Hangi Yıl Doğanlar Z Kuşağı? Z Kuşağından Sonra ALFA Kuşağı

Yeni nesil yeni nesil diye dillerden düşmeyen bir kelime vardır. Eski olan kuşaklar yeni gelen kuşağa her zaman yeni nesil  diye tabirlerde bulunur. Her gelen yeni nesil , bir diğer nesilden farklılıklar gösterir ve bu böyle devam eder durur. Günümüzde Z kuşağı diye bir tabir var ve herkes bu Z kuşağının kimler olduğunu merak ederler. Z kuşağı yaş aralığı 1996 senesinden itibaren doğan bireyler olarak tanımlanıyor.  

Uzmanlar Z kuşağından sonra ise ALFA kuşağının geldiğini ve bu kuşağın diğer tüm kuşaklardan daha farklı bir kuşak olduğunun altını çiziyor. Hangi sürekli deniliyor ya! Nerede o eski gençlik ? Nerede o eski çocuklar? ALFA kuşağı bu sözlere en güzel örnek olacak durumda. İşte size ALFA kuşağına ilişkin tüm detaylar. 

Z KUŞAĞINDAN SONRA ONLAR GELECEK...
ALFA KUŞAĞI NEDİR ?..
Alfa Kuşağının Özellikleri
Alfa kuşağı nedir, Alfa kuşağı hangi yılda başlıyor, Alfa kuşağı nelerle nasıl olacak?.. 
Sorularına cevap vermek biraz zor olsa da onlar artık hayatımızdalar…
Alfa Kuşağının Özellikleri 
X ve Y kuşağını öğrenip, Z kuşağını ancak tanımaya başlamışken hayatımıza çok hızlı, çok farklı ve benzersiz bir kuşak daha giriyor. Üyelerinin özelliklerini günden güne fark etmeye başladığımız bu kuşak nedir? Kimlerden oluşmaktadır? Bu kuşağın özellikleri nelerdir?
Alfa Kuşağı; şimdilik sadece evlerimizde yanı başımızdalar, okula ancak başladılar, henüz mahallemizdeki çocuk parklarında, marketlerde anne babalarının yanlarındalar. Onlar evimizde, çalıştığımız okulda, yürüdüğümüz yolların kenarındaki parklarda, gittiğimiz marketlerde… Onlar her yerde… Peki ya biz, biz onlara hazır mıyız?
Alfa Kuşağı mensuplarının tamamı 21. yy’da doğan-doğacak ilk kuşak olma özelliğine sahiptir. Alfa Kuşağı kavramı 2010 yılından sonra doğanları tanımlamak için kullanılmaktadır.
Alfa Kuşağı kavramını ilk kullanan Avusturalyalı fütürist Mark McCrindle olmuş ve bu tanım dünya genelinde kabul görmüştür.
Önceki yazılarımızın da ele aldığımız Z Kuşağı için teknolojinin tüm nimetlerinin içinde dünyaya gelmiş ve teknolojiye çok hakim tanımını yapmıştık, ne kadar da yanılmışız  Alfa Kuşağı bize gösterdi ki Teknolojinin ve Dijital Dünyanın gerçek sahipleri kesinlikle ALFA KUŞAĞI’dır. Alfa Kuşağı için yapılan “Bebek bakıcıları ekran olan ilk nesil” değerlendirmesi bu tespitimizi destekler nitelikte olacaktır.
Hepimizin çevremizde de net olarak gözlemleyebildiğimiz gibi; Alfa Kuşağı ekran sayesinde sakinleşiyor, eğitimini alıyor ve eğleniyor. Alfa Kuşağı çocuklarının büyük bir çoğunluğu daha konuşma yeteneğini kazanamadan ekran kullanma becerisini kazanabiliyor.
Alfa Kuşağı hakkında kısa başlangıç bilgileri:
Tek bir duyu organına hitap eden uygulamalardan çok çabuk sıkılıyorlar.
Ekranlara bağlanma oranları insanlara bağlanma oranlarından çok daha fazladır.
Anne babaların sürekli olarak araştırma yapmak ve yeni uygulamalara danışmak zorunda olduğu bir kuşaktır.
Alfa Kuşağı bilgiye anında ulaşmaya alıştıklarından, istedikleri bilgiyi hemen elde edemezler ise konudan uzaklaşırlar.
Bir önceki kuşak olan Z kuşağına göre çok daha dikkatlidirler.
Alpha kuşağı tekrarlardan çok hoşlanırlar, örneğin çok sevdikleri bir videoyu defalarca izleyebilirler..
Alpha kuşağının her bir üyesi kendisinin bir numara ve bir tane olduklarını düşünürler.
Alpha kuşağı iletişim kurarken yazmaktan daha çok görsel ifadeler(emoji) ve ses kayıtları ile iletişim kurmayı tercih ederler.
Alfa Kuşağı’nın En Belirgin Özellikleri:
1) Alfa Kuşağı için dünyanın fiziksel sınırları bulunmamaktadır, çünkü teknoloji sınırsızdır.
2) İstedikleri tüm bilgi ve verilere ulaşma imkanına sahip olacaktır.
3) Tüm teknolojik gelişmeleri hayatlarında kullanabilecek, gelişmeleri özümseyebilecektir.
4) Teknolojik ürünler, telefon ve sanal gerçeklik hayatlarının doğal bir parçası konumunda yer alacaktır.
5) Alfa Kuşağı her şeye ulaşabilme imkanına sahip olacaklarından en girişimci kuşak olacaktır.
6) Online alışverişi daha çok tercih edecekleri beklenmektedir.
7) Robot teknolojisi hayatlarının önemli bir öğesi halinde olacaktır.
8) X,Y,Z kuşaklarına oranla daha az konuşacaklar, çevrelerinde bulunan diğer insanlarla ilişkileri, iletişimleri sohbetleri oldukça az olacaktır.

Alıntı: Fatih Özsoy