Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
Kelimeler önemlidir. Ve sözlü tacizin çocukların beyin gelişimi üzerindeki etkisini inceleyen Harvard Tıp Okulu araştırmacılarına göre , çocuklara yanlış sözler söylemek çok fazla zarar verebilir. Araştırmacılar, kronik, şiddetli sözlü tacizin (azarlama, küfür etme, aşağılama, eleştirme, aşağılama ve tehdit dahil) çocukların travma sonrası stres bozukluğu ve saldırganlık, suçluluk ve sosyal becerilerle ilgili problemler geliştirmesine yol açabileceği sonucuna varmışlardır .
"Vay be!" Düşünüyor olabilirsiniz. "Bazen sesimi yükseltiyorum ama kesinlikle kelimeleri silah olarak kullanmıyorum!" Bu muhtemelen doğrudur. Ancak bazı sözlerinizin çocuğunuz üzerindeki istenmeyen etkisinin farkında olmayabilirsiniz. Ne yazık ki, ebeveynlerin sıklıkla kullandığı en yaygın, görünüşte iyi huylu ifadelerden bazıları çocukların özgüvenini, güvenini ve hatta hırsını olumsuz etkileyebilir. Çocuklar bazı cümleleri yanlış yorumlayabilir veya görünüşte zararsız ifadelere önem verebilirler. Örnek olarak, işte çocuklarınıza söylemekten kaçınmak isteyebileceğiniz altı tanıdık cümle.
"Ağlamayı Kes, İyisin"
“Duyarsa baban kızar.” “Aman annen duymasın.” “Söylemeyelim baban/annen üzülür.” “Bu aramızda kalsın, yanlış anlaşılma olmasın.” “Söylersen annenle/babanla aramız bozulur.” “Sakın söyleme şimdi tadımız kaçmasın.” “Bu bizim küçük sırrımız olabilir.” Çocuklarınıza çeşitli sebeplerden dolayı böyle sözler söylüyor musunuz? Onları kendi sırlarınıza ortak ediyor musunuz? Ya da çocuğunuzla sizin aranızda sır kalması gereken şeyler yapıyor musunuz?
“Ne var ki bunda? Ben çocuğumla arkadaş gibiyim, o benim sırdaşım” gibi sözler sarf edebilirsiniz. O kadar masum değil durum aslında. Sizin için masum bir yaklaşım olabilir ancak çocuğunuz için değil.
›› Diğer ebeveynin bilmemesi gerektiğini düşündüğünüz bir sırrı çocuğunuzla paylaşmış olabilirsiniz ›› Şimdilik gizli tutulması gerektiğini düşündüğünüz bir duruma çocuğunuzu ortak etmiş olabilirsiniz
"Beni hayal kırıklığına uğrattın"
Sen insansın. Sen bir ebeveynsin. Muhtemelen yukarıda bahsedilen cümleleri söylediniz ve diğerleri kabul ettiğinizden çok daha fazla beğendi. Ve otopilot ebeveynliğin kaçınılmaz anlarında muhtemelen bunları tekrar söyleyeceksiniz. Kaybedip potansiyel olarak zararlı kelime veya ifadeler kullandığınızda, kendinizi biraz gevşetin. Kendinizi affedin - bu çocuğunuza öğretmeye değer bir ders! - sonra özür dileyin. "Üzgünüm" çocuğunuza zarar vermeyeceğinden emin olabileceğiniz bir ifadedir. Bir diğeri, "Seni seviyorum!"
›› Gizli kalmasını tercih ettiğiniz bir yaşantınıza çocuğunuz tanık olabilir, siz de bunu fark etmiş olabilirsiniz Siz çocuğunuzla diğer ebeveynden gizli bir şeyler yapıyor olabilirsiniz. Örnekleri çoğaltabiliriz. Yapılan her neyse sizin için küçük, basit bir şey olabilir ancak bunun gizlilik içermesi (şaka yollu olsa bile) çocuğunuzun omuzlarına büyük ve ağır bir sorumluluk yükler. “Ne sorumluluğu canım” diyebilirsiniz. Sizinle “o sırrı” paylaşan çocuğun sorumluluğu SAKLAMAKTIR. İçinden bir sürü şey anlatmak geçerken (sır ile ilgili olmasa da) ağzından kaçıracak endişesi ile susmak zorunda kalabilir.
Bir bakarsınız konuşmaz olur. Sır paylaştığı ebeveynini koruması, kollaması gerektiğine inanabilir. Çocukluğunu bırakıp size ebeveynlik yapmaya başladığını anlamazsınız bile. Sır sakladığı ebeveynine ihanet ettiği için suçluluk hissedebilir. Kızgınlık yaşayabilir farkında olmadan, ebeveynlerine hatta kendine. Anlayamaz kaynağını, ifade edemez anlamayınca. Ya ondan bir şeyler saklanıyorsa diye büyüdüğünde insanlara güvenemez. Ya insanlar onun sakladıklarını görürlerse diye büyüdüğünde kendine güvenemez. Hani “çabuk olgunlaştı bu çocuk” derler ya. O aslında “çocukluğunu yaşayamadı bu çocuk” demek olabilir mi? Hani “sessiz, sakin çocuk” denir ve pek sevilir ya bu durum.
O aslında “zamanında konuşması yasaklandığı için duyguları içine kaçmış, içine kapanmış bir çocuk” olabilir mi?
Alıntı