocuğun yanından ayrılırken sadece belirlenen kısmı tamamlaması istenir ve 15 dakikanın bitiminde yanına gelip yapılan kısmın kontrol edileceği bildirilir. Sürenin sonunda anababa çocuğun yanına gidip verilen kısmı yapıp yapmadığını kontrol eder. Yapılmamışsa sorunun ne olduğunu konuşulur. Yapılmışsa çocuk olumlu mesajlarla desteklenir ve ikinci 15 dakika için yapılacak olan kısım belirlenir. İlk 15 dakikanın sonunda çocuğun yorgun ya da isteksiz olduğu gözlemlenirse ikinci bölüme başlamadan önce 10 dakikalık kısa bir ara verilebilir. Ödevinin miktarına göre ödevler 3-4 bölüme ayrılarak tamamlanabilir.
ÇOÇUKLA İŞBİRLİĞİ YAPMAK NEDEN ÖNEMLİDİR?
Ev ödevleri konusunda çocukla işbirliği yapılmalı, ona çözümler üretmek konusunda sorumluluk verilmelidir. Çocukla birlikte ödevler için uygun zaman belirlemek. Çocukla birlikte, ödev için uygun yer belirlemek önemlidir. Birlikte önceden alınan kararlara çocuğun uyumu daha iyi olur.
Ödev zamanı belirlemek:
Ödevin ne zaman yapılacağına o gün karar verilmemeli, mutlaka önceden hazırlanmış bir program içinde ödev saati önceden belirlenmiş olmalıdır.
Annebaba çocuğa “Bazen ödevlerini yetiştirememenin nedeni zamansızlık oluyor. Bu sorunu çözmek için Günlük Ödev Saati belirleyeceğiz. Her gün ödevini tam ne zaman yapacağını bileceksin, bu süre içinde başka bir şeyle ilgilenmemeni sadece ödev yapmanı istiyorum” diyebilir. Ödev zamanı konusunda çocukla konuşurken seçenekler sunulabilir: “Ödev saatinin geldiğini sana ben mi hatırlatayım, saat mi kuralım ?” “Ödev saatin 17:00 mi 17:30’da mı olsun ?” Çocuk bu seçeneklerden birisine karar verdikten sonra bu karar bir hafta kadar denenir. Bir haftanın sonunda “Konuştuğumuz sistem nasıl gidiyor ? Aldığımız kararlar işe yarıyor mu ?” sorularının yanıtları aranır. Aksama varsa yeni çözümler üretilir ve yeni kararlar alınır. İstenilen sonuca ulaşılana kadar bu uygulamalara devam edilir.
Ödev Saati:
Çocuk dinlenmiş ve yemek yeme gibi gereksinimleri karşılanmış olmalıdır. Tutarlı ve sabit bir zaman olmalıdır. Ödevler bittikten sonra çocuğa kendisine ayırabileceği bir zaman kalacak erken bir saat seçilmelidir..
Ödev süresi çocuğun yaşına ve dikkat süresine göre belirlenmeli ve 2-3 parçaya bölünmelidir. Hafta içi günler için: 1. ve 2. sınıflar için günde 20 dakika 3. - 4. sınıflar için 30-40 dakika 5. - 6. sınıflar için 45-60 dakika 7. - 9. sınıflar için 60-90 dakika 10. - 11. sınıflar için 90-120 dakika İlköğretimim ilk beş yılında, çocuğun dikkat eksikliği, özel öğrenme güçlüğü gibi bir sorunu yoksa, sadece ödevleri yapmak akademik başarı için yeterli olabilmektedir. Ancak 6. sınıftan itibaren ödev yapma sürelerine ayrıca ders tekrar etme ve çalışma süresinin eklenmesi gerekmektedir. Bu konuda anababalar çocuklarıyla baştan konuşup, ödev yapma ve ders çalışma sürelerini ayrı ayrı belirlenmesini sağlamalıdırlar. Ödev saatinde çocuğun ödev yapmaya başlayıp başlamadığı kontrol edilir. Ödev zamanından erken bitse bile o sürenin kalanı çalışmakla ya da tekrar etmekle geçirilmelidir. Bu yaklaşım özellikle aceleyle ve özensiz yapılan ödevler için faydalıdır.
Ödev yeri belirlemek:
Ödev yerinin önemi çocukla konuşulmalı: “Ödevini yaparken dikkatini yoğunlaştırman ve düşünebilmen gerekiyor. Eğer çevrede gürültü olursa ve dikkatini dağıtan şeyler olursa ödevini iyi yapamazsın. Ben bunu sağlamak için elimden geleni yapacağım ve senin de elinden gelenin en iyisini yapacağına inanıyorum. Ödev saatinde çalışma köşende olmaya ve ödevini bitirene kadar orada kalmaya özen göstermeni bekliyorum. ”
Ödev için en uygun yer diğer kişilerden ayrı, sessiz ve dağınık olmayan bir ortamdır. Evde uygun bir köşe çocuğun çalışma köşesi olarak düzenlenir.
İyi aydınlanan, rahat ve sakin bir köşe gereklidir. Tamamen sessiz olması gerekmez. Bazı çocuklar tamamen sessiz ortamlarda dikkatlerini toplayamadıklarını ifade etmektedirler. Dikkati dağıtmayacak türde bir müzik kullanılabilir.
Ödevlerin masa başında yapılması önemlidir. Odanın diğer bölümleri dağınık olsa bile çalışma masasının üstünün olabildiğince boş ve düzenli olması yeterlidir.
Televizyon karşısında ya da bilgisayarın açık olduğu bir ortamda veya cep telofonu açık sürekli mesaj gelirken ödeve konsantre olmak zordur. Ödev saati süresince bu aletler kapalı tutulmalıdır.
Ödev Kutusu (Acil Yardı Kutusu) :
“Ödev saatini kalem kağıt gibi şeyleri arayarak geçirdiğinde canın sıkılıyor, zaman kaybediyorsun. Bunun için gerekli olabilecek tüm şeyleri koyacağın bir kutu oluşturacağız, bunlar sadece sana ait olacak ve sadece ödevler yapılırken kullanacaksın. Zaman zaman kutuyu birlikte kontrol edip eksiklerini tamamlayabiliriz” denilebilir . Özelikle dikkat dağınıklığı hiperaktivitesi olan çocuklarda ödev sırasında sık sık yerinden kalkmayı önlemek için,ödevler sırasında gerekli olabilecek tüm malzemelerin depolandığı bir kutu oluşturulabilir.
Ödev Kontrolü:
Ödevlerin kontrolü tümünün yapılmış olup olmadığı ve hem de yanlışların düzeltilmesi açısından çok önemlidir. İdeal olan yol, ödev kontrolünün ve düzeltmelerin öğretmen tarafından yapılmasıdır. Anababa ödevdeki yanlışları işaretleyip, çocuğun düzeltmesine fırsat tanıyabilir. Çocuk düzeltemiyorsa ve öğretmen de ödev kontrolünü titizlikle yapamıyorsa, anababa çocukla birlikte düzeltmeleri yapmalıdır. Burada dikkat edilmesi gereken nokta, yanlışları düzeltmek için ödev süresinin fazla uzatılmamasıdır. Hem çocuk daha fazla dikkatini veremez hem de bir sonraki gün ödeve başlamakta isteksiz davranır.
Ödev konusunda öğretmenlerin uygun olmayan tutumları nelerdir?
Amaca uygun olmayan, bezdirici çocuğun sınırlarını aşan ödevler vermek , yapılmayan ödevler için aşağılamak, eleştirmek. Özelikle dikkat eksikliği hiperaktivite, özel öğrenme güçlüğü gibi sorunları olan çocuklarda ödevler çocuğun kapasitesi doğrultusunda planlanabilir, çocuğun anlamadığı yapamayacağı ödevler yerine yapabileceği daha kısa, yazılı yerine sözlü anlatımlı veyaa ilgi duyduğu konularda araştırma ödevleri verilebilir.
Ödevleri kontrol etmemek, yapılmayan ödevler için herhangi bir sonuç uygulamamak, net sınır koymamak, çocukta ‘’ödev yapsam da yapmasam da bir şey olmuyor’’ düşüncesiyle ödev konusunda isteksizliği artırır.
Ödevler konusunda en önemli şey çocuğun motivasyonudur.
Aldığı notlardan çok çabasına odaklanır, çabasını takdir ederseniz, çocuğun motivasyonunu artırırsınız. Özellikle motivasyon sorunu olan öğrencilerde çocuğun öğretmenle ilişkisi çok önemlidir. Öğrenci sevdiği öğretmenin dersini her zaman daha iyi çalışır. Çocukla pozitif ilişki kuran ufak başarılarını gören övgüyü daha çok kullanan öğretmen ve anne baba çocuğun kendine güvenmesini okulu sevmesini ödevlerini elinden geldiğince yapmasını sağlayacaktır.
Hakan Çalışır
Eğitimci